Avrupa basınından özetler

Fransız gazetesi Paris Normandie yorumunda Suriye'deki durumu değerlendiriyor:

“Eski BM Genel Sekreteri ve uluslararası Suriye özel temsilcisi Kofi Annan hiçbir çabadan kaçınmıyor. Ancak şimdiye kadar sonuç alınamadı…Kimse Kofi Annan'ın barışçıl bir çözüm hedeflediğini inkâr edemez. Ve Suriye lideri Beşar Esad'ın her ne pahasına olursa olsun koltuğunda kalmak istediğini ve bu uğurda ne kadar gerekiyorsa o kadar insan öldüreceğini de kimse inkâr edemez. Suriye'deki uyuşmazlığın Mısır ya da Tunus'ta yaşanan devrimlerden farklı olduğunu görmemiz gerekiyor. Suriye'de yaşananlar daha çok özgürlük için çabalayan bir halkın meşru isyanıdır. Yoksa Suriye'de iki ordu karşı karşıya savaşmıyor.”

İspanya'nın El País gazetesi de Mısır'daki siyasi duruma yorum getiriyor:

“Mısır'ın ilk sivil ve muhafazakâr Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ile ordu arasında, tehlikeli bir uzlaşmazlığa yol açabilecek, atılan demokratik adımları önleyebilecek alenî bir iktidar mücadelesi başladı. Mısır her şeyin her zaman göründüğü gibi olmadığı bir ülke. Ve bulunduğu bölgede de her şey göründüğü gibi değil. Mursi ile ordu arasında gizli pazarlıklar yapıldığı söylentileri dolaşıyor. Her ne olursa olsun iki taraf da şiddet kullanma tehdidinden kaçınıyor. Mısır halkının ve bölgesel güçlerin ne olduğunu anlayabilmesi için durumun açıklığa kavuşturulması gerekiyor. Mısırlıların, demokrasiyi sağlamlaştırmak ve ekonomiyi bataklıktan çıkarmak için, istikrarlı bir siyasete ihtiyacı var.”

Lüksemburg gazetesi Luxemburger Wort İsrail'in Filistin topraklarındaki yerleşim politikasına değiniyor. Gazete İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu tarafından görevlendirilen hukuk komisyonunun, Batı Şeria'daki yerleşim faaliyetlerinin yasal olduğu sonucuna varan raporunu eleştiriyor:

"Bir hukuk komisyonu Batı Şeria'daki Yahudi yerleşim birimlerinin yasal olduğuna karar verdi. İsrail hükümeti sevinç çığlıkları atarken Filistin ile uluslararası toplum şaşkın. Parlamento komisyonunun vardığı sonuç, İsrail hükümetinin kendini uluslararası hukuk ve Cenevre konvansiyonlarının üstünde gördüğü, kibirli bir tutum sergilediğine delalet ediyor. En kötüsü de Tel Aviv Filistinlilerle olan barış görüşmelerini bu şekilde -daha önce sıkça olduğu gibi- tehlikeye atıyor ve yangını körüklüyor."

Avusturya'dan Die Presse gazetesi Kıbrıs'ın Rusya ve Çin'den kredi talep etmesini yorum köşesine almış:

"Euro krizinin Avrupa'yı nasıl bir baskı altına aldığını 1 Temmuz'dan bu yana görüyoruz. Bu tarihten itibaren AB Konseyi dönem başkanlığını devralan Kıbrıs hükümeti arsızca yabancı çıkarlara hizmet ediyor. Kıbrıs Cumhurbaşkanı Dimitris Hıristofyas şişen kamu borçlarını Kremlin'in verdiği 2,5 milyar euro değerindeki kredi ile ödeyebilir. Bir AB ülkesinin büyük çabalarla oluşturulan Euroyu kurtarma fonlarını (EFSF-ESM) kullanmak yerine yabancı bir ülkeden para dilenmesi çok çirkin. Bu davranışın sebebi belli: Kıbrıs malî durumunu Brüksel'in detaylı şekilde incelemesini istemiyor."