1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

22.09.2009 - Alman basınından özetler

22 Eylül 2009

Almanya’da seçim kampanyaları, İran’a ekonomik yaptırım tartışmaları ve AB’de iltica politikaları bugünün Alman basınında öne çıkan konular…

https://p.dw.com/p/Jm7W
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa/dpaweb

Süddeutsche Zeitung, Almanya’daki seçim kampanyalarında mali krizin sonuçlarının yeterince gündeme gelmemesini eleştiriyor yorumunda:

“Hristiyan Birlik partileri ve Sosyal Demokratlar ülkeyi birlikte yönettiklerinden ve dolayısıyla içinde bulunulan durumdan resmen sorumlu olduklarından krizin sonuçlarını tartışmaya yanaşmıyor ve vatandaşların çıkarlarını dikkate almıyorlar. Karanlık tablonun kendi iktidar bilançolarına zarar vermesi işlerine gelmiyor. Ancak görevleri olmasına rağmen muhalefet partileri de krizin sonuçlarını tartışmıyor. Özellikle de Hür Demokratlar ve Sol Parti daha küçük grupları temsil ediyor ve bu tutumlarıyla temsil ettikleri kesimlere zarar veriyor. Liberaller bütçedeki felaket durumu tartışmaya açsa, vergi indirimi vaadinde bulunamaz. Sol Parti de sosyal sigortaların durumunu gündeme taşısa vaatleri sabun köpüğü gibi havada kalır.”

Berlin’de yayımlanan Tagesspiegel gazetesi ise İran’a yaptırım tartışmalarını ve muhalefetin durumunu ele alıyor yorumunda:

“Ekonomik yaptırımların sadece Ortadoğu’da yeni bir savaşa zemin hazırlayacağını savunanlar var. Ancak böyle düşünenler, askeri bir operasyonu sadece radikal ekonomik yaptırımların engelleyebileceği gerçeğini görmüyor. Bu çok tehlikeli. Buna karşılık halkının çoğunluğunu temsil etmeyen bir rejimle müzakerelere oturmak isteyen, yanlış tarafta duruyor demektir. Bu rejime daha fazla zaman kazandırıp güçlü bir yanıt bulmayı başaramayanlar, iktidar sahiplerinin herşeyi yapabileceklerini düşünmeleri gibi büyük bir riski de göze almış olur. Muhalefet hareketinin önde gelen isimlerinin tutuklanması ve tehdidin acı bir gerçekliğe dönüşme tehlikesi çok büyük.”

Neue Osnabrücker Zeitung ise dün AB içişleri bakanlarının yaptığı toplantı çerçevesinde AB’nin mülteci politikasını mercek altına alıyor:

“Yollarda açlıktan, susuzluktan ölüyor, denizde boğuluyorlar. Yasadışı yollardan AB’ye gelmeye çalışan mültecilerin sayısı giderek artıyor ve bu hedef doğrultusunda Akdeniz’de inanılmaz risklere atılıyorlar. Bu nedenle, AB’nin de planladığı gibi onlara yasal yollar açılması çok önemli. Birlik’in, özel korumaya muhtaç mültecilere yerleşim imkanı sağlanması planı, dramatik sorunların çözümüne küçük de olsa bir katkı yapabilir. AB, dünya çapındaki karşılaştırmalarda geride kalmış durumda. 2008 yılında 65 bin mülteci Avrupa’ya geldi, ancak sadece 4 bin 400’ü yerleşebildi. Dünyanın en zengin insanları arasında bulunan Avrupalılar için iyi bir bilanço değil.”

Maerkische Oder gazetesi ise Avrupa Komisyonu’nun mültecileri yerleştirme programına AB içişleri bakanlarının sadece bağlayıcılığı bulunmayan süslü sözlerle karşılık verdiği eleştirisinde bulunuyor ve ekliyor:

“Aslında içişleri bakanlarının hepsi ilke olarak planı destekliyor, ama kimse somut bir şey söylemek istemiyor. Akdeniz’deki botlarda zor koşullarda Avrupa’ya ulaşmaya çalışan milyonlarca insanın yaşadığı drama rağmen bakanlardan farklı bir tutum beklemek de mümkün değil. Kimin ya da kaç yabancının topraklarına gireceğine karar verme konusunda hiçbir devlet egemenlik haklarını elden bırakmaz. Almanya da yaklaşık 600 bin mülteciyle büyük yük altında.”


Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Hülya Köylü