1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

29.05.2009 - Avrupa basınından özetler

29 Mayıs 2009

ABD’nin girişimleriyle canlanmaya başlanan Ortadoğu barış süreci, Kuzey Kore nükleer krizi ve ham petrol fiyatlarında yükselme, bugün Avrupa basınında öne çıkan yorum konularını oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/HzzS
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Avrupa gazetelerinden derlediğimiz basın özetlerine, ABD’nin Ortadoğu politikasını ve Başkan Obama’nın Filistin topraklarındaki yerleşim politikasına son vermesi için İsrail’e yaptığı çağrıyı konu alan yorumlarla başlıyoruz.

İlk yorum Fransız Le Figaro gazetesinden:

“ABD-İsrail ilişkilerinin, George Bush dönemindeki kadar iyi olduğu artık söylenemez. Yeni yönetimin, İsrail hükümetine taleplerini hatırlatmadaki ısrarı zor günlere işaret ediyor. Beyaz Saray’dan verilen sinyaller, Obama yönetiminin İsrail – Filistin anlaşmazlığına öncelik verdiğini gösteriyor. İsrail, ABD’nin ‘imtiyazlı müttefiki’ olarak kalacak ve ABD İsrail’in güvenlik kefaletini bundan böyle de üstlenecek. Ama bölgede başka hedefleri de olan Washington müttefikinden İran ve Arap dünyası ile ilişkilerin düzeltilmesine yardımcı olmasını bekliyor.”

Avusturya’nın Die Presse gazetesi, ‘Yerleşim Oyunlarının Sonu’, başlıklı yorumunda şu görüşlere yer veriyor:

“Obama, Amerikan Ortadoğu politikasını yeniden devletler hukuku temellerine oturtmak istiyor. 1949 yılından beri geçerli olan 4. Cenevre Konvansiyonu, işgal gücünün halkını işgal ettiği topraklara yerleştirmesini men ediyor. Toprak mübadelesini öngören muhtemel bir barış anlaşmasıyla bazı yerleşim birimlerinin statüsü meşrulaştırılabilir. Ama devletler hukukuna göre elan 280 000 İsrailli Batı Şeria’da kaçak yaşıyor. Doğu Kudüs’te de keza. İsrail’in ‘yerleşime son ver’ çağrısına uymamasının ne gibi sonuçlar doğuracağı merak konusu.”

Barack Obama’nın İsrail hükümetine nüfuz etme çabalarını Fransız Paris Normandie gazetesi şöyle yorumluyor:

“Barack Obama ‘bu defa her şey değişmeli’, demişti. Ama ne talihsizliktir ki İsrailli seçmen, Amerika’ya ‘hayır’ deme cesaretini gösteren bir hükümeti işbaşına getirdi. İsrail hükümeti, bağımsız Filistin devletinin kurulmasını aceleye getirmeye niyetli değil. Aksine, İsrail devletinin Yahudi karakterini tartışma konusu yapabilecek her türlü ifadeyi yasayla cezalandırmaya hazırlanıyor. Kudüs yönetimi, kimlik isteyen herkesten devlete sadakat yemini etmesini isteyecek. İsrail uyruklu 1,3 milyon Arap’ın cesaretini daha da kıracak olan bu adım Obama’nın işini daha da zorlaştıracaktır.”

Yine Fransız gazetelerinden Le Monde’nin, Kuzey Kore krizini konu alan yorumuyla Avrupa basınından özetlere devam ediyoruz:

“Barack Obama, beklemediği anlaşılan bir miras devraldı. Ama aynı şey, Kuzey Kore’nin müttefiki Çin için de geçerli. Çin’in, Kuzey Kore’deki rejimin istikrarını korumak şeklindeki kısa vadeli çıkarı, güçlü bir devlet olarak dünyada hak ettiği yeri alma azmiyle çelişiyor. Kuzey Kore’nin atom silahlarına sahip olduğunu görmezden gelemeyiz. Kuzey Kore açısından intihar anlamına geleceğinden tehlike, bu ülkenin nükleer saldırıya kalkışabileceği endişesinden kaynaklanmıyor. Asıl tehlike, atom silahlarının bölgeye yayılmasıdır.”

Basın özetlerine Expansion adlı İspanyol ekonomi gazetesinden aktaracağımız yorumla son veriyoruz. Yorumun konusu, ham petrol fiyatının yeniden artmaya başlaması:

“Ekonomik konjonktürü yeniden canlandırma imkanlarını daraltacağından, ham petrol fiyatının artmaya başlaması iyi bir haber değil. Petrolün pahalanmasında, ABD’deki ham petrol stoklarının azalması ve Nijerya’nın hükümet kuvvetleri ile asiler arasındaki silahlı çatışmaların alevlenmesi gibi faktörlerin de rolü olabilir. Piyasalara ise, ekonomik krizin sona ermesinin petrol fiyatında önemli sıçramaya yol açacağı şeklindeki beklenti hâkim. Bu kestirilebilir senaryo karşısında, petrol tüketen ülkelerin şimdiden gerekli tedbirleri alması gerekir. Petrol bağımlılığının azaltılması ve yakıt tasarrufunun teşvik edilmesi kaçınılmazdır.”

Derleyen: Ahmet Günaltay

Editör: Murat Çelikkafa