1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

13.11.2003 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Atilla Azrak13 Kasım 2003
https://p.dw.com/p/Abwf

Alman basınında bugün gazetelerin baş sayfalarında, Irak’taki son saldırıyla ilgili haberler ve Alman ekonomi enstitülerinin ortak ekonomik durum raporu yer alıyor.

Başkent Berlin’de yayınlanan Tagesspiegel gazetesindeki yorumda, Nasıriye’deki saldırı konu edilerek, asker olsun sivil olsun, İtalyanlar’ın Irak’a işgal gücü olarak değil, insani yardımlarda bulunmak üzere geldiklerini vurgulanıyor. Yorum şöyle devam ediyor:

“Çarşamba günü bombalı saldırıda ölen İtalyan askerleri Irak’ta altyapının yeniden oluşturulması ve mayınların temizlenmesinde çalışıyordu. Böylece dünkü saldırı bir kez daha, Irak’ta aşırı güçlerin işgalin sona ermesi için saldırılar düzenlemediklerini gösterdi. Çünkü Amerikan birlikleri ve müttefikleri işlerini ne denli çabul bitirirse, demoklratik yönetim de kısa bir süre içinde Iraklılar'a geçecektir. Ancak aşırı güçlerin amacı, yeni bir Irak’ı engellemek.”

Frankurter Allgemeine Zeitung, Irak’ta gerilla savaşının uç noktasına vardığını yazıyor ve yorumda şu görüşler yer alıyor:

“İtalyan askerlerinin karargahına girişilen bu saldırı, işgal gücü olarak gözükmemeye çalışan İtalyan askerlerine karşı bu saldırı, Irak’ta yeni bir durumun ortaya çıktığını belgeliyor. Saldırıyla verilmek istenen mesaj şu: Biz ayrım yapmıyoruz. Amerika’nın müttefiki kim olursa olsun, onlarla mücadele edeceğiz. Yardım kuruluşları ya da Birleşmiş Milletler’i de ayırmayan saldırıların amacı, ülkenin yeniden yapılandırılmasını sabote etmek, işgal güçlerini baskıyı arttırmaya zorlamak ve böylece Amerika’nın Irak’a özgürlük operasyonunu siyasal ve askeri açıdan çökertmektir.”

Düsseldorf’ta yayınlanan ekonomi gazetesi Handelsblatt da aynı konuya değiniyor. Saldırıya bu kez Amerika yönünden bakılıyor ve Washington’da savaşın bitmediği yönündeki tezlerin abartılı olmadığı görüşü savunuluyor:

“Irak’ta durum gerginleştikçe, Bush yönetimi de bu krizden çıkmak için yol arıyor. Şimdiki hedef ise, Irak Geçici Yönetim Konseyi. Washington yönetimi konseyin ehliyetsiz ve yavaş olduğunu, ayrıca rüşvet aldığını öne sürüyor. Yakından bakıldığında ise, Amerika’nın bu tavrının çözüm bulamamaktan kaynaklandığını görmek mümkün. Çünkü Irak Geçici Yönetim Konseyi, Amerika Birleşik Devletleri’nin ortaya attığı kadar kötü çalışmıyor. Hatta Washington’un konseye tanıdığı o küçük yetki alanında dahi iyi bir çalışma sergiliyor denilebilir.”

Essen’de yayınlanan Westdeutsche Allegemeine Zeitung ise Amerika’nın Irak Geçici Yönetim Konseyi’ni geniş çaplı yetkilerle donatmasını talep ediyor. Böylece Iraklılar’a daha fazla sorumluluk yükleneceği belirtilen yorumda, bunun kısa sürede başarı anlamına gelmediğini, ancak yetkinin Iraklılar’a geçmesiyle bunların yabancı birlikler gibi bir işgal gücü oluşturmaması nedeniyle stratejik bir üstünlük sağlanacağı vurgulanıyor.

Alman Ekonomik Araştırma Enstitüleri, Alman ekonomisini değerlendirdikleri sonbahar raporunda, istihdam piyasası konusunda tasarlanan reformların olumlu olduğuna dikkat çekiliyor, ancak ekonomik canlanma için bunun yeterli olmadığı görüşüne de yer veriliyor. Frankurter Rundschau gazetesi, raporu şöyle yorumluyor:

“Araştırma Enstitüleri’ndeki uzmanların Maliye Bakanı Hans Eichel’e son yıllarda söylediklerinin tam aksini söylemesi garip doğrusu. Yıllardır tasarrufla bütçeyi denkleştirmeye çalışan Eichel, buradan aldığı dersle yeni bir yola saparken, son raporda bundan vazgeçmesi tavsiye ediliyor. Uzmanlar, Bakan Eichel’in geçmişteki deneyimlerini bir kenara bırakmasını ve şimdiye dek olduğu gibi, aynı yolda devam etmesini öneriyor. Böylece artık bu kuruluşların tarafsızlığına da gölge düşürüyorlar.”

Kölner Stadtanzeiger gazetesi ise, Ekonomik Araştırma Enstitüleri’nin son yıllarda, geleceği daha iyi gösteren raporlar yayınladığını, ancak bu tahminlerin doğrulanmadığına değiniyor. Gazetede yer alan yorum kısaca şöyle:

“Gelecek yıl dünya çapında beklenen ekonomik canlanmanın Almanya’yı etkilememesi bir mucize olur. Ancak bunun için hükümetin başladığı reformları uygulamaya geçirmesi gerekiyor. Almanya’dan beklenen işaret, bu büyük ve hantal ülkenin canlanma yönüne doğru gitmesidir. Mutlak sayıların bu durumda pek bir mönemi kalmaz.”

Frankurter Allgemeine Zeitung'da ise Anayasa Mahkemesi'nin başörtü kararından sonra Baden Württemberg eyaletinin dün onayladığı yasanın eleştirildiği yorumda, okullarda öğretmenlere başörtüsü takma yasağı konulmasının umutları ve hoşgörüyü bastırdığını öne sürüyor. Yasakla başörtüsü takmaya zorlanan genç kızların durumunun değişmeyeceği vurgulanan yorumda, bu kızların Alman toplumuna uyum sağlamasının da yasakla zorlaştığına yer veriliyor.