1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

10.08.2005 - Avrupa basınından özetler...

Derleyen: Elmas Topcu10 Ağustos 2005
https://p.dw.com/p/Abpc

Bugünkü Alman ve Avrupa gazetelerinde, Almanya’daki erken genel seçimler, Birleşmiş Milletler’in petrol karşılığı gıda programında yaşanan yolsuzluklar, İran ile aşılamayan nükleer program krizi ve Amerikan uzay mekiği Discovery’nin yeryüzüne sağsalim dönüşüyle ilgili yorumlar göze çarpıyor.

Almanya’daki erken genel seçimler öngörüldüğü gibi 18 Eylül’de yapılabilecek mi? Erken genel seçimlere gidişte izlenen yol anayasaya uygun mu? Bu soru politikacıları, hukukçuları ve vatandaşları epeydir meşgul ediyordu, şimdi ise sıra Federal Anayasa Mahkemesi hakimlerinde. Almanya Başbakanı Gerhard Schröder’in tartışmalı bir güvenoyu ile erken seçimlerin önünü açmasına, kimi milletvekilleri itiraz etmiş, konuyu Federal Anayasa Mahkemesi'ne taşımışlardı. Mahkeme'nin Ağustos ayı sonunda karar vermesi bekleniyor. Konu tüm Alman gazetelerinin bugünkü baskısında geniş yer alıyor. Hagen kentinde yayımlanan Westfalenpost, seçim kampanyalarının başladığı, seçim broşürlerinin basıldığı bir aşamada erken seçimlerin iptali gibi bir kararın çıkmasının zor olduğunu belirtiyor. Stuttgarter Nachrichten’in konuya ilişkin yorumu ise şöyle:

„Anayasa Mahkemesi henüz karar vermedi. Hakimler konuyu ayrıntılı olarak değerlendireceklerini açıkladılar. Hakimlerin dünkü tavrına bakılırsa, 18 Eylül genel seçimleri yapılabilecek. Mahkeme, kararın bir an önce verilmesi için çaba harcayacağını kaydediyor, çünkü seçimlere sadece altı hafta var. Hakimlerin tutumu ve açıklamaları, Federal Anayasa Mahkemesi’nin, iddia edildiği gibi günlük gerçeklerden kopuk bir kurum olduğu yönündeki iddiaların yanlış olduğunu gösterdi. Hakimler, mecbur kalmadıkça siyasete bulaşmak istemiyor."

Basın özetlerimizde şimdi de New York’a uzanıyoruz. Birleşmiş Milletler’in Irak’a uyguladığı Petrol Karşılığı Gıda Programı’nda yolsuzluklar yaşandığı kesinleşti. Eski Birleşmiş Milletler yetkilisi Alexander Yakovlev, ABD'de yargılandığı mahkemede rüşvet alma, dolandırıcılık, kara para aklama gibi suçlamaların hepsini kabul etti. Bu arada Birleşmiş Milletler'in Irak'a uyguladığı gıda karşılığı petrol programının eski başkanı Benon Sevan da rüşvet olayına karışanlardan. Sevan hakkındaki suçlamaların kesinleşmesinin ardından istifa ederek Kıbrıs’a kaçtı. Konu Alman gazetelerinin yorum sütunlarında geniş yer alıyor. Alman Süddeutsche Zeitung gazetesi, skandalların, dünyanın en yetkili kurumlarından Birleşmiş Milletler’ı sarstığına dikkat çekiyor. Yorumun devamında şu satırları okuyoruz:

„Birleşmiş Milletler’deki skanladalı araştıran komisyonun raporuna göre Petrol karşılığı Gıda Programı’nın eski başkanı ve Kofi Annan’ın da en yakın adamlarından Benon Sevan da rüşvet alanlardan. Rapor, Genel Sekreter Kofi Annan’ın, oğlu Kojo’nun çalıştığı şirketin Birleşmiş Milletler ihalelerine katıldığını ve iş aldığını bildiğini ortaya koyuyor. Artık soruşturma sadece Birleşmiş Milletler’in organlarına karşı değil, Genel Sekreter Annan’ın skandallarla ilişkisine kadar uzanacak. En iyi ihtimalle görevi suistimal, idare ve kontrolde yetersizlik suçlaması getirilecek. Bu da Birleşmiş Milletler karşıtı Washington yönetimini güçlendirecek.“

Alman ve Avrupa gazetelerinden derlediğimiz basın özetlerimizde şimdi bir başka konuya geçiyoruz; Nükleer faaliyetlerine yeniden başlayan İran’a. Viyana’daki Atom Enerjisi Ajansı, Avrupa Birliği’nin önerisi üzerine dün toplandı ve İran’ın İsfahan’daki tesislerinde, tekrar uranyum zenginleştirmeye başlaması konusunu değerlendirdi. Ajans yetkililerinin, daha önce mühürlenen İsfahan tesislerinini bugün resmen açması bekleniyor. İran’ın nükleer faaliyetlerini silahlanma amaçlı kullanabileceği kaygısı tedirgin ettiği için, konu Alman ve Avrupa gazetelerinde yakından takip ediliyor. Lüksemburg’da yayımlanan Lüxemburger Wort gazetesi, İran’ın faalliyetlerini başlatmasını Tahran için bir kazanım olarak değerlediriyor. Yorum şöyle devam ediyor:

„İran, Avrupa Birliği’nin, uranyum zenginleştirmeye son vermesi halinde ekonomik ve ticari destek teklifini reddetti ve İsfahan’daki çalışmalarını resmen başlatıyor. Avrupa Birliği ise sorunu halen diplomatik yollarla çözmeye çalışmaktan söz ediyor. Avrupa, İran’ın arkasından topllayarak yürüyor. İran ise izlediği politikada başarı sağladığını görüyor. İran’ın yeni muhafazakar Cumhurbaşkanı Ahmedinecad, Avrupa’ya karşı izlediği çizgide kararlı davranarak vatandaşından puan toplamayı umuyor. İran, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nin Irak ile meşgul oduğunu ve kendisine saldırmaya çekineceğini düşünüyor. Ahmadinecad ise içten içe sorunun askeri müdahaleye varması halinde Washington’un itibarının daha da zedeleneceğini.“

Basın özetlerimizde sıdada 13 günlük bir misyonunun ardından dün yeryüzüne sağsalim inen Amerikan uzay mekiği Disccovery’ye illişkin yorumlar var. Fırlatılması sırasında kopan izolasyon parçasının ardından, bir izollasyon şeridinin daha mekikten ayrıldığı haberi gelmiş, bu da tüm dünyayı kaygılandırmıştı. Kötü senaryolara rağmen yedi astronot dün evlerine geri döndü. Konu Avrupa ve Almanya basınında genişce yer alıyor. İtalyan La Republica, Discovery’yi 22 yaşında antika bir araç olarak nitelendirirken, yedi astronotun sağsalim dönmesinden duyulan memnuniyet vurgulanıyor. İsviçre’’nin Cenevre kentinde yayımlanan Basler Zeitung ise, Amerikan Başkanı Bush’un Mars fantazisinin yeniden canlanacağı tehlikesine dikkat çekiyor. Hollanda’nın De Volkskrant gazetesinin konuya ilişkin yorumu ise şöyle:

„ Uzayı keşfetmek için insanların fırlatılması şart mı? Discovery macerası bunun gerekli olmadığını ortaya koyuyor. Mars'a robotların gönderildiği ve bir çok incelemenin robotlar taragından, insanların yapabildiğinden daha iyi halledildiğini gördük. Keşifler için illa bizlerin gitmesine gerek yok.“