12.07.2007 - Avrupa basınından özetler...

Almanya ve Avrupa basınında bugün göze çarpan konular, Almanya’daki erken seçim tartışmaları ve partilerin seçim programları, Londra’daki saldırıların ardından Avrupa’daki Müslümanlar’ın durumu, Kırgızistan’daki devlet başkanlığı seçimleri ve 10. yıldönümünde bir kez daha hatırlanan Srebrenitsa Katliamı.

Almanya’da yayımlanan Die Welt gazetesi, Hristiyan Birlik partilerinin sunduğu seçim programını ele alıyor. Die Welt, muhaletefetteki Hristiyan Birlik partilerinin, sosyal reformları yapma konusunda şu anki Sosyal Demokrat- Yeşiller hükümetinden farklı olmadığı yazıyor:

“Hristiyan Birlik partilerinin en önemli konulardan olan emeklilik sigortası ve emeklilik yaşının artırılması alanında kesin ve net birşey söylemiyor. Çocuk parasını 50 Euro yükselteceği sözü veriyor, ancak bunu ev alan ailelere tanınan vergi kolaylıklarının kaldırılmasıyla sağlayacağını belirtiyor. Yani, bir taraftan elde edilen gelir, eski ve reforme edilmemiş bir başka sistemin içine akıtılacak.“

Aynı konuda Frankfurt’ta yayımlanan Maerkischen Oder Zeitung gazetesinin aynı konuyla ilgili yorumu dikkat çekiyor. Gazete, Hristiyan Birlik partilerinin başbakan adayı Angela Merkel’in iktidara gelmesi halinde, ekonomiyi canlandırmak adına büyük bedeller ödemeye hazır olduğuna dikkat çekiyor ve şöyle devam ediyor:

“Angela Merkel’in Eylül ayında hükümete gelmesi halinde, yapmayı planladığı yenilikleri kendi ağzından duymuş olduk. Katma değer vergisini arttırarak işçi giderlerini düşürmek ve işçi haklarını kısıtlanmak istiyor. Hristiyan Demokratlar’ın seçim programı iç açıcı değil, ama daha önce hangi parti seçim programında bu kadar açık sözlü davrandı ki? Sıkı önlemlerin alınacağını hangi parti seçimler öncesi duyurma cesareti gösterdi ki? Angela Merkel bunu yapıyor, içtenliğine aferin doğrusu.“

İngiltere’nin başkenti Londra’daki terör saldırılarının ardından Avrupa’da terörle mücadele yasalarının sertleştirilmesi tartışmaları yeniden alevlendi. Alman Frankfurter Allgemenie Zeitung gazetesinde yer alan yorumda, Avrupa’daki Müslümanlar’ın varlığının Batı için bir sorun teşkil edip etmediğini sorguluyor. Yorumun devamında şu satırlar yer alıyor:

“Avrupa’da Müslümanlar’ın varlığının bir sorun teşkil ettiğini, aşırı dinci örgütlerin düzenlediği terör saldırıları gösterdi. Teröristler, Batı’daki Müslümanlar ile Avrupalılar arasında bir iç savaş havası yaratmaya çalışıyor. Almanya da dahil olmak üzere hükümetler, sadece acil önlemlerle ya da yasaları sertleştirmek kaydıyla buna yanıt vermemeli. Tersine Müslümanlar, yasal ve politik araçların dışında yapırım gücü olan başka uygulamalarla da demokratik ve liberal olmaya itilmeli. Bunu başarmak için de Müslümanlar’ı bir araya getirecek ve yönetimlerin de muhatap alabileceği örgütler kurulmalı.“

Kırgızistan, hafta sonu yeni devlet başkanını seçmek için sandık başındaydı. Resmi sonuçlar dün açıklandı. Geçici hükümetin lideri Kurmanbek Bakiyev, oyların neredeyse %90’ını alarak devlet başkanı seçildi. Konu, Süddeutsche Zeitung gazetesinde bugün şu cümlelerle yorumlanıyor:

“Kırgızistan’dan gelen haber, hem iyi hem kötü. Kurmanbek Bakiyev, halkın çoğunluğunun oylarıyla yeni devlet başkanı seçildi, bu iyi haber. Kötü tarafı ise bir seçimde oyların neredeyse tamamını almak, insanın başını döndürebilir ve amacından saptırabilir. Bakiyev, iktidara nasıl ve hangi koşullarda geldiğini unutmamalı. Kırgızistan, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından bu yana demokrasiye giden birkaç deneme yaptı, ancak politikacıların adının da karıştığı yolsuzluk, haksız kazanç sağlama ya da fesat olaylarını dizginleyemedi. Bakiyev, rakibi Kulov’un seçimlerden çekilmesinden faydalandı. Şimdi ikisi arasındaki gizli anlaşmanın hayvan pazarlığı mı yoksa, ülkeyi ciddi sorunların içinden çekip çıkaracak ciddi bir birlik mi olduğunu anlayacağız.“

Srebrenitsa’da dün katliamda yakınlarını yitirenlerle çok sayıda devlet ve hükümet başkanının ve insan hakları temsilcilerinin katıldığı büyük bir anma töreni gerçekleşti. Konu, bu nedenle Almanya ve Avrupa basınında geniş yer alıyor. İsviçre’nin Cenevre kentinde yayımlanan Tages Anzeiger ve Lüksemburg’da yayımlanan Luxemburger Wort gazeteleri katliamı lanetliyor ve Avrupa’da bugün hakim olan barışın çok da eski olmadığına dikkat çekiliyor. Tages Anzeiger gazetesinin konuya ilişkin yorumu şöyle:

“Avrupalı politikacıların, katliamın sorumlularının yakalanacağına ilişkin verdikleri sözler pek de inandırıcı değil. Ama en azından Sırp tarafı, katliamı inkar etmekten vazgeçti. Sırbistan Devlet Başkanı Boris Tadiç’in katilamda yaşamını yitirenlerin anısına düzenlenen törene katılması kimseyi yanıltmasın. Sırp halkının çoğu Srebrenitsa’da yaşanan kıyımı hala inkar ediyor ve Batı’nın yalanı olduğunu düşünüyor. Bu da Srebrenitsa Katliamı’nı sorumlularının zaferi anlamına geliyor.“