1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

27.09.2006 - Alman basınından özetler...

Ajanslar27 Eylül 2006

Alman basını bugün ağırlıklı olara İslamiyetle ilgili konulara yer vermiş. Idomeneo operasının sahnelenmemesi ve Berlin’deki İslam Zirvesi’ne ilişkin yorumlar öne çıkıyor. Ayrıca Bulgaristan ve Romanya’nın AB üyeliğinin kesinleşmesi ile ilgili yazılar da yorum sayfalarına taşınmış.

https://p.dw.com/p/Abkv

Berlin’deki Alman Operası’nın, İslamcı terör tehditlerinden çekinerek Mozart’ın Idomeneo adlı eserini programdan kaldırması bugün Alman basınında sert eleştirilere maruz kalıyor. Berliner Zeitung, kararın birçok nedenle “tehlikeli ve ahmakça” olduğunu savunuyor ve şöyle devam ediyor: “Birincisi, bu tiyatroda 2003 Mart’ından beri ne izlendiğine teröristlerin asıl dikkatini çekenin, tiyatro müdürünün aceleyle boyun eğişi olması. Müslümanlar arasında terörü siyasi mücadelenin uygun bir aracı olarak gören çok küçük bir azınlık açısından bu büyük bir zafer anlamına geldiğinden dolayı da, müdürün ürkekliği tehlikeli.”

Die Tageszeitung ise bir opera eserini sanatsal nedenlerle ya da ilgi çekmemesinden dolayı programdan kaldırmanın, opera yöneticilerinin en doğal hakkı olduğunu ve bunun da sanatın özgürlüğü kapsamına gireceğini hatırlattıktan sonra şu yorumu yapıyor: “Fakat bir eserin programdan kaldırılmasının gerekçesi olarak, İslami kesimden gelebilecek şiddet dolu tepkiler gösteriliyorsa, alarm zillerinin çalması gerekir. Çünkü ortada somut bir tehlike yoktu. Tam tersine. Eser bir yıldan beri Alman Operası’nın programında yeralıyordu ve kimse rahatsız olmuyordu. Bu anlamda Berlin’den gelen örnek çok şey ifade ediyor. Almanya’da sanat ve düşünce özgürlüğü için en büyük tehdit radikal İslamcılar değil, ürkek müdürler.”

Almanya’da İslam konusunda tartışmaların bugün de gündemi işgal etmesinin bir başka nedeni de Berlin’de başlayacak olan İslam Zirvesi. Almanya’da yaşayan Müslümanları temsil eden 15 kişiyi ilk kez resmi kurumlarla bir aya getirecek olan konferansı Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung bugün yayımladığı bir yorumda olumlu değerlendiriyor: “Bir yandan İslam’a karşı da Hıristiyan kiliselerine davrandığı gibi hoşgörülü davranarak, fakat diğer yandan da herkesi bağlayan norm olma hakkını hiçbir yanlış anlamaya yer bırakmayacak şekilde her türlü dinsel yükümlülüğün üzerine koyarak, hukuk devleti İslam Zirvesi’nde de gücünü kanıtlıyor.”

Tagesspiegel gazetesiyse, Hamburg’daki Şarkiyat Enstitüsü Müdürü Udo Steinbach’ın bu konudaki görüşlerine yer veriyor. Steinbach, Almanya’da yaşayan Müslümanların, bu ülkedeki çoğunluk toplumunun büyük ölçüde yitirdiği bir ruhani bir unsur vererek, Almanya’yı değiştireceğini ifade ediyor. Steinbach, bu konferansın, “Almanya’daki Müslüman cemaatin güç konumunun” anlaşılmasına da katkıda bulunacağını umduğunu belirtiyor.

Basın turumuzu, dün Romanya ve Bulgaristan’ın Avrupa Birliği’ne girmesinin kesinleşmesinin ardından Frankfurter Allgemeine Zeitung’da yayımlanan bir yorumla bitiriyoruz: “Ortalığı genişleme yorgunluğu kaplıyor ve siyasi birlik isteyenler, hedeflerinin önce bir ütopyaya dönüşmesinden ve daha sonra da bir rüya gibi ortadan kaybolmasından endişe ediyor. İyi ama, bu nedenle Romanya ve Bulgaristan’ı, Avrupa Komisyonu’nun tavsiyesinin aksine, gelecek yılın başında tam üye almamak mı gerekiyordu? Tam üyeliğin ertelenmesi herhalde reformcu güçlerden başka herkese güç verirdi. Oysa bu şekilde Brüksel’in elinde, hukuk politikasında tabii ki vazgeçilmez olan yakınlaşmayı zorlamak için daha uygun olanaklar var.