1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

05.09.2011 - Alman basınından özetler

5 Eylül 2011

Bugünkü Alman basınında Libya'daki gelişmelere ilişkin yorumlar ve Almanya’nın Mecklenburg-Vorpommern eyaletinde aşırı sağcıların yeniden eyalet meclisine girmeleri kapsamındaki değerlendirmeler göze çarpıyor.

https://p.dw.com/p/12T4Z

Hannoversche Allgemeine Zeitung, Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı CIA’nin terör zanlılarını sorgulamak üzere Libya’ya gönderdiği şeklindeki haberi ele aldığı yorumunda şu satırlara yer veriyor:

“Şüphesiz ki Almanlar da Libya’da her dönemde ticari ve stratejik çıkarlarını korumuşlardır. Ancak şu sıralarda Libya’nın kurtarıcıları rolündeki kimi güçlerin bu konuda daha da ileriye gittikleri ortaya çıkıyor. En azından Almanya, CIA’nin yaptığı öne sürüldüğü gibi, terör zanlılarını soruşturmak üzere işkenceci devlet Libya’ya yollamamıştır. Almanya, İngiliz istihbarat birimi MI-6’nın yaptığı öne sürüldüğü gibi, diktatörün emrinde Libya vatandaşlarının telefonlarını dinlememiştir. Berlin, hem Kaddafi iktidarının sağlamlaştırılmasında, hem de onun iktidardan düşürülmesinde diğer güçlerden çok daha mesafeli olmuştur. Bu, Berlin’in kahraman rolü oynadığı anlamına gelmiyor. Ama haydutluk rolü de üstlenmiş olmuyor.”

Yine aynı konuda Bayreuth’da çıkan Nordbayerischer Kurier gazetesinin yorumuna bakıyoruz:  

“Libya istihbarat örgütünde şimdi ortaya çıkartılan belgeler, istihbarat birimlerinin alaycılıklarının sınırı olmadığını gösterir nitelikte. Bu belgeler CIA’nin, devlet teröristi Kaddafi ile sıkı işbirliği yapmaktan çekinmediğini ortaya koyuyor. Trablus’taki ustalar eliyle insanlara işkence yaptırıldığı ortaya çıkıyor. Yani terörle mücadele en büyük iğrençliklerin gerekçesi olarak kullanılıyor. Bu yöntemlerle terörizmle mücadele edilmez, nefret tohumları ekilir, bu da yeni terör dalgaları doğurur. Amerika’nın bu tür uygulamalarla yüzleşmesi gerekir. 11 Eylül’ün onuncu yıldönümü bunun için en doğru tarihtir.” 

Almanya’nın doğusundaki Mecklenburg-Vorpommern eyaletinde yapılan seçimlerde Almanya Başbakanı Angela Merkel’ın lideri olduğu Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi büyük oy kaybına uğradı. Sosyal demokratlar seçimden zaferle çıktı. Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’nin üyesi olduğu Hür Demokrat Parti ise bu eyalette de eyalet meclisine giremedi. Yeşiller büyük oy patlaması yaşadı. Aşırı sağcı Nasyonal Demokrat Parti’nin parlamentoya ikinci kez girebilmesi ise şok etkisi yaptı. Bielefeld kentinde yayımlanan Westfalen-Blatt gazetesi, Mecklenburg-Vorpommern eyalet seçimlerine ilişkin olarak şunları yazıyor:

“Doğu cephesinde yeni bir şey yok, 2011 süper seçim yılında siyasi eğilim istikrarını koruyor. Sosyal demokratlar ile Yeşiller seçimin galipleri. Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi ile Hür Demokrat Parti ise seçimden en ağır yenilgi ile çıkanlar. Bu iki parti açısından durum aslında dramatik, çünkü her ikisinin de eyalet seçimlerinden art arda yenilgi ile çıkmaları trendi sürüyor. Hıristiyan Demokrat Birlik’in lideri Angela Merkel, bir zamanlar Gerhard Schröder’in seri yenilgiler serisine benzer bir çizgide ilerliyor. Hür Demokrat Parti liderleri için de durum gittikçe ciddileşiyor. Demokrasi açısından en kötü haber ise bu eyalette seçime katılımın yine çok düşük olması ve Nasyonal Demokrat Parti'nin ikinci kez eyalet meclisine girmeyi başarmasıydı.”


Bonn’da yayımlanan General-Anzeiger gazetesi, aşırı sağcı Nasyonal Demokrat Parti'nin Mecklenburg-Vorpommern eyaletindeki başarısına ilişkin şu yorumu yapıyor:

“Nasyonal Demokrat Parti, devletten sosyal yardım alan kitlelerin sorunlarına el atarak puan topladı. Ve sosyal hayatta ya gerçekten başarılı olamamış, ya da öyle görünen insanlar da bu partiye oy verdiler. Şimdi demokrat siyasetçilerin elinde bu insanların sorunlarına aşırı sağcılardan daha iyi ve daha inandırıcı çareler bulmak üzere sadece bir yasama dönemi kadar zamanları kalıyor.”    

© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Çelik Akpınar

Editör: Ahmet Günaltay