1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

8 Ağustos 2012

Euro krizi, Almanya'da emeklilik sistemi ve Neonazi erkek arkadaşı nedeniyle Olimpiyatlardan çekilen sporcu Drygalla, bugünkü Alman basında öne çıkan yorum konularını oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/15lSV
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Süddeustche Zeitung Almanya'nın demografik sorunları ışığında emeklilik sisteminin finasmanı sorununu ele alıyor.

“Almanya’da çalışan yaşlı insanların sayısı artıyor. 60-64 yaşları arasında çalışanların oranı 1991 yılından bu yana iki katına çıktı. Merkezi Nürnberg’de bulunan İstihdam Piyasası ve Meslek Araştırmaları Enstitüsü’nün ( IAB) son araştırması umut verici. Buna göre yaşlılar, modern istihdam piyasasının gereklerini karşılar nitelikteler. Ama yaşlılara bu kadar ihtiyaç duyulmasının bir başka sebebi de ülkede eskisi kadar genç yetişmemesi. Emeklilik yaşı 67 olarak kararlaştırıldı ama iş yaşamının daha da uzun sürmesi tartışmaları devam ediyor. Bu tartışma gerekli de. Zira insanlar giderek daha uzun yaşıyor ve emeklilik sisteminin finansmanı giderek zorlaşıyor. Artık emeklilik yaşının yaşam beklentisiyle uyumlu hale getirilmesinin zamanı geldi.”

Lüneburg’de yayımlanan Landeszeitung gazetesi ise İtalya Başbakanı Mario Monti’nin, Euro kriziyle ilgili kararlarda hükümete parlamento karşısında daha fazla hareket alanı tanınması önerisini değerlendiriyor. Öneri Almanya'da sert tepkilerle karşılaşmıştı:

“Ekonomi kaptanlarının politikacıları, kontrolsüz söylemleri ile Avrupa’nın en önemli projesini tehlikeye atmamaları için uyarması, kaygı verici. Görüşleri şimdiye değin cumhuriyetçi ya da neoliberal çizgideki dünya ekonomistleri, krizi en ucuz biçimde körüklüyor.  İtalya'nın şimdiye kadar en azından bakış noktaları açısından başarılı, teknokrat başbakanı Monti Avrupa hükümetlerine, halkın temsilcisi parlamentolara daha az  kulak asmalarını tavsiye ediyor. Hiç kuşkusuz kriz döneminde demokrasi, çekiciliğini yitiriyor. Kim ulusal egoizmi körüklerse, sadece demokrasinin erozyona uğramasını hızlandırır ve ülkesini demokrasiden uzaklaştırır.”

Bielefeld kentinde yayımlanan Westfalen-Blatt gazetesi ise Olimpiyatlardan çekilen Alman sporcu Nadja Drygalla’nın durumunu yorum sütunlarına taşıyor.

“Genç bir sporcuya haksızlık ettiler. Her yerde sporcu hakkında ‘Nazi gelini’ ya da ‘Nazi kızı’ diye bağırılıp çağrılmaya başlandı. Alman spor birliklerinin aşırı sağa göz yumduğu iddia edilip ‘Skandal’ naraları atıldı. Son birkaç gün içerisindeki kamuoyunun görüşlerini özetlersek, Alman Olimpiyat Spor Birliği, aşırı sağcı Nasyonal Demokrat Parti tarafından ele geçirildi. Hem de tüm bu yargılara sporcunun kendisi ile konuşulmadan varıldı. Nadja Drygalla’nın aşırı sağcı olmadığını savunanlara ise kulak verilmedi. Eğer genç sporcunun Alman haber ajansına söyledikleri gerçek ise o zaman tüm bu olanlar büyük bir skandal. Bu skandalın aktörlerini de bu ülkenin medyası ve karar mekanizmalarındaki kişiler oluşturuyor.”

Basın turumuzda son olarak, Mainz'da çıkan Allgemeine Zeitung gazetesinin çocuk tüketicilerle ilgili ebeveynlere umut verici yorumuna yer veriyoruz.

“Çocuk ve gençler bilgisayar ve televizyon karşısında çok fazla zaman geçiriyor, çok daha az hareket ediyor ve giderek şişmanlıyor. Bunlar, son yıllarda duymaya alıştığımız bilimsel destekli haberleri oluşturuyor. Zira hiçbir ebeveyn de çocuklarının aslında akıllı uslu ve eğitimlerinin de kolay olduğunu iddia etmiyor. Hatta çocuklarına doğru yolu gösterme çabaları, bazı ailelerde isterik bir boyuta ulaşıyor. Belki 6-13 yaşları arasındaki çocuklarda yapılan son araştırma bu ebeveynleri sakinleştirmeye yardımcı olabilir. Ne de olsa araştırmaya katılan gençlerin yüzde 90’nın eli gazete ve kitaba uzanıyor ve internet ise daha çok okul ödevleri için kullanılıyor. Bilgisayar oyunları ve konsollar çocukların boş zaman etkinlikleri listesinde ilk 10’da yer alsa da arkadaşlar ile buluşma ve spor yapma gibi etkinlikler de listede ilk sıralarda geliyor. Ve işte bunlar çocuklarımızın gelişimi için duyduğumuz son yıllardaki tüm endişeler göz önüne alındığında nihayet bir kez de güzel haberler!”


© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Başak Demir

Editör: Beklan Kulaksızoğlu