1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

19.02.2009 - Alman basınından özetler

Beklan Kulaksızoğlu19 Şubat 2009

Almanya'nın en büyük bankalarından Hypo Real Estate'e mali yardımlar yetmeyince hükümetin devletleştirme seçeneğine imkan tanıyacak yasayı çıkarması, Almanya'da gündemin öne çıkan konusu.

https://p.dw.com/p/GxAx

Frankfurter Allgemeine Zeitung, hükümetin attığı adımın gerekli olduğu görüşünü savunuyor yorumunda.

“Devletleştirme seçeneği sadece birkaç ay için geçerli ve sıkı ölçütlere bağlı. Devletleştirme adımını atmadan önce diğer tüm araçların denenmiş olması gerekiyor. Ve tazminatın yanında bankanın rehabilite edilmesi ve yasada öngörüldüğü şekilde yeniden özelleştirilmesinin ardından, hisselerin satışında bankasına el konan banka sahiplerine öncelik tanınması gerekiyor. Liberal Hür Demokrat Parti'nin, Almanya'nın devletleştirme yasasıyla sosyalizme doğru ilerlediği suçlaması bu nedenle temelsiz. Şu anki ekonomik durumda yapıcı da değil."

Berliner Zeitung ise devletleştirmenin sadece Hypo Real Estate bankası için öngörülmesinin anayasal sorunlara yol açacağını belirtiyor yorumunda:

“Devlet, Hypo Real Estate'i kontrol altına alacak çoğunluğu ele geçirmede çok gecikti. Harcanan zaman büyük vergi giderlerine mal oldu. Diğer yandan hükümet, devletleştirme imkanını neredeyse sadece Hypo Real Estate için öngörerek büyük bir hukuki hata yapıyor. Anayasa, üretim araçlarının kamulaştırılmasına izin verse de, temel bir hakka yönelik bu tür bir müdahalenin müstakil vakalarda öngörülmesini yasaklamaktadır. Anayasa Mahkemesi buna dayanarak hükümeti frenleyebilir.”

Frankfurter Rundschau gazetesi ise devletleştirme yasasını bir skandal diye nitelendiriyor:

“Katlanmak mümkün değil. Hükümet yasayı ‘kurtarma amaçlı devralma yasası' diye adlandırıyor. Ama gerçekte konu, bankaların devletleştirilmesi ve devletin içinde bulunduğu kaostan yarar sağlamaya çalışan hissedarların hisselerine el konması. Sermaye tarafındaki sorumluluk sahibi lobiciler devlete müteşekkir olsa gerek. Vergi mükelleflerinin ya da çalışanların tarafındaki lobiciler ise kızgın. Devlet hissedarlardan, aslında değeri olmayan, sadece vergi paralarından finanse edilen umut nedeniyle değer kazanabilecek hisseleri satın almayı planlıyor. Yasanın asıl skandal yönü bu.”

Neues Deutschland gazetesi de Hypo Real Estate konusunda hükümeti eleştiriyor:

“Şu an ortalıkta dolanan devletleştirme, kamulaştırma gibi kelimeler aslında dikkat dağıtıcı. İşin asıl özü şu: Devlet, tamir edip geri kalan değeri üzerinden yeniden özelleştirmek için müflislerin hurdasını satın alıyor. Hypo Real Estate'in ‘sistem açısından önem taşıması' nedeniyle kurtarılması gerektiği söyleniyor. Ancak daha öncesinden 100 milyar euroluk mali yardım ve kefaletin bankaya pompalanması hataydı. Bırakın çürümüş köhne bankalar devrilip gitsin. Yarım yamalak da olsa hala işleyebilen diğer bankaları devletleştirin! Hypo Real Estate gibi tamamen çürümeden…”