1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çin tekstili AB'yi endişelendiriyor

Bernd Riegert / DW7 Nisan 2005

AB, gerekli durumlarda tekstil sektöründe Çin’e ticaret kısıtlamaları getirebilecek. Avrupa Komisyonu’nun dün aldığı kararla Çin’den tekstil ithalatının çok güçlü bir artış göstermesi durumunda Avrupa sanayiinin korunması için Çin’den ithalat sınırlandırılabilecek...

https://p.dw.com/p/AbdL
Çin tekstil ürünlerinin ucuz olması AB'yi tedirgin ediyor...
Çin tekstil ürünlerinin ucuz olması AB'yi tedirgin ediyor...Fotoğraf: AP

Çin Halk Cumhuriyeti’nde üretilen tekstil ürünlerindeki artış Avrupa’da endişe yaratıyor. Başını Fransa’nın çektiği güney Avrupa ülkeleri kendi tekstil fabrikalarını Çin yapımı ürünlerin rekabetinden korumak için Çin ithalatına kısıtlama getirilmesini istiyordu. Çin rekabeti nedeniyle sadece Portekiz tekstil sektöründe 100 bin kişinin işini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtiliyor.

İsveç gibi bazı Avrupa ülkeleri ise ithalat kısıtlamalarının ekonomik korumacılığa geri dönüş anlamına gelebileceği, serbest ticaret ilkelerinden vazgeçilmemesi uyarısında bulunuyor. Avrupa Komisyonu’nun ticaretten sorumlu üyesi Peter Mandelson bu tartışmalar çerçevesinde dün konu ile ilgili çerçeve ilkeler açıkladı, ancak somut önlemler getirmek için önce daha fazla veri toplanması gerektiğini söyledi:

“Komisyon’un sunduğu çerçeve ilkeler, serbest ticaret, uluslararası anlaşmalara saygı ve piyasanın rahatsız olmasına yol açacak gelişmelere karşı hızlı tepki verebilme imkanı arasında bir denge bulabilmek için ciddi bir girişimdir. Bazı üye ülkeler bunu benden talep etmişti.”

Kotalar kaldırılmıştı

Bu yılın başında Dünya Ticaret Örgütü 40 yıldır yürürlükte olan tekstil kotalarını kaldırmıştı. Dünya Ticaret Örgütü Çin’in dünya tekstil pazarındaki payının geçen yıl yüzde 20 olduğunu ve önümüzdeki üç yılda yaklaşık yüzde 50’ye ulaşabileceğini belirtiyor. Dünya Ticaret Örgütü kurallarına göre ülkeler kendi sanayilerinin kalıcı zarar göreceğini kanıtlayabildikleri takdirde Çin ithalat artışını bir önceki yılın ticaret hacminin yüzde 7.5’i oranında sınırlandırabiliyor.

Mandelson, Avrupa sanayii için tehlike sınırı aşıldığında prosedür olarak önce bir soruşturma açılacağını, ardından Çin’in sorunu kendiliğinden çözebilmesi için gayrıresmi müzakereler yürütüleceğini, önlemlerin son adım olarak gündeme gelebileceğini vurguladı.

Avrupalı tekstilciler şikayetçi

Avrupa tekstil üreticileri birliği Euratex sadece Çin’in değil Hindistan’ın da ürettiği ucuz giysilerle Avrupa pazarını doldurduğunu belirterek Avrupa Komisyonu’ndan 12 parça ürün üzerine koruma getirilmesini istiyor. Türk tekstil sanayii de Avrupa’ya ihracatın zorlaştığı şikayetinde bulunuyor. Ancak Bangladeş ve Sri Lanka’nın sorunu daha da büyük. Bu ülkeler gerçi ucuza üretiyor, ancak masrafları Çinli rakipleri kadar düşük olmadığından pazar paylarını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya. Peter Mandelson, alınan önlemlerde bu ülkelerin durumunun da dikkate alındığını belirtiyor:

“Avrupa olarak Akdeniz bölgesindeki komşularımıza ve ekonomileri tekstile bağımlı olan çok zayıf durumdaki bazı gelişmekte olan ülkelere karşı da sorumluluk taşıyoruz. Bu ülkelerin Çin ihracatındaki patlama nedeniyle pazardan dışlanmasına seyirci kalamayız.”

Çin üretimde patlamanın önüne geçmek için tekstil ihracatına kendiliğinden gümrük vergisi koymuştu. Ancak verginin, malın değerinin sadece yüzde 1.3’ü oranında olması amaçlanan etkiyi yaratmadı.