1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

07.11.2011 - Avrupa basınından özetler

7 Kasım 2011

Avrupa gazetelerinde bugün ön plana çıkan konu Yunanistan’daki kriz. Gazeteler, krizi hem Avrupa Birliği’nin hem de Yunanistan’ın geleceği açısından değerlendiriyor.

https://p.dw.com/p/136KG

Sol-liberal eğilimli İspanyol El Pais gazetesi, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nın referandum kararından ve görevinden vazgeçmesini şöyle değerlendiriyor:

“Papandreu'nun geri çekilmesi, Avrupa Birliği ve Euro Bölgesi ülkelerinin üstesinden gelemediği sorunların varlığını açıkça gözler önüne seriyor. Almanya ve Fransa tarafından giderek daha fazla alınan tek taraflı önlemler, bunları hayata geçirmesi gereken hükümetlerin politikalarının ülkelerinde tartışmaya açılmasına yol açıyor. Yorgo Papandreu, kuşkusuz yanlışlıkla dikkate alınması gereken bir gerçeği dile getirdi. Yani, bir ekonomik krizin yönetiminde siyasî sınırlar bulunduğunu… Krize verilen yanıtlar, bu sınırların görmezden gelinmesine imkân tanımıyor, Sarkozy ve Merkel da, görünüşe göre, bunu anlamış gibi…”

Bulgaristan'da yayımlanan Sega adlı gazetede de dikkat çekici bir yorum yer alıyor. Yorumda Avrupa Birliği'nin kutuplaşmaya başladığı belirtiliyor:

“Bizler, Avrupa Birliği hakkında son bir haftada son 10 yıl içinde olduğundan daha fazla şey öğrendik. Yaşanan kriz, Avrupa Birliği ülkelerinin ekonomik çıkarları arasındaki uçurumu daha da görünür hale getirdi. Avrupa Birliği'nin karşısında ne gizleyebileceği de kolaylıkla üstesinden gelebileceği sorunlar duruyor. Üstüne üstlük bilindik uyuşukluğu ile bu sorunları çözecek zamanı da pek yok. Kriz sürecine karşı koyabilmek için Birlik'in elindeki malî kaynaklar yeterli değil. Ayrıca ekonomik gücü yüksek ülkelerin kaynaklarını borçlu ülkelerin yararına kullanma isteği de giderek azalıyor… Kriz, Avrupa Birliği'nin çekirdeğini oluşturan ülkeler ve Birlik'in dış mahallesi sayılan diğer ülkeleri kutuplaştırdı. Uyum, merkezdeki ülkelerin bütçe açıklarına yol açtı. Ama ekonomi politikalarının hızlı bir şekilde uyumlaştırılması, vergilerin eşitlendirilmesi ve yakınlaşmanın sağlanması bu ülkelerin de çıkarına olacak…”

Romanya'da yayımlanan Adevarul gazetesi de Avrupa'nın geleceğini borçlanma krizine bağlıyor ve “Avrupa projesinin başarısızlığa uğraması savaşa neden olabilir” değerlendirmesine yer veriyor:

“Avrupalı liderlerden talebimiz ne olmalıydı? Örneğin barışın korunması! Günümüzün birçok Avrupalısı, hiç savaş yaşamadı. Ancak bu, Avrupa'da barışın sonsuza dek garanti altında olduğu anlamına gelmiyor. Avrupa projesinin herhangi bir şekilde çökmesi, kıtanın bölünmesine yol açabilir. Bu durumda ittifakın büyük güçleri, ticari ayrıcalıkları ve zayıfları emir altına almak için savaşacaktır. Nitekim bütün savaşlar da Avrupa'da doğmuştur.”

Avusturya'da yayımlanan Der Standard gazetesi de Yunanistan'daki gelişmeleri şöyle yorumluyor:

“Yorgo Papandreu, geçen haftaki siyasî çılgınlığı ile en azından şunu elde etti: Diğer partilerin hükümetin tasarruf politikasına koyduğu blokaj yıkıldı ve Atina'da yeni bir koalisyon hükümetinin de önü açılmış oldu. Yaklaşık bir buçuk yıldır, 110 milyar euroluk yardım paketinin kabul edilmesinden bu yana, iktidardaki sosyalistlerin ve muhalefetteki muhafazakârların buna ihtiyacı vardı. Avrupa ve Yunanlar arasında sinirler hayli gergin. Ve Papandreu başbakanlık görevinden vazgeçerek artık teslimiyetini ilan ediyor…“

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Köylü

Editör: Başak Özay