1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

27.09.2010 - Avrupa basınından özetler

27 Eylül 2010

İngiltere'de muhalefetteki İşçi Partisi'nin yeni lideri hafta sonu parti kongresinde yapılan seçimle 40 yaşındaki Ed Miliband oldu. Bugünkü Avrupa gazeteleri de İngiliz iç siyasetindeki gelişmelere odaklanmış durumda.

https://p.dw.com/p/PNVu
Ed Miliband (sağda) ağabeyi David Miliband'i seçimlerde kılpayı farkla geçti.
Ed Miliband (sağda) ağabeyi David Miliband'i seçimlerde kılpayı farkla geçti.Fotoğraf: AP

İtalyan La Repubblica gazetesi, Ed Miliband’in İşçi Partisi’nin başına gelmesini, ‘yeni bir dönemin başlangıcı’ olarak görüyor.

“Ed Miliband’in dediği gibi ‘yeni bir nesil kazandı.’ Muhafazakârlar ise ellerini ovuşturuyor. Muhafazakâr ‘Telegraph’ gazetesinde bir yorumcu, Muhafazakârların lideri David Cameron’un bir sonraki seçimleri şimdiden kazandığı değerlendirmesinde bulunuyor. Cameron’un rakip olarak ağabey David’den daha fazla korktuğu biliniyor. Ancak seçimler daha 2015’te. Ve Başbakan o zamana kadar fikrini değiştirmek zorunda kalabilir.”

Luxemburger Wort gazetesi de benzer görüşü paylaşıyor:

“İngiliz muhafazakârları çok çabuk sevinmesin. Ed Miliband'in kendileri için ağabeyi David'den daha az tehlikeli olduğu inancı onları yanıltabilir. İşçi Partisi'nde yeni bir yönetici nesli dümene geçti. Ve tüm sosyal demokrat partilerde olduğu gibi bu nesil klasik işçi çıkarları ile sadece sola ait olmayan çevre ve iklim koruma gibi yeni politikaları birleştirmeye çalışıyor. Önemli olan iki kardeşin aralarındaki rekabeti yenip, partinin iki kanadı arasında barışı sağlamaları.”

İspanyol El Mundo gazetesinin yorumu ise şöyle:

“Marksist bir tarihçinin oğlu olan Ed Miliband, İşçi Partisi’nde hep sol kanatta yer aldı. Onun liderlik seçimindeki zaferinin, partide Tony Blair’in başlattığı dönemin sonu anlamına geldiği konusunda tüm uzmanlar hemfikir. Ed Miliband, Avrupa’da solun ağır bir kriz yaşadığı bir dönemde İşçi Partisi’nin başına geçti. Yeni liderin yönetimini sağlamlaştırması ve hükümetin politikalarına inandırıcı alternatifler sunabilmesi için zamana ihtiyacı olacak.”

Rus Kommersant gazetesi ise Ed Miliband’in liderliğe seçilmesini ‘sendikaların zaferi’ olarak yorumluyor:

“Aslında favori David Miliband idi ama sonuçta sendikalar kardeşi Ed Miliband’i liderliğe getirdi. Sendikaların desteği belirleyici rol oynadı. İşçi Partisi için bu, İngilizlerin güvenini geri kazanmak için sadece bir ilk adım olabilir. Seçmen tabanı, bir zamanlar iktidardaki İşçi Partisi’ni ve özellikle de eski Başbakan Gordon Brown’u gerçeklere uzaklaşmakla suçluyordu.”

Hollanda'nın de Volkskrant gazetesi de Ed Miliband’e sendikaların verdiği desteği vurguluyor ve partinin fazla sola kaymaması gerektiği uyarısında bulunuyor:

“Ed Miliband, partide birliği sağlamak ve özellikle de kaçan seçmenin güvenini orta vadede yeniden kazanmak için, ‘Yeni İşçi Partisi’ konseptinin iptalinin modası geçmiş form ve görüşlere geri dönmek anlamına gelmediğini göstermeli. Sendikalarda bu eski görüşler hâlâ geçerli olabilir. Ama bu tarz geçmişte İşçi Partisi’ne hep zarar vermişti.”

Avusturya'dan Die Presse gazetesi ise “Tony Blair de David Cameron da İngiltere'de merkezin seçim kazandığını kanıtladı. Ed Miliband'in de bunu anlamış olduğuna dair işaretler var. Sonuçta artık kendisine ‘Kızıl Ed' denmesini istemiyor” ifadesine yer veriyor. Son olarak yine Avusturya'dan Der Standard gazetesinin yorumunu aktarıyoruz.

“Ed Miliband, sendikaların desteğine bel bağladı, sol aktivistlere kur yaptı, partinin iktidardaki 13 yılına mesafeli yaklaştı: Miliband için Irak savaşı bir hataydı, zengin ile yoksul arasındaki uçurum çok fazla büyümüştü, ekonomik krize bankalar yol açmış, borçların azaltılması için uygulanan politikalar ağırlıklı olarak yoksulları vurmuştu… Ancak yeni genel başkan'ın önünde zorlu bir engel var. Avam Kamarası'ndaki çoğunluk ağabeyi David Miliband'i tercih ediyordu. Çünkü parlamenterler, politikada inandırıcı olabilmek için acı gerçeklerin söylenmesi gerektiğini bilirler. İngilizler uzun süre ayağını yorganına göre uzatmadan yaşadı. Borçların azaltılması için makul bir plan sunamayan, inandırıcılığını kaybeder. Ed Miliband net ifadeler kullanmaktan artık kaçamaz. Aksi takdirde geçici bir figür olarak kalır.”

© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Ahmet Günaltay