Alman basın özetleri

Hannoversche Allgemeine Zeitung Yunanistan'daki gelişmeleri kaleme aldığı yorumunda olumlu bir tablo çiziyor:

“Yunanistan'da ekonomik olmasa da politik olarak bazı şeylerin değiştiğini teslim etmek gerekir. Ülke uzun direnişten sonra egemenliğinden büyük taviz vermek zorunda kaldı. Ama karşılığında büyük dayanışma göreceğinden emin olabilir. Böyle olduğu için de bankalar yeniden açılıyor ve yatırımcının ilgisi artıyor. En azından üç önemli siyasi tehlike önlenmiş oldu: Ülke ve halk kaosa terk edilmedi. Atina kendini dışlanmış hissetmiyor ve kendine yeni bir jeo stratejik yön aramıyor. En önemlisi de, Avrupa'nın sert Almanlarla daha az sert Fransızlar arasında bölünmemiş olması. Uzlaşıya götüren yolda dramatik ve ürkütücü olaylar yaşandı. Ama sonunda Avrupa yeniden birlik olmayı başardı.”

Pforzheimer Zeitung Almanya'daki mülteci yurtlarına yapılan saldırıları konu alan bir yorum yayınlamış:

“Bu saldırı bütün bölgeye yapımlaş bir saldırı sayılmalıdır. Almanya'nın Pforzheim kenti ve çevresinde her gün mültecilere yardım eden en az bin gönüllü var. Bu saldırı, entegrasyonu yabancı kelime saymayan, savaştan kaçanlarla siyasi takibata uğratılan yabancıların ülkeye kabul edilmesi gerektiğini düşünen insanları da hedef almıştır. Göçmenlerin toplumla kaynaştırılmasında karşılaşılması normal olan sorunları şiddete başvurarak değil, barışçı bir şekilde çözmek isteyen bir toplumda yaşamak isteyen herkesi de. Sivil toplumuza yapılan bu menfur saldırıya hiçbir gerekçe gösterilemez. Siyasi sorumluların mülteci akınıyla başa çıkamadığı gerçeğine olduğu gibi.”

Badische Neueste Nachrichten gazetesinin aynı konudaki yorumu özetle şöyle:

“Yabancı düşmanlığı çirkin yüzünü gösterdi. Hem de Almanya'nın doğusundaki Saksonya ya da Thüringen eyaletinde değil, Pforzheim ile Karlsruhe arasındaki küçük Remchingen'de. Güzel coğrafyasıyla ünlü Enz yöresi ile sevimli Karlsruhe vilayetinin kesiştiği yerde. İşte tam orada - polisin somut tahminlerinin doğruluğu varsayılırsa – ‘hoş geldin kültürü' alev alev yanıyor.”

Almanya Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel'in İran ziyaretini yorumlayan Münchner Merkur gazetesi, nükleer anlaşmazlığa çözüm bulunmasının hemen ardından İran'ın cazibesinin artmasına şu satırlarla değiniyor:

“'Şer ekseni' dağılıp İran'ın yeniden ekonomik imkan ve açgözlülüğün odağına yerleşmesinden sonra hepsi ‘eli tetikte' beklemeye başladı. Ekonomi Bakanı Gabriel'in Tahran ziyareti yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Almanya'nın petrol zengini ve mali gücüne yeniden kavuşmuş İran'a acilen ihtiyacı var. Tahran'dan cesaret verici sinyaller geliyor. Almanya bu sinyalleri almazsa, Çin alır ve yaptırım yıllarında olduğu gibi İran'ın tecrit edilmesinden en kârlı çıkan ülke olur.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: A. Günaltay