1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

07.08.2006 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Hülya Topcu7 Ağustos 2006
https://p.dw.com/p/AblW

Alman basınında bugün ağırlıklı olarak ele alınan konu, İsrail’in Lübnan operasyonu ve BM Güvenlik Konseyi’nde ABD ve Fransa’nın üzerinde görüş birliği sağladığı Lübnan karar tasarısı.

Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung gazetesinde Christiane Schlötzer imzalı yorumda, BM Güvenlik Konseyi’nde ABD ve Fransa’nın Lübnan karar tasarısı üzerinde sağladığı uzlaşma mercek altına alınıyor ve BM’in yeterince hızlı hareket etmemesi eleştiriliyor:

„Tasarıya göre İsrail operasyonlarını sona erdirecek ancak savunma amaçlı saldırı düzenleyebilecek. Ayrıca uluslararası barış gücü gelinceye dek 15 bine yakın İsrail askeri Güney Lübnan’da kalabilecek. Ancak bu gücün görevinin neler olacağı konusunda BM önümüzdeki üç ya da dört hafta içinde karar verecek. Bu süre, çatışmaların ortasındaki Lübnanlılar için inanılmaz uzun. Hizbullah’ın füzelerinden korunmaya çalışan İsrailliler için de…BM eski Genel Sekreteri Butros Gali, uluslararası devletler topluluğundaki bu diploması çabalarını ‚utanç verici’ diye nitelendirdi. Haklıydı. Çünkü Güvenlik Konseyi BM’in inanılırlığı için daha fazla çaba gösterip, Lübnan yasa tasarısının hazırlanması sürecine tarafları da dahil edip, uluslararası barış gücünü bölgeye bir an önce gönderebilirdi. Fransa bu güce komuta etmeyi önerdi. ABD tahmin edilen nedenlerden dolayı bu görevi üstlenmeyi istemiyor. Bu da Fransa’ya prestij açısından yaradı. Ama bütün bunlar olup biterken Lübnan’daki çatışmanın sona ermesi için bir karar alınmış değil.“

Frankfurter Allgemeine gazetesinde Hans-Christian Rössler imzalı aynı konuyla ilgili yorumda, İsrail’in tavrı masaya yatırılıyor:

„Lübnan’da yaşananlar İsraillilerin tek taraflı çekilme konusundaki kuşkularını arttırıyor. İsrail geçen sene Gazze’den, altı yıl önce de Lübnan’dan çekilmiş, ancak bu kendisine istikrar ve barışı getirmemişti. Başbakan Olmert seçimler öncesinde halka verdiği, ‚İsrail’in Batı Şeria’da işgal ettiği toprakların büyük bir bölümünden çekileceği’ yönündeki sözünü tutmaya kararlı. Ancak bunu uygulamaya geçirip geçirmemesi Lübnan sorununun nasıl çözümleneceğine bağlı. Eğer Olmert Lübnan operasyonunu hızlı biçimde bitirir ve geri çekilirse, o zaman ülke içinde tepkiyle karşılabilir. Uluslararası barış gücü komşu Lübnan’da görev yaparken, İsrail bunu tek taraflı çekilmeye ve işbirliğinin farklı biçimlerine kafa yormak için kullanabilir. Avrupalıların bu nedenden dolayı da bölgede varlık göstermesi önemli.“

Kölnische Rundschau gazetesi Lübnan’la ilgili yorumunda ABD’ni geciktirme taktiği uygulamakla suçluyor. Yorumda şu satırları okuyoruz:

„Lübnan’daki savaşı, bölgeye gönderilecek barış gücü sona erdirebilir. Ancak bu tehlikeli, politik ve askeri açıdan da henüz netliğe kavuşmamamış barış gücünün görevlerinin ne olacağı konusunda, BM karar vermiş değil, Her gün yerle bir olan ülkede ölüm kalım mücadelesi veren masum Lübnan halkı, Washington’un uyguladığı bu geciktirme taktiğine anlayış göstermeyecektir.“

Financial Times Almanya gazetesi ise Lübnan yorumunda Hizbullah’ı eleştiriyor:

“BM Güvenlik Konseyi’nde ABD ile Fransa’nın üzerinde uzlaşma sağladığı tasarı, çatışmaların son bulmasını ama İsrail’in kendini korumak için Hizbullah’a saldırı düzenlemesini öngörüyor. BM Güvenlik Konseyi dört hafta süren savaşın ardından savaşın sorumlusu olarak Hizbullah’ı göstermiş oldu. Hizbullah şimdi bu kararı reddeder ve öncelikle İsrail askerlerinin ülkeye terketmesini isterse, bununla bir manevra yapmak istediği hemen anlaşılacaktır. Hizbullah bunu sadece, altı yıl önce olduğu gibi Lübnan’daki zaferini kutlamak için isteyecektir. Bu da Hizbullah’ın silahsızlandırılmasının, Ortadoğu barışı için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.”