1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 1805 Presseschau 2

18 Mayıs 2010

İran'ın uranyumu yurtdışında zenginleştirmeyi öngören antlaşmayı imzalaması, Avrupa'da Yunanistan'ın borçları nedeniyle yaşanan kriz ve Tayland'daki çatışmalarla ilgili yorumlar Avrupa basınının konularını oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/NQk0
Fotoğraf: AP Graphics/DW

İspanya'nın sol liberal El Pais gazetesi, İran'ın uranyum zenginleştirme konusunda Türkiye ve Brezilya ile imzaladığı antlaşmayı yorum sütunlarına taşıyor:

"Uzlaşma ya İran'ın nükleer programı konusunda bir dönüm noktası ya da Tahran'ın taktiksel bir manevrası. İran imzaladığı antlaşma ile uluslararası toplumun çok daha önce yaptığı, ancak reddettiği öneriyi kabul etmiş oldu. Tahran'ın bu konudaki tutumunu değiştirmesi, kendisine yaptırım uygulanması ihtimalinin giderek artmasıyla ilintili olabilir. Brezilya ve Türkiye ile sağlanan uzlaşma İran'a, ceza anlamına gelebilecek önlemlerin ertelenmesi ve nükleer faaliyetleri konusundaki sorunda inisiyatifi kendi eline alması şansını sağlayabilir. Türkiye ve özellikle de Brezilya, bu anlaşma ile çok büyük bir risk almış oldular."

Avusturya'nın Der Standard gazetesinin aynı konuyla ilgili yorumu ise şöyle:

"İranlılar yine başardı. İran'ın nükleer faliyetleri konusundaki dikkatlerin dağılmasını sağlayacak bu anlaşma, Çin'in, BM Güvenlik Konseyi'nin İran'la ilgili bir sonraki toplantısında, yaptırımlara destek vermemesine ikna olmasına yetecek. Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün yüksek sesle dile getirdiği açıklamayı, diğerleri de anlayıp, kabul edecektir: Diplomatik anlamda bir çığır açıldı. İran'a sert yaptırımlar uygulanması için artık herhangi bir neden kalmadı."

Bugün gazetelerin yer verdiği bir diğer konu ise Avrupa'daki mali kriz ve euro para birimi konusunda yaşanan sıkıntılar. Fransız Le Monde gazetesi AB'ye mali krizdeki sorumluluklarını hatırlatıyor:

"Krizin iyi yanları da var. Kralın nasıl çıplak olduğunu gösterdi. Ortak bir para birimi, devletlerin dayanışması olmadan işleyemez. Bütçe politikalarının uyumlu olmaması, ekonomi politikalarının koordinasyonu konusunda ise bir asgari ölçü belirlenmemesi halinde euro ayakta kalamaz. Euro'nun olmadığı bir Avrupa da pek dikkate alınmaz. AB'nin ekonomi politikalarında reform yapılması çağrısında bulunan AB'ne ve üye ülkelerin politikacılarına hak verilmeli!"

Avusturya'nın Kurier gazetesi ise bugünkü sayısında Tayland'da haftalardır süren çatışmaları analiz ediyor:

"Tayland'da gereğinden fazla zaman harcandı. Geçen gün ve haftalarda, uzlaşma sağlanabilirdi. Gerçi müzakereler yürütüldü ancak kırmızı gömlekliler tıpkı hükümet gibi şiddeti tırmandırınca makul bir çözüm bulmak daha da zorlaştı. Bu başarısızlığın büyük kısmı hükümete ait. Uzlaşma, Tayland politikasında çok sık kullanılan yol ve yöntemlere dahil değil. Güneydoğu Asya'nın en güçlü ikinci ekonomisi kendisini demokratik diye nitelendiriyor, ancak uzlaşma yeteneği ya da hoşgörü gibi demokratik değerler, kararları verenler üzerinde etkili olmuyor. Son yaşananlarda görüldüğü gibi acil durumlarda güçlülerin hukuku geçerli oluyor. Daha olağanüstü durumlarda ise ordu harekete geçiyor."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Ahmet Günaltay