10.06.2011 - Avrupa basınından özetler

Fransa'dan Katolik La Croix gazetesi bugünkü sayısında, Türkiye’deki genel seçimleri ele alıyor. Yorumda Türkiye’nin Batı için taşıdığı önemin altı çiziliyor:

“Türkiye’deki politik sistemin liberalleşmesi, ülkenin modernleşmesini isteyen, ancak bunu dizginleri elden bırakmadan yapmak isteyen ordunun konumunu zayıflattı. Günümüzde Türk halkı kendi geleceğini, kaderini çok daha iyi biçimde tayin edebiliyor. Batı Avrupa’da bu gelişmeler karmaşık duygularla takip ediliyor. Bazıları Müslüman ülkelerdeki demokratikleşme eğiliminden duyduğu memnuniyeti dile getirirken, bazıları ise bir din devletine doğru ilerlediği gerekçesiyle endişeleniyor. İslama karşı duyulan güvensizlik, aynı zamanda Türkiye’nin AB’ye alınmasına karşı çıkılmasının da nedeni, Ancak bu yapılırken, Türkiye’nin gerçek rolünün unutulması tehlikesi var: Türkiye’nin Doğu ile Batı, Avrupa ile İslam âlemi arasındaki köprü görevi.”

Çek Cumhuriyeti'nden muhafazakar Lidove Noviny gazetesi bugünkü sayısında NATO Savunma Bakanları’nın Brüksel’deki toplantısı bağlamında, NATO’nun Libya’daki operasyonlarını masaya yatırıyor. ‘Savaşın banalliği’ başlıklı yorum şöyle:

“Askerî operasyonun sonucunu değerlendirmeye yarayacak bir kıstas yok. Başarı ya da başarısızlık nasıl tanımlanır? Operasyonun ne zaman biteceği bile belli değil. Görünen o ki, BM’nin sivillerin korunmasından bahseden muğlak ifadelerle dolu kararına gönderme yapmak, şu anki hedefsiz, medyada bayağılaştırılan savaşı sürdürmeye yetiyor. Bu savaşı lüzumsuz ve ahlaktan uzak görenler sadece solcu aktivistler değil ve sayıları giderek artıyor.”

İspanya’dan El Pais ise Libya ile ilgili yorumunda, şu satırlara yer veriyor:

“Libya’daki savaş giderek uzuyor. Tarafların hiçbiri askerî açıdan avantaj sağlamayı başaramıyor. NATO ve savaşa katılan ülkeler, sorunun bataklığa saplanıp kalmasını istemiyor. Çünkü geçen süre uzadıkça, ülkenin bölünmesi tehlikesi de bir o kadar artıyor. Ülkenin batısı Kaddafi’nin, geri kalanı ise isyancıların eline geçebilir. Müttefik güçler kendi kamuoylarında savaşa karşı direnişin artabileceğini de hesaba katmalı. Bunun şimdiye kadar gerçekleşmemesinin nedeni, uluslararası birliklerin henüz kayıp vermemiş olması.”

Konuyla ilgili olarak aktaracağımız son yorum Norveç’in muhafazakâr Aftenposten gazetesinden:

“Herkes, Libya'ya yönelik bombardımanın sona ermesi ve Muammer Kaddafi'nin iktidardan inmesinin ardından ne olması gerektiğini tartışıyor. Kimse bu sonun ne zaman geleceğini bilmiyor, ama günün birinde olacak. Libya, 40 yıllık Kaddafi rejiminden sonra, ülkenin üzerine inşa edilebileceği hiçbir kuruma sahip değil. Burada Afrika Birliği kilit görev üstlenebilir. Teşkilatın Libya konusunda daha gerçekçi bir tavır ve bakış açısı sergilediği, Kaddafi’ye daha fazla baskı yapabileceği ve sonraki dönemde toplumsal gelişme ve ülkenin yeniden inşasında yardımlarda bulunabileceği yönünde birçok işaret var. Ancak öncelikle Kaddafi'ye yönelik askerî baskı muhafaza edilmeli.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Beklan Kulaksızoğlu