1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

22.06.2010 - Avrupa basınından özetler

22 Haziran 2010

İsrail’in Gazze Şeridi’ne ablukayı hafifletme kararı ve Rusya ile Belarus arasında yaşanan doğalgaz krizi bugünkü Avrupa basınında yer alan yorum konuları arasında.

https://p.dw.com/p/Nzoe

Fransız Le Monde gazetesi, yorumunda Batı ülkelerinin Ortadoğu politikasını eleştiriyor:

“ABD ve Avrupalılar, Gazze’ye uygulanan anlamsız ablukanın yumuşatılmasıyla kaydedilen siyasi başarıyı Türkiye’ye ve tartışmalı bir insani yardım kuruluşuna bırakmış oldu. İsrail, şimdi Filistin politikasında değişikliklere devam edecek mi? Gazze Şeridi'ne sevkiyatın normalleşmesi umudu, Hamas’a uygulanan boykotun meşruiyeti ile ilgili tartışmaları yeniden alevlendirebilir. Terörizmle mücadele ve Hamas’ın İsrail’i tanımaması bu boykota gerekçe gösteriliyor. ABD ve Avrupalılar’ın bu boykotu desteklemesi mantığa aykırı. Çünkü bu devletlerin İran ve Lübnan’daki Hizbullah ile bizzat müzakere masasına oturmuşlukları var.”

Yine Fransa'dan Le Croix gazetesinin yorumu ise şöyle:

“İsrail’in bazı kararlarının, hedeflenenin tersi sonuç doğurmasına geçmişte de sıkça rastlandı. Gazze’ye uygulanan ablukanın Hamas’ı zayıflatması hedefleniyordu. Ancak Hamas yoksul halk üzerindeki kontrolünü güçlendirdi. Bugün İsrail’in değişen stratejisi, düşmanların gözünde bir geri adım ya da zayıflık göstergesi olarak görülebilir. Tüm müzakereler, diplomatik çabalar ve arabuluculuk eylemlerinin, yardım gemilerinin getirdiği sonucu verememesi yazık. İsrail’in geri adım atmaya zorlanması için ablukanın delinmesi gibi bir eylem gerekiyordu.”

Rusya’nın ödeme sorunları nedeniyle Belarus’a doğalgaz sevkiyatını kısması, Avrupa’da da yakından takip ediliyor. İtalyan La Repubblica gazetesi Moskova’nın enerji politikalarını stratejik bir silah olarak kullandığı değerlendirmesinde bulunuyor.

“Minsk ile Moskova arasında yeni bir doğalgaz savaşı patlak verdi. Tüketimin düştüğü, kaloriferlerin kapatıldığı yaz döneminde. Ancak bu savaşın kışa kadar uzaması tehlikesi de var. Bunun Avrupa için kaçınılmaz sonuçları olacaktır. Rusya geçtiğimiz yıllarda zorbaca yürüttüğü doğalgaz politikasıyla Belarus'taki demokratik devrimin sonuçsuz kalmasında büyük rol oynamıştı. Şimdi ise kısa süre öncesine kadar kendisine en sadık ve en çok şımartılan müttefik olarak görülebilecek bir rejimle yeni bir sıcak çatışma dönemine giriyor. Enerji politikası stratejik silah haline geliyor.”

Viyana'da yayımlanan Der Kurier gazetesinin yorumunda ise şu satırları okuyoruz:

“Kırgızistan'ın devrik lideri Bakıyev'e sığınma sağlayan, ancak diğer yanda hafif Batı yanlısı eğilimiyle Moskova'yı kızdıran ‘asi kardeş' cezalandırılıyor. Hem de en can alıcı yerinden, para ve doğalgazdan. Moskova için bu cezanın diplomatik açıdan hiçbir tehlikesi yok. Çünkü Minsk'in örneğin Brüksel'den yardım alma olasılığı yok. Ayrıca Avrupa'ya giden doğalgaz Belarus'tan da geçmiyor.”

Luxemburger Wort gazetesi ise ‘Dejavu' başlıklı yorumunda, Rusya'nın Ukrayna ve Belarus'a karşı önceden de doğalgaz silahını kullandığını hatırlatıyor ve ekliyor:

“Herhangi bir kışkırtma olmadan bu tür bir baskıya başvurulması, egemen devletler arasında hiçbir şekilde kabul edilemez. Ortak konumundaki bir ülkeyi, hoşuna gitmeyen bir davranışı nedeniyle yola getirmek ya da disiplin cezası vermek için doğalgaz siyasi bir silah olarak kullanılıyor. Bir zamanların 'haydut devleti' ve Rusya'nın en sadık 'vasalı' olan Belarus'un, Kremlin ile arası iyice açılmış görünüyor. Bunun nedeni, Minsk'in, Moskova'ya koşulsuz sadakatinin azalması, AB ile yakınlaşmak için dış politikada Rusya ile arasına mesafe koyması. Ve Ukrayna örneğinde olduğu gibi bu kardeş kavgası, AB'deki Gazprom müşterilerini de vurabilir. Rusya, güvenilir enerji tedarikçisi olarak inanılırlığını zedeleyerek öncelikle kendisine zarar veriyor.”

© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Murat Çelikkafa