24.12.2003 - Alman basınından özetler...

Noel tatiline bugün üleden sonra başlayan Almanya’da bugün yayınlanan gazeteler birçok konunun yanı sıra ağırlığı Orta ve Yakındoğu da gelişen olaylara vermiş. Bonn’da yayınlanan ”Generalanzeiger” gazetesi, bugünkü nüshasında yayınladığı yorumda 2003’ün bir bilançosunu çıkartıyor. Noel günlerinin ”Dünya insanlarına barış” temmenisinin 2003 için geçerli olmadığı savunulan yorum şöyle sürüyor:

”Barış ne müttefiklerin savaşı kazandığı Irak için geçerli, ne Afganistan, ne de Ortadoğu için geçerli. Ortadoğu’da kimin saldırı, kimin misilleme yaptığını ayırdetmek de gün geçtikçe zorlaşıyor. Kesin olan tek şey var ki, o da barışa başka mantıklı alternatif olmadığı. İki tarafta da liderlerin karar ve eylemleri, barış konusunda şüpheleri güçlendiriyor. Ancak her şey o kadar da kötü değil: İran nükleer tesislerini denetimlere açtı, Libya da kitle imha silahlarını yokedeceğini ve denetimlere izin vereceğini açıkladı. Bunlar 2003 yılının pozitif işaretleri. Terörle savaş gelecekte de temel ödevlerden bir olarak kalacak. Bu mücadele gerektiğinde askeri güçle yapılacak, ancak gerektiğinde de politika sorunları halletmeye çalışacak. Noel temmenisi 'dünya insanlarına barış'a inanların sayısının artacağını ümit edenleri saflıkla suçlamayalım.”

Berlin’de yayınlanan ”Die Welt” gazetesi de Irak savaşının Orta ve Yakındoğu’da hareketlenmelere neden olduğunu öne sürerek, Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’nin riskli bu politikalarının meyvelerini toplayabileceğine değiniyor. Yorumda şu satırları okuyoruz:

”Saddam hapiste, Libya lideri Kaddafi özgür dünyanın taleplerini yerine getirmek için çırpınıyor sanki, İran da nükleer tesislerinin denetimine izin veriyor. İsrail ve Mısır uzun bir süreden bu yana yine görüşmeler başladı. Suriye henüz bu ülkelerin arasında değil. Ancak Şam’da ülkeyi uluslararası izolasyondan kurtarmak konusunda uzun bir süredir kafa yorulduğu da kesin. NATO üyesi Türkiye, müttefiklerce işgal edilmiş Irak, batı yanlısı Ürdün ve İsrail’in arasında sıkışıp kalan Suriye lideri Başar Esad, kısa bir süre sonra Bush’un haydut devletler listesinin üst sırasına oturacağını biliyor. Suriye Devlet Başkanı’nın önünde henüz büyük engeller bulunmuyor. Amerika’nın uyguladığı ticaret ambargosu yalnıca bir test. İsrail’le görüşme talebi, Mısır Devlet Başkanı Mübarek’le yapılması tasarlanan buluşma ve Türkiye ziyareti, Suriye’nin doğru yolda olduğunu gösteriyor.”

Ortadoğu’daki güncel durumu konu edinen bir başka yorumsa Münih’te yayınlanan liberal eğilimli ”Süddeutsche Zeitung” gazetesinde yer almış bugün. Yorumu kısaca şöyle:

”2003 yılının Ortadoğu’ya getirdiği en önemli şeylerden biri hiç kuşkusuz barış için yol haritası. Ancak bu yol haritası, şiddet yanlısı Filistinliler tarafından Tel Aviv ya da Kudüs’ün merkezinde saldırı yapılabilecek yerleri belirlemek içn kullanılan bir harita sanki. İsrailliler'in yol haritasıysa yalnızca ordunun zırhlı araçlarına işgal edilmiş bölgelere giden yolu gösteriyor. Yol haritaları savaş için kullanılıyor, barış için değil. İsrail ordusunun dün Refah mülteci kampına düzenlediği harekat, Ariel Şaron’un tatktiğine bir ipucu. Şaron, Filistinliler’e altı ay süre verecek, sonra sınırı tek taraflı belirleyecek. Ve Şaron her harekatın misilleme doğurduğunu bilincinde olarak bu tatktiğini de değiştirmeyecek.”

Bremen’de yayınlanan ”Weser Kurier” gazetesi ise terör konusuna değinmiş bugünkü yorumunda. Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’e istinaden ”Yaşlı Avrupa”nın teröre şu sıralar aldırmadığını yazıyor. Yorum şöyle:

”Dini duyguları olanlar, şu Noel gününde tanrılarından ümit bekleyecek. İnanmayanlar ise kutsal topraklardan gelen terör tehlikesi karşısında dinden daha da soğuyacak. Terörün sonuçlarına hepimiz katlanmak zorundayız. Mücadelede de hepimiz birlik olmalıyız."