1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Çin'in enerji sırrı

24 Temmuz 2010

Büyüme hızıyla göz kamaştıran Çin, enerjiye de damgasını vurdu. Dünyanın en fazla enerji tüketen ülkesinin Çin olduğu açıklandı. Uzmanlar, gelişmenin perde arkasını değerlendirdi.

https://p.dw.com/p/ORWx
Fotoğraf: DW-Montage

Uzmanlar, enerji tüketiminde lider olup, ABD'yi geride bırakan Çin’in bu duruma gelmesinde mali krizin ve yaşanan ekonomik dalgalanmaların etkili olduğunu belirtiyor. Financial Times’ın haberine göre, enerjisini büyük oranda kömürden elde eden Çin, aynı zamanda, çevre kirliliğini en fazla artıran ülkeler arasında.

Enerji tüketiminde rakip tanımıyor

Ülkenin en büyük kenti Şangay’ın elektrik ihtiyacının neredeyse üçte biri Waigaoiao enerji santralinden karşılanıyor. Santralin Genel Müdürü Feng Weizhong; “Waigaogiao projesinde bazı yeni teknik yenilikler bulunuyor. Santralimiz verimliliği artmasını sağladı. Bu da daha fazla kazanç sağlıyor. Üstelik enerji tasarrufu yapabiliyoruz ve daha az zararlı madde yayılıyor” diyerek, raporda iddia edilenlerin aksine enerji tasarrufuna önem verildiğini belirtti.

Waigaogiao projesi, Çin için aynı zamanda bir vitrin projesi. Siemens şirketinin desteğiyle, santralin ekonomideki etkinliği yüzde 46’ya ulaştı. Bu da, Waigaogiao santralinde, diğer santrallerden dörtte bir oranında daha az kömür kullandığını ifade ediyor. Aynı zamanda, Uluslararası Enerji Ajansı tarafından en fazla enerji tüketen ülke olarak açıklanan Çin’in, kendini aklaması adına da önemli bir rol oynuyor. Zira açıklanan rapor, Çin yönetiminin tepkisine yol açtı. Çin Enerji Bakanlığı’ndan Zhou Xi, Enerji Ajansı’nı, Çin’in enerji tasarruf önlemlerini, yenilenen enerji kaynaklarını ve emisyon gazı salınımını önleme çalışmalarını göz ardı etmekle suçluyor.

Çin üyeliğe yanaşmıyor

Çin'in henüz üye olmamasını Uluslararası Enerji Ajansı üzüntüyle karşılıyor. Federal Almanya Çevre Bakanı Norbert Röttgen, bu nedenle son Çin gezisinde iki taraf arasındaki ilişkileri iyileştirme çabasında bulunarak, üyeliğin önemine şu sözlerle dikkat çekti:

“Bu küresel ısınmayla mücadele konusunda teknolojik olduğu kadar uluslararası politika açısından da önemli bir ortaklık. Çin üye olmayarak, uluslararası sorumluluklarda ciddiye alınma konusunda sıkıntı yaşıyor. Tam da bu nedenden dolayı uzun süreli diyaloglar çok önemli. Bugünden yarına değil ama zamanla bir şeylerin değişmesi mümkün olduğu için birlikte hareket etmeliyiz. Bu zahmetli ve yorucu ama alternatifi olmayan bir konu.”

Kömürün Çin için önemi

Enerji Bakanlığı’ndan Zheng Fangneng ise; “Enerji kaynaklarımızın dağılımı eşit değil. Şöyle ki; kömür kuzeyden ve güneyden, su ve gaz batıdan ve doğudan gönderiliyor. Bu da bir tartışma konusu. Çin’in ekonomik gelişimi kömüre bağlı. 2008 yılından enerjimizin neredeyse yüzde 70’ni kömürden ürettik. Çin’in kömür kullanımı, dünyanın kömür kullanımının üçte birine eşit. Çin aynı zamanda, dünyanın ikinci büyük petrol tüketicisi ve üçüncü büyük petrol ithalatçısı” diyerek, Çin'in enerji kullanımıyla ilgili konuyu, Şangay’daki Expo Fuarında Avrupa Birliği'ne izah etmeye çalıştı.

Çin’deki kömür kullanımının bu denli yüksek olması, çevre kirliliğini önlemede engel teşkil ediyor. Uluslararası Enerji Ajansı’na göre, Çin dünya geneline kıyasla, 1 dolarlık gayri safi milli hasıla için en fazla enerji tüketen ülke. Uluslararası Enerji Ajansı yetkililerine göre, daha önceleri en fazla enerji tüketen ülke olan ABD’nin, Çin'e oranla daha çabuk enerji tasarrufuna gittiğini belirtti.

© Deutsche Welle Türkçe

Astrid Freyeisen / Çeviri: Gezal Acer

Editör: Ahmet Günaltay