1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 0505 Presseschau 1

5 Mayıs 2010

Bugünkü Alman gazetelerinde, Yunanistan’da protesto gösterileri, Meksika Körfezi’ndeki çevre felaketi ve 2010 Dünya Futbol Şampiyonası’nda Almanya'nın kalesini koruyacak isimle ilgili tartışmalar ağırlıkta.

https://p.dw.com/p/NEcc
Fotoğraf: AP

Borç batağındaki Yunanistan’da, hükümetin tasarruf önlemleri, vatandaşların tepkisini çekiyor. Ülke çapındaki grevler bugün de sürecek. Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung konuyla ilgili yorumunda, ülkeyi bekleyen tehlikeyi mercek altına alıyor:

“Yunanistan kendi içinde paramparça olma tehlikesiyle karşı karşıya. Yunan toplumunda bir bölünmenin yaşandığı zaten görülüyor, öfke büyüyor. Akropolis’deki gösterilerde komünist sloganların yazılı olduğu pankartlar asılıydı. Yunan Başpiskoposu Başbakan’la görüşerek, böylesine huzursuz bir dönemde kilisenin kaygılarını ve hükümetle dayanışma içinde olduğunu iletti. Ülke genelindeki genel grevleri sendikalar organize ediyor. Yani herkes bu girdaptan çıkmak için kendi yolunu deniyor. 180 bin Yunan elini çabuk tutarak, erken emeklilik için resmi başvuruda bulundu. Eğer emekli olurlarsa, Yunanistan’ın sosyal sigorta sistemi çöker. Yunanistan Cumhurbaşkanı, bu felaketin gerçek sorumlularının bulunması için ‘temiz eller’ operasyonu talep etti. Bunlar, vergi kaçıranlarla rüşvet alanlar. Çünkü herkes, bu felaketin sorumluları cezalandırılmadığı sürece Atina sokaklarındaki gösterilerin kolay kolay sona ermeyeceğini çok iyi biliyor. O zaman Yunanistan çok sıcak bir yaz geçirme tehlikesiyle karşı karşıya kalır.”

Badische Zeitung aynı konuyla ilgili yorumunda şu görüşlere yer veriyor:

“AB son yıllarda ağırlıklı olarak genişleme ve kurumlarındaki reformlarla meşguldü. Bu nedenle vatandaşlarına olan yakınlığı kaybetti. Eğer vatandaşlar AB’nin refah bölgesi olduğundan, güçlü para biriminden ve başarısından şüphe ederse, o zaman Yunanistan krizi bu mesafenin daha da büyümesine neden olabilir. Yunanistan’a yardım paketi hazırlansa bile bu olabilir. Çünkü Brüksel, Yunanistan’daki borç krizinde sergilediği yönetimde çok hata yaptı.”

Bugünkü Alman gazetelerinde yer bulan bir başka önemli konu ise Meksika Körfezi’nde, İngiliz petrol şirketi BP’nin petrol platformundaki patlamanın ardından, petrolün denize yayılmasının bir türlü engellenememesi. Braunschweiger Zeitung konuyla ilgili yorumunda şu eleştirileri dile getiriyor:

“Petrol hiç durmadan denize akmaya devam ediyor. Meksika Körfezi’ndeki petrol platformunda meydana gelen patlamanın üzerinden iki hafta geçmesine rağmen BP, zararı sınırlamayı başaramadı. Bu konuda sorumlular çok önce harekete geçmeliydi. Platformun dibindeki yarıklara yerleştirilerek, petrolün sızmasını engelleyecek metal kubbeler, patlamanın hemen ardından devreye sokulmalıydı. Ancak anlaşılan uzmanların tecrübesi buna yetmedi. Metal muhafazalar şimdiye kadar sadece alçak sularda denendi. Ama Meksika Körfezi'ndeki tıkanması gereken yarıklar 1 500 metre derinlikte. Peki BP gibi bir enerji devi nasıl oluyor da olası patlamalara karşı etkili onarım mekanizmaları geliştirmeden, denizden petrol çıkarmak için yüz milyonlarca dolar harcayabiliyor?

Bugünkü Alman gazetelerinde geniş yer bulan bir başka konu ise Haziran ayında Güney Afrika’da yapılacak, FIFA 2010 Dünya Futbol Şampiyonası'nda Alman Milli Takımı’nın kalesini kimin koruyacağı tartışmaları. Tartışmaların nedeni, Güney Afrika için kadroya alınan Bayer Leverkusen’in 25 yaşındaki başarılı kalecisi Rene Adler’in kaburgasındaki kırık nedeniyle şampiyonaya katılamayacak olması. Sächsische Zeitung'un konuyla ilgili yorumu şöyle:

“Şampiyonada kaleye Manuel Neuer mi koruyacak, yoksa Tim Wiese mi? Dört hafta sonra başlayacak şampiyonaya gidecek üçüncü kaleci kim olacak? Tecrübeli Jörg Butt mu, Frank Rost mu, Timo Hildebrand mı, yoksa Roman Weidenfeller mi, Güney Afrika’ya gitmeyi hak ediyor? Milli Takım Teknik Direktörü Joachim Löw’ün bu soruları sormaya ihtiyacı yok. Rene Adler’in yerine şampiyonaya gidecek isim ancak Jens Lehmann olabilir. Almanya'nın kalesi sadece, milli formaya alışık olan kaleci Lehmann'a emanet edilebilir.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topçu

Editör: Ahmet Günaltay