1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

18.11.2011 - Alman basınından özetler

18 Kasım 2011

Almanya'da aşırı sağcı terör ve Nasyonal Demokrat Parti'nin yasaklanması için yeni bir girişim başlatılması tartışmaları sürüyor.

https://p.dw.com/p/13Cq2

Süddeutsche Zeitung'da yer alan yorumda yaşananlar göçmenlerin açısından ele alınıyor. NPD'nin yasaklanması gerektiği görüşünü savunan yorumda şu satırlar yer alıyor:

“Demokrasinin gücünden bahsedilen ciddi podyum tartışmalarının sokaktaki sıradan göçmen vatandaşa bir yararı yok. Köşedeki küçük tüccar devletin gerçek gücünü görmek, korunduğunu bilmek istiyor. NPD’nin yasaklanması buna katkı sağlar. Şüphesiz getirilecek bir yasak Neonazizmi ortadan kaldırmayacaktır. Bu yolun her derde deva olacağını zaten kimse iddia etmiyor. NPD’nin yasaklanması siyasetin geçmişte yaptığı çok sayıda hatayı da, son yirmi yılda tanık olduğumuz iğneleyici seçim kampanyalarını ve tacizkâr konuşmaları da affettirmez. NPD'nin kapatılması, ciddi bir uyum politikasının yerini de tutmaz, hükümetin aşırı sağla mücadele programlarına yapılan mali yardımları kısmasını da değiştirmez. Tam tersine bir yasaklama girişimi, çok iyi incelenmesi, çok iyi gerekçelendirilmesi gereken çok zorlu bir süreç olacaktır. Bu, gelecekte başka kurbanlar verilmesinin önüne geçebilmek için bir önlemdir.”

Stuttgarter Zeitung'un yorumu ise şöyle:

“Aşırı sağ, ortalama vatandaştan fazla tepki çekmiyor, şiddet eylemlerine hedef olarak göçmenleri, eşcinselleri ve solcuları, yani azınlıkları seçiyor. Açıkça görülüyor ki, bu ona toplumda büyük ölçüde tahammül gösterilmesine yarıyor. Aşırı sağ şiddet korkusu nedeniyle göçmenlerin gitmeye cesaret edemediği köy, kent ve bölgeler olması başka nasıl açıklanabilir ki? Almanya göçmenlerinden ülkenin anayasal düzenini kabul etmelerini istiyor. Ama devletin Almanya’da yaşayan herkesi, ama gerçekten de herkesi,  terör ve şiddete karşı var gücüyle koruması gerektiği ve herkesin bunu talep etmeye hakkı olduğu da bu anayasal düzenin bir parçası. Bu cinayet serisinin ardından Almanya bu görevi yeterince yerine getirdiğini iddia edemez.”

Nürnberger Zeitung ise aşırı sağcı Nasyonal Demokrat Parti’nin yasaklanması tartışmalarına değiniyor ve “İçine en üst kademelerine kadar 100 muhbirin sızdırıldığı bir partiye, Anayasayı Koruma Teşkilatı temeline değil, Anayasa temeline oturmuş bir demokraside yer yoktur. Yeri olsa olsa Absürdistandır” diyor.

Braunschweiger Zeitung da NPD’nin içine sızdırılan bağlantı adamlarını konu alıyor.

“Muhbirler genelde kendi çıkarları için çalışıyor, aşırı sağcı çevrede tanınıyorlar ve kendilerini bu çevreye ait hissettikleri hiç de ender değil. Ayrıca yaptıkları iş için iyi para da alıyorlar. NPD Thüringen eyalet teşkilatında uzun yıllar yönetimde görev yapan Tino Brandt gibi. Brandt, en az on kişinin ölümünden sorumlu tutulan ırkçı “Nasyonalsosyalist Yeraltı” örgütünü yıllarca izledi. Bu vaka, soruşturma makamlarının çaresizliğini ortaya koyuyor. Anayasal düzen düşmanı örgütlere sızabilmek için Brandt gibi adamlara muhtaç durumdalar. Daha da kötüsü, bu adamların avucunun içindeler. Ama anayasa düşmanlarının, sırf hukuk devleti onlara yaşama alanı tanımıyor diye çalışmalarını sonlandıracaklarını düşünen, sadece kör değil, aynı zamanda saftır.”

Frankfurter Neue Presse gazetesi ise Alman televizyonunda geçtiğimiz günlerde konuşan, aşırı sağcı çevreden ayrılmış eski bir Neonazi'nin ifadeleri ışığında Alman iç istihbaratını eleştiriyor:

“Televizyona konuşan eski Neonazi, radikal sağcı aktivist olduğu dönemde güvenlik çevrelerinin baskınlar konusunda kendisini uyardığını anlattı. Bu ifade ve bu kişinin hâlâ aşırı sağcı görüşlere sempatiyle bakıyor olması, anayasayı korumakla yükümlü istihbaratçılarla izlenen kişiler arasında şimdiye kadar sandığımızdan daha fazla ideolojik kesişme noktaları bulunduğunu gösteriyor."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Başak Özay