11.10.2010 - Alman basınından özetler

Hafta sonu Focus dergisinde yer alan demecinde Türk ve Arap kökenli göçmenlerin Alman toplumuna çok daha zor uyum sağladığını savunarak bu ülkelerden göçmen alımının durdurulmasını isteyen Hrıstiyan Sosyal Birlik Partisi Genel Başkanı Horst Seehofer'e gerek diğer siyasi partiler gerekse Türk sivil toplum kuruluşları büyük tepki göstedi. Hatta Almanya Türk Toplumu adlı derneğin başkanı Kenan Kolat, Seehofer'in bu açıklamalarından dolayı özür dilemesini talep etti. Konuyu yorum sütunlarına taşıyan Alman gazeteleri de Seehofer'i eleştiri bombardımına tutuyor.

Horst Seehofer'in başbakanlığını yaptığı Bavyera Eyaleti'nde yayımlanan gazetelerden Augsburger Allgemeine Zeitung'da şu değerlendirme yer alıyor:

"Seehofer, yabancı kültürlerin göçlerinin durdurulması talebiyle fazlasıyla ileri gitti. Öncelikle, hâlihazırda devam eden bir göç söz konusu değil. Aksine, eğitimli Türklerin çoğu atalarının memleketine geri dönüyor. İkincisi Seehofer’in üslubu hiç de hoş değil. Burada amaç bir kültürler savaşı başlatmak değil, mâkul bir şekilde bir arada yaşayabilmek. Üçüncüsü; Seehofer’in yarattığı yaygara Alman ihracatçılarını ve Alman işyerlerini tehdit ediyor."

Saarbrücker Zeitung'un aynı konuya ilişkin yorumu ise şöyle:

"Almanya'nın, küreselleşen dünyanın gerçeklerinden kendini tecrit etmesi mümkün değil. Bunu görmek için Seehofer'in iltica yasasına bakması yeterli olurdu. Anlaşılan Bavyeralı siyasetçiyi böyle hassas yaklaşımlar pek de ilgilendirmiyor. Son zamanlarda pek sesi çıkmıyordu. Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın ziyareti, tekrar sahneye çıkıp popüler olması için bir fırsat sundu. Ancak Seehofer'in bu çıkışı, uyum konusunda Almanya'nın kendi kalesine attığı bir gol oldu.“

Bremen merkezli Weser Kurier gazetesi de aynı konuya dair yorumu şöyle.

"Seehofer’e göre popülizm kozunu oynamak son derece mantıklı. Ancak Bavyera gibi büyük bir eyaletin başbakanının, bu uğurda son derece hassas bir konuyu malzeme yapması gerçekten de ürkütücü. Göç konusunu basmakalıp yaklaşımlarla basite indirgemesi ve popülist talepleri kimseye bir yarar sağlamayacak. "

Berliner Zeitung ise konuyu Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya ziyareti kapsamında ele alıyor:

"İslam ve uyum tartışmalarının histerik bir şekilde devam ettiği sırada Erdoğan’ın sergilediği mütevazı tutum, bu konuda âdeta ölçülü ve mâkul davranılmasına yönelik bir çağrı gibiydi. Hatta bunu herkesin anlayabilmesi için önemli bir noktanın da altını çizdi: Kendi mutlulukları için Türklerin, uyum konusunda daha gayretli olması ve yaşadığı toplumun değerlerine daha fazla saygı duyması uyarısında bulundu. Genelde uyum konusundaki açıklamalarıyla Almanya'da 'yangına körükle giden bir siyasetçi' olarak tepki çeken Erdoğan, bu kez Türklerin uyum sürecine yönelik çok önemli bir katkı sağladı. En azından bu katkının, Müslüman ülkelerden Almanya'ya göçlerin durdurulması çağrısında bulunarak ortalığı kızıştıran popülist Seehofer’den fazla olduğu kesin."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Gezal Acer

Editör: Murat Çelikkafa