1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

09.12.2010 - Avrupa basınından özetler

9 Aralık 2010

ABD’nin artık İsrail’i Filistin topraklarına yerleşmekten vazgeçirmeye çalışmayacağını duyurması ve euro krizine çözüm arayışı bugünkü Avrupa basınından seçtiğimiz yorum konuları.

https://p.dw.com/p/QU3b

ABD’nin artık İsrail’i Filistin topraklarına yerleşmekten vazgeçirmeye çalışmayacağını duyurması ve euro krizine çözüm arayışı bugünkü Avrupa basınından seçtiğimiz yorum konuları. İtalyan La Repubblica gazetesi, büyük vaatlerle Ortadoğu ihtilafına el atan ABD Başkanı Barack Obama’nın sonunda havlu attığını yazıyor:

“ABD’nin İsrail’den 90 günlük yerleşim moratoryumu koparma umuduna dayanan Ortadoğu barış süreci durma noktasında. Amerika, hedefe varamayacağını anladığından havlu atıyor. Dışişleri Bakanı Clinton ile birlikte, bir yıllık İsrail-Filistin müzakerelerinin ardından Filistin devletinin doğacağı temasına dayanan mutlu Ortadoğu senaryosunun mimarı Barack Obama’nın vizyonu iflas etti. Ortadoğu için insan içine çıkabilir bir çözüm sunma denemesinde siyasi ağırlığını ve ekonomik cömertliğini ortaya koyan Beyaz Saray böylece büyük bir hezimete uğramış oluyor.”

Neue Zürcher Zeitung adlı İsviçre gazetesi ise İsrail açısından kaybedilecek zaman kalmadığı görüşünde:

“İsrail, bağımsız ve egemen bir Filistin devletini yanına almadığı takdirde tıpkı kendini Güney Afrika’nın seçkin topluluğu gibi gören Beyazlar gibi bir medeni haklar mücadelesine sürüklenecek ve bu mücadeleyi kaybedecektir. ABD müttefiki İsrail’e, üç ay boyunca yerleşim inşasına ara vermesi karşılığında üç milyar dolar değerinde 20 modern savaş uçağı vermeyi teklif etmişti. Anlaşılan bu teklif Başbakan Netanyahu’nun popülist ve şovenistlerden oluşan koalisyon hükümetine az geldi. Filistin sorununu sadece silahla çözülebilecek askeri bir mesele olarak gören odaklar sonunda yine galebe çaldı. Ama bu vizyon artık demode oldu. İsrail için zaman tükeniyor.”

Euro Bölgesi ülkelerindeki borç krizi yüzünden ağır baskı altına giren ortak para birimini istikrara kavuşturmak için ortaya atılan öneriler liderler arasında hararetli tartışmalara yol açtı. İngiliz gazetesi The Times, euro tartışmalarını konu alan yorumunda İngiltere’ye itidal tavsiye ediyor:

“Yunanistan ve diğer ülkelerin savurganlığı adet haline getirmiş olan vatandaşlarını sıkıntıdan kurtarma formülleri herhalde Alman vergi mükellefinin hoşuna gitmiyordur. Başbakan Angela Merkel borçlu ülkeler için kurulan 750 milyar euroluk kefalet fonuna daha fazla kaynak ayrılmasını ret etti. Euro bölgesi, yatırımcı Portekiz’in mali durumuna güvenini kaybetmeden önce de, para politikalarını daha sıkı koordine etme baskısı altına girebilir. Portekiz’den bol miktarda hazine bonosu almış olan Avrupa bankaları istikrarsızlığa sürüklenebilir. Euro bölgesine dahil olmayan İngiltere, bankacılık sisteminin desteklenmesiyle ilgili tartışmaların dışında kalmakla iyi yapmış olur.”

Fransız Le Figaro gazetesi, euro krizine şu satırlarla değiniyor:

“Muazzam miktarda kaynak ayrılmış olmasına rağmen, zayıf euro ülkelerinin domino taşları gibi birer birer yıkılmakta olduğunu itiraf etmek zorundayız. Asıl endişe kaynağı ise, hastalığın Almanya’ya da sıçramış olması ihtimalidir. Vaziyetine göre kurtarma operasyonlarının sınıra dayandığını anlayan Avrupa Euro’yu kurtarmak istiyorlarsa o zaman küresel bir krizle mücadele mekanizması kurulmasına çalışmalıdır. Değişik şıklar üzerinde duruluyor. Ama bütün yollar Euro çelik kasasının bulunduğu Berlin’e çıkıyor.”

Euro bonosuyla ilgili zıt görüşlerin değerlendirildiği İspanyol El Mundo gazetesinin yorumunda, seçmenin nabzını tutmak zorunda olan politikacıları zor günlerin beklediği dile getiriliyor:

“Euro tahvili yüzünden, Euro Grubu Başkanı Jean-Claude Juncker ile Almanya Başbakanı Angela Merkel arasında sert tartışma çıktı. Juncker, ortak hazine bonosu çıkarma önerisinin Almanya tarafından incelenmeden ret edildiğini söylüyor. Gözünü seçmenden ayırmayan Başbakan Merkel ise Euro tahvili yüzünden borçlu ülkelerin durumunun tamamen çığırından çıkacağını savunuyor. İtalya, Juncker’in önerisini destekliyor. Her ülkenin mali durumu ayrı ayrı incelenip hesaba katıldığı ve Avrupa ekonomi yönetimi kurulmasını şartını içerdiği takdirde Juncker planı yararlı olabilir. Avrupa Birliği’nin içine düştüğü bu keşmekeşe bir an önce son verilmelidir.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ahmet Günaltay

Editör: Murat Çelikkafa