1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Presseschau

7 Nisan 2010

Bugünkü Alman gazetelerinin yorum köşelerinde, ABD’nin yeni nükleer stratejisi ile Afganistan'da şiddetin giderek tırmanması nedeniyle bu misyonla ilgili yapılan tartışmalara geniş yer veriliyor .

https://p.dw.com/p/Moov
Fotoğraf: AP

ABD, merakla beklenen yeni nükleer stratejisini dün açıkladı. Savunma ve Dışişleri Bakanları’nın açıkladığı yeni strateji, nükleer silahların azaltılmasını öngörüyor. Frankfurter Rundschau gazetesinin yorumu şöyle:

“Silahsızlanmanın alternatifi yok. Bir yandan nükleer silahlar, bu silahlara sahip olan ülkeler için daha az güvenlik anlamına geliyor, çünkü daha fazla ülke nükleer silahlara sahip olmaya çalışıyor. Diğer yandan bu silahların teröristlerin eline geçme tehlikesi giderek artıyor. Nükleer silahların varlığına alışmış olsak da, bu silahların ne kadar tehlikeli olduğunu unutmamalıyız."

Berliner Morgenpost aynı konuyla ilgili yorumunda şu görüşlere yer veriyor:

“ABD’nin bu inisiyatifi, uluslararası alanda çok anlamlı, çünkü nihayet iki büyük güç, ABD ile Rusya arasında sadece nükleer silahların karşılıklı olarak azaltması konusunda müzakereler yürütülmekle kalmıyor, aynı zamanda iki ülkenin devlet başkanı yarın Prag’da stratejik nükleer silahların sınırlandırılmasını öngören ve Aralık ayında süresi dolan antlaşmanın yerini alacak bir antlaşmayı da imzalayacak. Böylece Washington’la Moskova arasında sarsılan güven yeniden sağlanmış olacak. Bu adım, silahsızlanmanın devam edeceği konusunda umut veriyor.”

Bugünkü Alman gazetelerinin geniş yer verdiği bir başka konu ise Afganistan'da Taliban'a karşı yürütülen mücadelenin başarıya ulaşmaması ve ülkede şiddetin giderek tırmanması. Mannheimer Morgen konuyla ilgili yorumunda şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Taliban’la yaşanan sorunun askeri yollardan çözümlenmesi mümkün değil. ABD ve diğer müttefikleri çaresizce Afganistan’dan geri çekilmek için uygun zamanı kolluyor. Bu olana kadar Afganistan Devlet Başkanı Karzai, ilk Taliban fırtınasında iskambil kartlarından yapılan evler gibi yıkılmayacak bir devlet yapılanması inşa etmek zorunda. Bunun başaracağına inanmak güç. Ancak müttefiklerin her fırsatta Karzai’nin ne kadar başarısız bir politikacı olduğunu dile getirmeleri de, sorunun çözümüne katkı sağlamıyor. Ne de olsa Hamid Karzai bu açıklamaları yapan ülkeler tarafından yıllardır destekleniyor.”

Köln'de yayımlanan bulvar gazetesi Express'in aynı konuyla ilgili yorumunda şu satırları okuyoruz:

“Müttefikler Afganistan'da Taliban teröristleri ile uyuşturucu baronlarına karşı 2001 yılından bu yana savaşıyor. Peki bu şimdiye kadar ne getirdi? Çok az şey. İnşa edilen çeşmeler ya da okullardan bahseden yok. Askerler giderek daha fazla insani bir misyondan savaşa doğru kaydı. Bu kötü bir gidişat, çünkü yanlış bir istikamete doğru ilerliyor. Afganistan'da askerlerin politikacıların hataları yüzünden hayatını kaybettiği gerçeği, bizlere onların sahip olduğu donanım ve aldıkları eğitimle ilgili güncel tartışmaları hatırlatıyor. Afganistan'daki müttefik ülkeler bunca yıldır ülkedeki asker ve polisi az da olsa kendi başına güvenliği sağlayacak duruma getiremedi. Afgan polisi ve askeri hala bunu yapabilecek güçte değil. Ne yazık ki yakın bir zamanda bu durumun değişeceğine inanmak için de çok az neden var.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Ahmet Günaltay