1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 1103 Presseschau 2

11 Mart 2011

Bugünkü Avrupa basının ağırlıklı konusunu, Libya'ya askerî operasyon düzenlenmesi tartışmaları oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/10XUZ

Fransa'dan muhafazakâr La Croix bugünkü sayısında, Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin dün akşam açıkladığı, Libya'ya hava saldırısı düzenlenmesi önerisini şöyle değerlendiriyor:

"Kesinlikle bu konuda karar acilen verilmeli, Avrupa gemisini hareket ettirmek çoğu zaman zor. Ancak buna rağmen AB Zirvesi'nden bir önceki akşam Fransa'nın bu konuda tek başına bir politik tavır takınması, enteresan. Hedef gözetilerek düzenlenecek hava saldırıları, bugüne kadar başarısını sadece Arap halklarına borçlu olan başkaldırıya askerî bir müdahale olur. Böylesine saldırılar şiddetin daha da tırmanması anlamına gelmez mi? Ayrıca böylesi bir karar AB üyesi 27 ülkenin, Libya'nın komşusu Arap ülkelerinin ve BM'nin mümkün olduğunca geniş bir biçimde onayını gerektirir. Libya diktatörü Kaddafi'nin karşıtları, destek istiyor. Onların yerine birilerinin davranıp, harekete geçmesini değil."

Bir başka Fransız gazetesi Le Progres ise yorumunda Sarkozy'nin açıklamalarının sonuçlarını değerlendiriyor:

"Bu Cumhurbaşkanı inanılmaz. Başka türlü davranamıyor, fotoğrafta tek başına olmak istiyor. Televizyondan tek başına yaptığı açıklamada, Avrupalı meslektaşlarına, Libya konusunda tartışılması için biraraya gelinmesi çağrısında bulunuyor. Hem de AB liderler zirvesinden bir gece önce. Elbette Cumhurbaşkanımızın Avrupalı meslektaşları bu tavrın kıymetini bilmedi: Almanya bunu hakaret olarak algıladı, İngiltere isyan ediyor, İtalya ise tereddüt içinde... Cumhurbaşkanımız, 'bunların hiç önemi yok' diye düşünecek. Birlik adına tek başına hareket etmeyi seven, gerçek bir Avrupalı!"

İsyanya'dan El Periodico yorumunda, uluslararası toplumun Libya konusundaki tavrını mercek altına alıyor:

"NATO Savunma Bakanları Libya konusunda ilk aşamada harekete geçilmemesi konusunda uzlaştı. İttifak gerçi Akdeniz'e, silah ambargosunu kontrol etmesi amacıyla daha fazla deniz kuvveti gönderiyor. Ancak savaş gemileri müdahale edemez, çünkü bunun için BM'den bir karar çıkması gerekiyor. Burada sorun yine, uluslararası toplumun bu konuda bölünmüş olmasında yatıyor. Rusya ve Çin olası bir askerî operasyona karşı. ABD durumu birkaç gün öncesinden daha iyi anlamış görünmüyor. Bu konuda fazladan davranan, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy oldu. Sarkozy müttefiklerinden de Libya'daki isyancıların kurduğu geçici milli konseyi tek taraflı olarak tanımalarını isteyerek, sürpriz yaptı."

Polonya'dan sol liberal Gazeta Wyborcza'nın yorumunda ise şu satırları okuyoruz:

"Batılı ülkelerin liderleri askerî operasyonun mümkün olmadığı güvencesi verdikçe, bu, giderek daha da olası hâle geliyor. Libya'da zaten şu an iç savaş kudurmuş durumda. Dışarıdan bir müdahale olmaksızın, barış sağlanamayacak gibi görünüyor. Taraflardan hiçbiri, diğerini yenebilecek kadar güçlü değil. Dünyada, ciddiye alınmak isteyen hiç kimse, şu sıralar Kaddafi ile müzakereler yürütmeyi düşünmüyor. Özellikle Fransa'nın Libya'daki isyancıların kurduğu Geçici Milli Konseyi resmî olarak tanımasının ardından ve Portekiz Dışişleri Bakanı Luis Amado'nun da diktatörün gönderdiği temsilciye, Kaddafi rejiminin sona erdiğini, artık bundan sonraki adımların atılmasının zamanının geldiğini söylemesinin ardından. Bu oyunda Batı, BM ve Arap Birliği'nin güvenilirliği, inanılırlığı sözkonusu."

Konuyla ilgili aktaracağımız son yorum, Avusturya'nın Der Standard gazetesinden:

"Sarkozy, 2007 yılında nükleer enerji ve silahlanma konusunda milyarlık ticaret antlaşmaları yaptığı Kaddafi'den nihaî olarak vazgeçiyor. Sarkozy'nin bu eyleminde önemli olan nokta hiç şüphe yok ki, Fransa'nın Mağrip'teki solan imajının yeniden parlatılması, aynı zamanda da kişisel olarak içinde bulunduğu iç politik çukurdan çıkmaya çalışma girişimi. Savaş zamanlarında bazen hızlı kararlar vermek gereklidir. Ancak şüphesiz AB üyesi ülkelerin bu ciddi durum hakkında, plan kamuoyuna açıklanmadan uzlaşma sağlaması, daha iyi olur. Yanlış bir yardım, isyancılara sadece zarar verir."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topçu

Editör: Beklan Kulaksızoğlu