1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

15.09.2009 - Alman basınından özetler

15 Eylül 2009

Bugünkü Alman gazetelerinde, Münih metrosundaki saldırı ve küresel mali krizin birinci yıldönümüyle ilgili yorumlar göze çarpıyor.

https://p.dw.com/p/JfyY
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Münih metrosunda 50 yaşındaki Dominik B.'nin, tehditle para toplayan iki gence müdahale etmesinin ardından dövülerek öldürülmesi, Alman gazetelerinde geniş yer buluyor.

Münih'te yayımlanan Abendzeitung'un konuyla ilgili yorumu şöyle:

"Dominik B.'nin davranışı, hayran olunacak nitelikte, birçoğumuz bunu yapmaz. Özellikle de böylesine korkunç olayların ardından daha fazla medeni cesaret gösterilmesini talep edenler. Cesaret gösterip müdahale edilmesini istemek kolay. Sarhoş bir aptalın tramvayda yabancı düşmanı sözlerle rahatsız etmesine müdahale etmek kolay. Ancak durum tehlikeliyse o zaman korku inancı bastırıyor mu? Domink B., ölümünün ardından ödüllendirilmeyi hakediyor. Bunun ona faydası olmaz ama buna rağmen önemli. Çünkü böylelikle, birçoğumuzun yapmaya cesaret edemediği bir olayda kendine güvenip harekete geçerek bizlere ayna tutan bir insan ödüllendirilmiş olur. Dominik B.'nin mesajı açık: Adil davranmayanlara müdahale ederken sonrasına kafa yorma, harekete geç! Aslında böyle durumlarda öldüresiye dövülme ihtimali düşük. Yani korkak davranmak için bir neden yok."

Konstanz'da yayımlanan Südkurier ise bu olayın ardından Gençlik Ceza Yasası'nın sertleştirilmesi tartışmalarını ele alıyor:

"Mantıklı olan, giderek şiddete meyilli gençlere 'sizi yakalarız' mesajını vermek. Tren garları ya da metro istasyonlarında video kameraların artırılmasının ne kadar başarılı olduğu görüldü. Güvenliği artıracak bir başka önlemse trenlere tehlikeli durumlarda treni kullanan makinist ya da trende görev yapan personele haber vermek için konulan alarm düğmesi. Bu elbette masraf açar. Ancak politikacılar bunu yaparlarsa, o zaman vatandaşlara şimdi yaptıkları gibi özlü sözler söylemekten daha fazla hizmet etmiş olurlar."

Bugünkü gazetelerde yer bulan bir başka önemli konu ise dünya genelinde etkili olan ekonomik krizin fitilini ateşleyen yatırım bankası Lehman Brothers'ın iflasının birinci yıldönümü. Lübecker Nachrichten konuyu şöyle yorumluyor:

"Politikacılar mali piyasaların denetleneceğine, daha iyi kontrol edileceğine dair sayısız kez söz verdi. Büyük sözler verildi ama uygulamada az iş yapıldı. Dünya ekonomisinin önemli aktörlerinin ortaklaşa yaşadıkları büyük şok geçti. Mali krizin sonuna yaklaşıldığı yönündeki spekülasyonlar, reformların hayata geçirilmesi arzusunu frenliyor. Ne yazık ki Pittsburgh'da yapılacak G20 Zirvesi'nin de bu durumu değiştireceği yönünde umut yok."

Hannover'de yayımlanan Neue Presse'nin ekonomik krizin birinci yıldönümüne ilişkin yorumunda ise şu satırları okuyoruz:

"Üst üste yaşanan , şoke eden iflas dalgası inanılmaz zarara yolaçtı: Trilyonlarca dolar ve milyonlarca iş sahası yokoldu. Almanya'da hükümetin otomotiv sektörüne yardım için başlattığı hurda primi uygulaması aldatıcı, istihdam piyasası ve otomotiv sanayini daha olumsuz gelişmelerin beklemediği ne malûm? İnsanı kendine getiren gerçekse krizden gerekli derslerin çıkarılmamış olması. Bankacılar kumarhaneleri yeniden açtı, keyifle yüksek miktarda ikramiye vaadeden spekülasyonlar yapılıyor. Ancak kesin olan şu ki, bu kriz aşılsa bile onu yenileri izleyecektir."

Derleyen: Hülya Topcu


Editör: Ahmet Günaltay