1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Çeçenistan'da seçimler özgür değildi"

Viacheslav Yurin / DW30 Kasım 2005

Çeçenistan seçimleri Rusya yanlısı partinin zaferi ile sonuçlandı, ancak alınan sonuç kimilerine göre tartışmalı. Seçimleri izleyen Avrupa Konseyi delegasyonunun başkan yardımcısı Rudolf Bindig de seçimlerin özgür bir ortamda yapılmadığı görüşünde. DW’den Viacheslav Yurin, Bindig’le görüştü....

https://p.dw.com/p/AaM8
Seçim gözlemcileri, Çeçenistan'daki seçimlerin özgür yapıldığını söylüyorlar
Seçim gözlemcileri, Çeçenistan'daki seçimlerin özgür yapıldığını söylüyorlarFotoğraf: dpa

Çeçenistan’da hafta sonu yapılan parlamento seçimlerini Kremlin’in partisi olarak bilinen “Birleşik Rusya“ kazandı. Grozni’deki Seçim Komisyonu, 430 seçim bölgesinden 171’inde oyların sayıldığını ve Birleşik Rusya partisinin oyların yüzde 60’ını aldığını açıkladı. Ancak alınan bu sonuç, sürpriz olmadı. Nitekim gözlemciler de seçim sonrası, seçimin özgür bir ortamda yapılmadığını dile getirdiler. Bunlardan biri de seçimleri izleyen Avrupa Konseyi delegasyonunun başkan yardımcısı Rudolf Bindig. Çeçenistan seçimleriyle ilgili DW’nin sorularını yanıtlayan Bindig, şu yanıtları verdi:

- Çeçenistan’daki seçimler neden özgür değildi?

Bindig: “Korkunun hakim olduğu, askerlerin yaşamın her alanında hissedildiği bir yerde, özgür ve adil seçimlerin yapılması mümkün değil. Bu yüzden Çeçenistan’daki seçimler de özgür ve adil olarak nitelendirilemez.”

- Seçimlerin, buna rağmen yapılmasını anlamlı buluyor musunuz?

Bindig: “Çeçenistan’da sıcak savaş varken, ülkede hiçbir politik kurum yoktu. Şimdi hiç değilse bir başkan, bir hükümet, bir parlamento, 40 parlamenter ve 18 senatör var. Bunları sorumluluğa davet etmek mümkün, aksi takdirde bir devlet dairesine gittiğinizde sorumlu bulamıyorsunuz. Sandık başına gidenler de bunu biliyorlar, ama ne yazık ki özellikle iktidar yapısında fazla bir değişiklik beklemiyorlar. Çeçenistan’da politik iktidar parlamentonun elinde değil, devlet başkanının ya da hükümetin elinde de değil. Politik iktidar Rus ordusunun ve Kadirov ailesinin milislerinin elinde. Ve bu milisler o kadar güçlendiler ki artık Çeçenistan’da iktidarda korku var.”

- İnsan hakları savunucuları, seçimler öncesinde her partinin aday listelerinde çok sayıda Kadirov yanlısının bulunduğu uyarısında bulunmuşlardı. Buna ne diyorsunuz?

Bindig: “Bunu bilemem, ama listelerdeki tüm adayların önceden kontrol edildiği ve Kadirov yanlılarının yazıldığı anlatılıyor. Bu yüzden de Çeçenistan’daki yeni parlamentonun, Ramzan Kadirov’un iktidarını sağlamlaştırmasına yardımcı olacağı söylenebilir. Bu gelişmeyi derin bir endişe ile izliyoruz, çünkü Çeçenistan’daki insan hatkları ihlallerinin çoğunun sorumlusu Kadirov’un milisleri.”

- Buna rağmen seçmenler oylarını kullandı, sizce beklentileri neler?

Bindig: “Evet, birçok kişi sandık başına gitti ve onlarla konuştuğumuzda, ‘yıllardır devam eden savaştan yorulduklarını ve huzur istediklerini’ söylediler. Birçoğu için seçimlerin fazla önemli olmadığını saptadık. Öylesine sandık başına gittiler ve fazla bir beklentileri de yok.”

- Seçimlerin yanı sıra Kuzey Kafkasya’da başka gözlemleriniz oldu mu? Çeçenistan’da durumu nasıl görüyorsunuz?

Bindig: “Çeçenistan’da güvenlik hala ciddi bir sorun. Grozni’nin dışında, Açhoy-Martan ve Ramzan Kadirov’un merkezi olan Zentoroy bölgesine gittik. Gittiğimiz her yerde gerginlik hakimdi ve sokaklarda askerler vardı. 3500 ek askerin gönderildiği bölgede sadece zırlı araçlarla gezilebiliyor. Şimdiye kadar 12 kez Çeçenistan’ı ziyaret ettim ve her gidişimde durum bir öncekinden daha gergindi. Geçmişte hiç değilse, Grozni’de sokaktaki insanlarla konuşabilirdik, bu kez arabalardan indirilmedik. Belki de bunu halkla ilişkimizi engellemek için yaptılar.”