1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

Celik Akpinar3 Temmuz 2012

Mali’nin kuzeyini ele geçiren İslamcı militanların tarihi türbeleri tahrip etmeleri, Meksika’da yeni siyasi dönem ve ham petrol üzerine spekülasyonlar, bugünkü Avrupa basınında öne çıkan yorum konuları.

https://p.dw.com/p/15QXG
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Afrika ülkesi Mali’de, İslamcı Ensar Din militanları, “putperestlikle” eş anlamlı gördükleri için tarihi türbeleri tahrip etmeyi sürdürüyor. UNESCO’nun dünya mirası kabul ettiği Timbuktu kentindeki asırlık türbeler, özellikle Sufîler için büyük önem taşıyor. Tarihî Sidi Yahya Camii'ndeki türbelerin de aralarında bulunduğu birçok türbeye saldırıldığı, bir bölümünün tahrip edildiği haberleri hakkında, sol liberal Fransız gazetesi Liberation şu yorumu yapıyor:

“Mali’de İslamcılar tarafından üç günden bu yana sürdürülen saldırılar ve türbelerin tahrip edilmesi, hem ülkede, hem de dış dünyada öfkeli tepkilere yol açıyor. Ne var ki Mali'deki hükümetin aciz durumda bulunması ve dünyanın geri kalanının da bekleme pozisyonunda olması nedeniyle İslamcıların tahribatına dur diyecek kimse ortalıklarda görünmüyor. Hatta öyle ki Gao kentindeki aşırı dinci “Batı Afrika'da Birlik ve Cihad Hareketi (MUJAO)” halkın kentten kaçmaya yeltenmemesi için önlem bile aldı. İslamcılar çevreyi de mayınlamış durumda.”

Hollanda gazetesi de Volkskrant da aynı konudaki yorumunda, Afrika kıtasında radikal İslam’ın gittikçe yayıldığı uyarısında bulunuyor:

“Timbuktu’daki çok eskilere dayanan İslamî eserler ve türbelerin tahrip edilmesi, Mali’nin kuzeyindeki bu kültür hazinelerinin kurtarılması için müdahale seslerinin gittikçe yükselmesine yol açıyor. Ancak bu olayın ardında çok daha önemli sorunların olduğu da görülüyor. Afrika kıtasındaki devasa bir bölge, radikal dincilerin talim alanı olma tehdidi altında. Şu an bu duruma acil yanıt, bölgesel bir güç olan Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu ECOWAS’ın askerî bir girişimi olabilirdi. Özellikle Nijerya ve Senegal üç bin kadar askerle böyle bir girişime hazır. Ne var ki böyle bir girişim için öncelikle BM Güvenlik Konseyi’nden görev verilmesi gerekiyor, bunun da çok hızlı bir biçimde çıkması pek beklenmiyor. Tabii böyle bir müdahalenin ne kadar etkili olabileceği de bir başka konu”

Sol liberal İspanyol gazetesi El Pais, Meksika’da geçen pazar günü yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminden muhalefetin adayı Enrique Pena Nieto’nun zaferle çıkmasına ve ülkeyi 71 yıldan bu yana yöneten “Kurumsal Devrimci Parti’nin” böylece iktidara geri dönmesine ilişkin yorumunda şu satırları okuyoruz:

“Meksika’nın yeni seçilen cumhurbaşkanı Enrique Pena Nieto, kendi deyimiyle yeni bir politikacı kuşağını ve yenilenmiş bir Kurumsal Devrimci Parti’yi (PRI) temsil ediyor. Şimdiki PRI, ülkeyi demir yumrukla 1929 yılından 2000 yılına kadar yöneten partiden tamamen farklı. Ama sadece parti değil, Meksika da değişti. Ülkede gerçek bir demokrasi var ve ekonomisi de büyümeye açık. Eğer gerekli reformlar yapılacak olursa, daha büyük ekonomik gelişme de olabilir. Özellikle ülkedeki güvenlik ortamı feci durumda. Askerlerin uyuşturucu şebekeleri ile mücadelesi ne sorunu çözebildi, ne de şiddet olaylarını azaltabildi.”

İngiliz gazetesi “The Guardian” ham petrolün piyasalarındaki durumunu yorum sütunlarına taşımış. “Petrolün sonu o kadar çabuk gelmiyor” başlığını taşıyan yorum şöyle devam ediyor:

“Elimizdeki veriler değişince, biz de kendimizi değiştirmek zorunda kalmıştık. Son on yılda ham petrol üretiminin sonunun geldiği ve dünya çapındaki rezervlerin azaldığı saptanmıştı. Bunun üzerine üretim yavaşlatıldı, fiyatlar arttı, rezervlere aşırı biçimde yüklenildi. Böylece ilk büyük ham madde krizi etkisini göstermeye başladı. Çevreciler gerçekten böyle bir gelişmenin olmasını istiyorlar mıydı, bu tam olarak bilinmiyor. Çevrecilerin dünyayı ekonomik bir değişim sürecine sokma, ama aynı zamanda gelecekteki faciaları önleme ve faciaların baş göstermesine ön ayak olma gibi bir potansiyeli var. İşte çevreye daha fazla zarar veren biyoyakıt ya da kömür kullanılarak üretilen benzin gibi teknolojilere geçiş bunlar arasında sayılabilir.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Çelik Akpınar

Editör: Ayhan Şimşek