1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

24 Mayıs 2012

Yunanistan’ın Euro Bölgesi ikilemi ve Sırbistan'daki başkanlık seçimleri değerlendiriliyor.

https://p.dw.com/p/151eO
Fotoğraf: DW

Avrupa basınında Yunanistan’ın Euro Bölgesi ikilemi, Sırbistan'daki başkanlık seçimleri ve Eurovision Şarkı Yarışması'nın Azerbaycan'da düzenlenmesi konuları değerlendiriliyor.

Sağ liberal İtalyan gazetesi Corriere della Sera Brüksel’deki Avrupa Birliği zirvesinden Yunanistan’ın Euro Bölgesi’nde kalması gerektiği yönünde çıkan sonucu şu şekilde yorumluyor:

“Ne var ki Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Euro tahvilleri konusundaki görüşü değişmedi. Buna karşı çıkmıştı ve karşı çıkmaya da devam ediyor. Değişen tek şey uluslararası düzen. ‘Merkozy’ dönemi yani Berlin ile Paris arasındaki eski eksen, ‘el ele’ görüntüsü artık geçmişte kaldı. Gayriresmî de olsa, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’ın katıldığı ilk Avrupa Birliği zirvesinde geleneksel Alman Fransız birlikteliği olmadı. Sosyalistlerle Hrıstiyan Demokrat Angela Merkel arasında omuz omuza bir ilişki yoktu. Nicolas Sarkozy her zaman yumuşak başlı davranıp başbakanın kararlarını onaylamış ve aralık ayında malî pakt ile kararı desteklemişti. Ancak Hollande daha gelir gelmez zirvede Euro tahvilleri meselesinin masaya getirilmesini sağladı.”

Hollanda'dan de Volkskrant gazetesi ise Alman Bankası ekonomistlerinin Yunanistan için “Geuro” adlı yeni bir ortak para birimi oluşturma önerisini yorum sütunlarına taşıyor:

“Öneri, Brüksel’de krizden ulusal siyasi çıkarlar temelinde bir çıkış yolu bulmak için görüşmelerin tıkandığı bir sırada geldi. Fransızlar Euro tahvillerinin yürürlüğe konmasını veya Avrupa Merkez Bankası’nın para dağıtmasını istiyor ve bu da Almanya’nın engeline takılıyor. Avrupa Malî İstikrar Fonu ve Avrupa İstikrar Mekanizması gibi acil yardım fonları İspanya ve İtalya gibi büyük ülkeleri finanse etmek için çok küçük. Ayrıca Yunanistan’ın Euro Bölgesi’nden çıkması ve tekrar drahmiye dönmesi de çok büyük riskleri beraberinde getiriyor. Paralel bir para birimi belki de bir çıkış yolu olabilir. Böylece Yunanistan dışarıdan bir destek almadan Euro’da kalmaya devam edebilir. Ülke Avrupa Merkez Bankası, Uluslararası Para Fonu ve Avrupa Birliği’nden oluşan troyka tarafından bebek yürütecine konup yürümeyi öğretmeye gerek kalmadan, kendi malî politikalarını izlemeye de devam edebilir.”

Sol liberal İspanyol gazetesi El Pais ise Sırbistan'daki başkanlık seçimleri ile ilgili şu yorumu yapıyor:

"Tomislav Nikoliç'in Sırbistan'ın yeni cumhurbaşkanı olarak seçilmesi kısa bir süre önce Sırbistan'ın aday ülke statüsünü onaylayan Avrupa Birliği için fazlasıyla endişe verici bir durum. Her ne kadar çiçeği burnunda cumhurbaşkanı, Sırbistan'ın Rusya'nın bir vilayeti haline gelmesini desteklemediğini belirtse ve kendisini Avrupa uzlaşmasının destekçisi bir demokrat olarak tanımlasa da, bunlar henüz sadece sözden ibaret. Nikoliç'in seçim zaferi, Balkanlar'da istikrarın sağlamasına yönelik bir etken oluşturmayacak. Nikoliç, komşu ülkeler Bosna Hersek ve Kosova ile uzlaşmayı da kolaylaştırmayacak. Özellikle Kosova konusunda izleyeceği politika, Nikoliç'in durduğu noktayı açık bir şekilde belli edecektir."

Liberal İsveç gazetesi Dagens Nyheter ise 57’nci Eurovision Şarkı Yarışması'nın Azerbaycan’ın ev sahipliğinde düzenlenmesini yorum sütunlarına taşıyor:

"Eurovision Şarkı Yarışması ilk kez diktatörlükten başka bir şekilde tasvir edilemeyecek bir ülkede yapılıyor. Ülke neredeyse bir aile şirketi tarafından yönetiliyor, siyasi baskı ağır boyutlarda. Eurovision Şarkı Yarışması ise ülke yönetimine kaçınılmaz bir biçimde bir parça da olsa uluslararası ışıltı sağlıyor. Bu yarışmanın Azerbaycan'da yapılıyor olması fazlasıyla talihsiz bir durum. Bu durumun boykot edilmesi ise pek de iyi bir alternatif olmazdı. Ancak temelde şu sorunun sorulması lâzım: Azerbaycan Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmalı mı?"

©Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Banu Wöltje

Editör: Ercan Coşkun