1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

18.01.2005 - Avrupa basınından özetler...

Derleyen: Tuba Tuncak18 Ocak 2005
https://p.dw.com/p/Abrv

Alman ve diğer Avrupa basınında bugün, ABD - İran ilişkileri, yeni Filistin yönetiminin şiddeti durdurmaya yönelik çabası, Euro İstikrar Paktı’nda reform girişimleri, DNA testi tartışması ve Airbus’un bugün tanıtılacak yeni uçağı dikkat çekiyor...

Bonn’da yayımlanan General Anzeiger gazetesi, ABD’nin İran’da yürttüğü gizli keşif çalışmalarını irdeliyor. Yorum şöyle:

“Amerikan özel birliklerinin, İran’da potansiyel saldırı hedefleri aradığına dair haberin doğruluğundan, pek de şüphe etmemek gerek. Bu tür saldırı planları eğer basına yansıdıysa, bunun bir gazetecilik başarısından çok Washington hükümetinin yaydığı bir haber olması daha muhtemel. Birleşik Amerika’nın amacı, İran’ı dolaylı olarak uyarmak ve bu ülkenin nükleer programı konusunda ne denli ciddi olduğunu göstermek.”

Westdeutsche Allgemeine adlı bir diğer Alman gazetesinde de ABD’nin söz konusu haberi kasıtlı olarak yaydığı savunuluyor. Yorum şöyle sürüyor:

“Bush’un danışmanları savaş yerine diplomasi yolunu tavsiye ediyor. Buna göre, İran’a nükleer sorumluluklarına kabul ettirmek için Avrupalılar ile birlikte, diplomasi ve tehditi aynı anda içeren ‘çifte bir starteji’ uygulanmalı. İran’la çıkabilecek bir askeri anlaşmazlık tüm bölgeyi tahmin edilemeyecek ölçüde etkileyecektir.”

Frankfurter Allgemeine gazetesinin yorumunda da kısaca şu değerlendirme yapılıyor:

“ABD’nin, İran’da potansiyel saldırı hedeflerini arama amaçlı, gizli keşif çalışmaları yürttüğüne dair haber, hem Tahran’a hem de Avrupa’ya bir mesaj niteliğinde. Bu mesajla Washington, İran’ın askeri amaçlı nükleer çabalarını hazmetmeyeceğinin işaretini veriyor.”

İtalyan gazetesi Corriera della Sera ise Mahmud Abbas başkanlığındaki yeni Filistin yönetiminin, şiddetin önüne geçme çabasını konu ediyor:

“Ramallah’da birşeyler değişiyor. Abbas, göreve başlamasının üzerinden 48 saat bile geçmeden programını hayata geçirmek için harekete geçti. Fislitin’in yeni lideri, güvenlik örgütlerine Filistinli radikal grupların İsrail’e yönelik silahlı saldırlarını önleme ve Gazze Şeridi sınırındaki kontrolleri artırma emrini verdi. Bu, İsrail açısından küçük bir adım olabilir, ama yeni Filistin yönetimi için önemli bir adım. Çünkü bu tavır, Filistin grupların şiddetten vazgeçmesi amacının, müzakere ve ikna yolu işe yaramazsa zor kullanarak hayata geçirileceğinin de işareti.”

Alman ekonomi gaztesi Handelsblatt’a yer alan yorum ise ABD Başkanı Bush’un Perşembe günü resmen açıklayacağı yeni programı ile ilgili. Yorumda, “Bush, açıklamasında, teröre karşı yürttüğü savaşı bir başarı öyküsü olarak pazarlayacak” deniyor. Gazetede yer alan bir diğer yorum ise dün yapılan AB maliye bakanları toplantısı ve Alman hükümetinin Euro İstikrar Paktı kritelerinin gevşetilmesi yönündeki çabasını konu ediyor. Yorum şöyle:

“Başbakan Schröder, gelecekte İstikrar Paktı’nın devlet borçlarına getirdiği üst sınır aşıldığı takdirde, AB’nin yaptırım süreci başlatmasını önlemek istiyor. Amacı, Birliğin kontrollerininden kurtularak sınırsız düzeyde borç yapabilmek. Bu davranışı ile küçük AB ülkelerine kötü örnek oluyor ve ekonomik mantık kurallarını çiğniyor. Neyse ki AB içinde Almanya, tek başına karar veremiyor.”

Süddeutsche Zeitung ise yorumunda Avrupa’nın boş vaatlerden ise yeni bir İstikrar Paktı’na ihtiyaç duyduğunu savunuyor. Yorumda şu satırları okuyoruz:

“İstikrar Paktı ile devlet boçlarına keyfi şeklide yüzde 3’lük sınır getirilmesi, hiçbir ekonomi teorisi ile bağdaşmıyor. Daha büyük bir keyfiyet örneği ise konjonktür problemlerinin yaşandığı bir dönemde, İstikrar Paktı bekçilerinin bu sınırı aşanları daha fazla tasarrufa zorlamak istemesi. Euro bölgesi maliye bakanları ile devlet ve hükümet başkanları, önümüzdeki haftalarda somut düzeltmeler konusunda istişarelerde bulurken çok dikkatli olmalı ve AB Komisyonu’na şu anki metinde bulunan bir ibareyi hatırlatmalı. Söz konusu metinde ise devlet borçları belirlenen sınırı aşan ülkelere yönelik yaptırım sürecinin başlatılma zorunluluğundan değil, başlatılabileceğinden bahsediliyor.“

Berliner Zeitung’un yorumu ise Almanya’da son dönemde tartışma yaratan “federal milletvekillerinin ek gelirleri” ile ilgili. Gazete, bugün Berlin’de yapılacak partilerarası görüşmede, ek gelirlerin üst sınırı ve açıklanma zorunluluğu gibi önerilerin ele alınacağı duyruluyor. Yorumda, “Aslında en adil öneri, maaşları toplanan vergilerle ödenen milletvekillerinin ek iş yapmasının yasaklanması olurdu” deniyor.

Frankfurter Rundschau ise muhafazakar politikacıların DNA bilgi bankası oluşturma önerisine değiniyor. Gazete, bunun temel haklara müdahale anlamına geleceğini savunuyor ve bu görüşü Federal Anayasa Mahkemesi’nin ilgili bir hükmüne dayandırıyor.

Münchner Merkür gazetesi ise genel bir bilgi bankası oluştırmayı polis teşkilatının da istemediğini vurguluyor. Gazete, buna karşın, fotoğrafları çekilen ve parmak izi alınan sabıkalıların DNA bilgilerinin de dosyalarına eklenmesi gerektiğini savunuyor.

Fransız gazetesi Le Figaro ise bugün Avrupalı liderlerin katılacağı bir törenle tanıtılacak olan dünyanın en büyük ticari uçağını konu ediyor. Yorumda, “Airbus’ın yeni süper uçağı A380, Avrupa’ya kendi içindeki entegrasyonu sağlamlaştırma ve bu tür büyük projelerin başarı ile sonuçlanabileceğini teyid etme imkanı sunuyor“ deniyor. Bir diğer Fransız gazetesi, Liberation ise Avrupa ülkeleinin ticari alanda yaptıkları işbirliğini politik alana da taşımaları gerektiğini vurguluyor.