1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çin ekonomisi tahmin edilenden daha büyük

Rolf Wenkel / DW21 Aralık 2005

Çin’in artık dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olduğu şüphe götürmüyor. Çin Ulusal İstatistik Dairesi’nin yaptığı açıklamaya göre, ülke ekonomisi tahmin edilenden daha büyük bir ölçeğe sahip. DW’den Rolf Wenkel’in haberi..

https://p.dw.com/p/Abai
Son veriler, Çin ekonomisinin sanılandan daha büyük olduğunu ortaya çıkardı
Son veriler, Çin ekonomisinin sanılandan daha büyük olduğunu ortaya çıkardıFotoğraf: AP

Şimdiye kadar Çin’de hizmet ve özel sektördeki büyüme oranları, toplam büyüme rakamlarına doğru olarak yansıtılmadığı ortaya çıktı. Yapılan bu yeni açıklamayla, Çin’in 2004 yılı gayrisafi yurtiçi hasılası %16.8 oranında artarak yaklaşık 1 milyar 650 milyon euroya ulaştığı belirtildi.

Çin Ulusal İstatistik Dairesi’nin açıkladığı son büyüme rakamları, bazı gözlemciler içinse daha farklı bir anlama geliyor. Gözlemcilere göre, Çin, 2005 yılında Fransa ve İngiltere’yi geride bırakarak, dünyanın en büyük 4. ekonomisine sahip ülke olduğu şüphe götürmüyor. İlk üç sırayı ise ABD, Japonya ve Almanya alıyor. Çin’de, Alman Sanayi Odası Başkanlığı görevini sürdüren Klaus Grimm, güncelleştirilen son ekonomik verileri şöyle yorumladı:

“Burada ekonomik güç gayri safi yurtiçi hasıla rakamlarıyla saptanmış, kişi başına düşen milli gelirle değil. Bu önemli bir nokta. Çünkü gayri safi yurtiçi hasılayla hesaplanmış 1 milyar 300 ya da 1 milyar 400 nüfusa sahip bir ülke için dünyanın ekonomik devleri arasına girmek kolay bir durum. Burada nüfus faktörü öne çıkıyor. Ama tüm bu veriler, Çin’in gelişmiş bir ülke olduğu anlamına gelmiyor. Bu noktaların tamamını gözönünde bulundurduğumuzda, Çin’in dünya ekonomileri arasında birinci sırayı alabilmesi için önünde daha 30 ya da 40 yıl olduğunu düşünüyorum.”

Tahminlerden daha büyük

Hamburg Asya Araştırmaları Enstitüsü’nde görevli Margot Schüller de şimdiye kadar gözardı edilen küçük ölçekli özel teşebbüs kuruluşlarının, Çin’in güncelleştirilmiş istatistiksel verilerine dahil edilmesini, ülke ekonomisinin hacmini belirlemede faydalı göstergelerden biri olduğunu söyleyerek sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu veriler biraraya getirildi ve sektörel bazda açıklanan rakamlarda yaklaşık %16’lık bir artış var. Yani bu, Çin ekonomisinin aslında tahmin edilenden daha büyük olduğu anlamına geliyor.”

Üçüncü kesim diye adlandırılan ve hizmet sektörüne ait birçok işletmeyi içine alan grubun, toplam ekonomideki oranı neredeyse %41. Şimdiye kadar bu seviyenin %32 civarında olduğu sanılıyordu. Yeni veriler sayesinde, sanayi, üretim ve madencilik alanlarını içine alan ikincil sektör %53 yerine %46, ormancılık, tarım, balıkçılık gibi iş alanlarını kapsayan birincil sektörün toplam ekonomi içindeki paylarınınsa %15 yerine %13 olduğu ortaya çıktı.

Margot Schüller’e göre, birincil sektörden hizmet sektörüne kadar yaşanan bu değişim, modern ekonomilerde yaşanan doğal bir süreç. Schüller bu konuda, “Değişimin ilk etapta sanayi sektöründe değil de hizmet sektöründe görülmesi, gelişen bir ekonomi için çok normal bir durum. Örneğin, batılı sanayi devletlerinde hizmet sektörünün toplamdaki payı yaklaşık %70. Bu, normal bir gelişimin dayanağıdır” değerlendirmesinde bulunuyor.