28.10.2009 - Alman basınından özetler

Frankfurter Allgemeine Zeitung, Uluslararası Af Örgütü’nün İsrail’e yönelik suçlamalarını şöyle değerlendiriyor:

“İsrail ile Uluslararası Af Örgütü arasındaki son tartışma, Ortadoğu’da on yıllardır yaşanan su sıkıntısını yeniden gündeme taşıdı. Suçlama, İsrail’in Filistinlilere, su rezervinin sadece yüzde 20’sini verdiği yönünde. İsrail hükümeti ise bunu yalanlayarak farklı rakamlar telaffuz ediyor, Filistinliler’i su sıkıntısıyla başa çıkabilmek için daha fazla çaba göstermeye çağırıyor. Su etrafında dönen kavga, neredeyse petrol kavgasından daha tehlikeli. Yeni su kaynaklarının kullanıma açılması ve mevcut kaynakların daha adil bir şekilde paylaşılması sadece birlikte çalışarak sağlanabilir. Ancak bunun için barış gerek, ama bölge barıştan çok uzak.”

Neue Osnabrücker Zeitung'un yorumunda ise şu satırları okuyoruz:

“Bir yanda gülümseyen İsraillilerle dolu yüzme havuzları, diğer yanda su bidonları taşıyan Filistinliler… Bunlar, propaganda amaçlı kullanıma müsait görüntüler. Ancak maalesef hisleri tahrik etmek ve acı gerçeği bulandırmak dışında bir işlevi yok. Sorunun uzun yıllardır biliniyor olması utanç verici. İsrail için su, aynı Filistinliler için olduğu gibi yaşamsal önem taşıyor. Su, bölgede güç demek. İsrail on yıllardır bu avantajı kaybetmemek için elinden gelen her şeyi yapıyor. Suyun stratejik silah olarak kullanılması insanlıkla bağdaşmıyor. İsrail’in bakış açısında değişiklik beklenmemeli. Bu ancak siyasi baskıyla değiştirilebilir.”

Almanya’da Angela Merkel başkanlığındaki yeni koalisyon hükümeti bugün meclisin onayına sunulacak. Stuttgarter Zeitung Hrıstiyan Birlik Partileriyle liberal Hür Demokratlar’ın koalisyonunu şöyle değerlendiriyor:

“Federal meclisteki tören siyasi bir düğün havasında geçmeyecek. Koaliyon ortakları, her ne kadar hayallerindeki eşi buldukları havasını yaratmaya çalışsa da şu ana kadar sadece farklılıklar ön plandaydı. Ortak bir mesaj, bir misyon ya da ortak hedefe yönelik bir siyasi strateji ortada görünmüyor. 1998 seçimi sonrasındaki Sosyal Demokrat-Yeşiller koalisyonunun başlangıcından farklı olarak, muhafazakâr-liberal koalisyon, muhtemelen kendi üyelerinin gözünde bile heyecan verici bir siyasi deneyim olarak algılanmıyor.”

Almanya’da domuz gribi aşısıyla ilgili tartışmalar, aşılamaların başlamasının ardından da sürüyor. Saechsische Zeitung, halkın aşıya karşı şüphelerinde hükümetin tavrının büyük rol oynadığını belirtiyor.

“İnsanların korkularıyla oynandığı hissi doğuyor. Aşılamalar daha yeni başlamışken Almanlar’ın yüzde 60’ının aşı yaptırmak istemediği, yüzde 27’sinin kararsız olduğu yönünde haberler dolaşıyor. Devlet haklı olarak, sipariş edilen aşıların büyük bölümünün elinde kalmasından korkuyor. Ancak halkın aşıya şüpheci yaklaşımında en büyük kabahat da devlete düşüyor. Aşılamanın ayrıntıları konusunda halk uzun süre belirsizlik içinde bırakıldı. Hükümetin kendisi için yan etkileri olmayan ayrı bir aşı sipariş etmesi de cabası.”

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Ahmet Günaltay