Çin'e silah ambargosu neden kaldırılıyor?

“Başbakan Schröder uzun süredir Çin’e silah ambargosunun kalkmasından yana, bu niyetini hiç saklamadı. Artan muhalefet de onu etkilemiş görünmüyor. Silah ambargosunun kalkmasına koalisyon ortağı Yeşiller de mi karşı, Başbakan ‚olsun yeniden yatışırlar’ diyor. Meclis’in endişeleri mi var, Başbakan, ‚Anayasa’da dış politikadan hükümet sorumlu yazıyor’ diyor. Schröder siyasi argümanlar yerine tehdit savurmayı tercih ediyor.

Schröder’in kamuoyuna sunduğu argümanlar da pek inandırıcı değil. 1989’da silah ambargosunun Çin saldırgan dış politika izlediği için değil, Tiananmen katliamı nedeniyle uygulamaya konduğunu söylüyor. O zaman akla şu soru geliyor. Peki bugün Çin’deki insan hakları ve düşünce özgürlüğünün durumu nasıl? Ayrıca Çin’in Tayvan’a yönelik son tehdidi ne oluyor? Schröder bu sorulara yanıt veremiyor.

Almanya’nın ekonomik çıkarları konusunda da susuluyor. Ambargoyu kaldırma girişiminde Çin ile silah ticaretinin rol oynamadığı, bunun sadece sembolik bir jest olduğu söyleniyor. Amerikan yönetimi ambargonun kaldırılmasına kesinlikle karşı ama bu da Schröder’i pek ilgilendirmiyor. Halbuki Amerikan-Alman ilişkilerini düzeltmek için aylardır zaman ve çaba harcayan kendisi. Ayrıca ambargonun kalkması için AB ülkeleri oybirliği ile karar alabilecek mi, bu da belirsiz.

Bu konudaki tavrının dış politikada getirebileceği olumsuz sonuçların farkında olan Schröder şimdi de kendisini iç politikada öyle bir konuma getirdi ki, artık ne dese çam devirmekten kurtulamayacak. Koalisyon ortağı Yeşiller öfkeli; muhalefet, hükümet ortaklarının arasını açacak ve Başbakan’a saldıracak bir sebep daha bulmuş durumda. Schröder’in istihdam piyasası reformu konusunda takındığı ‚Gözümü kapar işimi yaparım’ tavrının haklı gerekçeleri olabilir ama Çin’e silah ambargosunun kaldırılması konusunda bu tavır yarardan çok zarar getirir.“