1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

29.06.2004 - Avrupa basınından özetler...

Derleyen: Murat Çelikkafa29 Haziran 2004
https://p.dw.com/p/AbuE

Irak’ta egemenliğin, beklenenden iki gün önce devredilmesi bugünkü Alman ve Avrupa basının en önemli yorum konusunu oluşturuyor. Bazı gazetelerde, temkinli bir iyimserlik göze çarpan, Bush yönetiminin Irak’ta başarısız olduğunun, son gelişmeyle bir kez daha ispatlandığını savunan yorumlar da hayli fazla. Hatta, Irak’ta yaşananları Vietnam Savaşı'nın sonuyla karşılaştıran değerlendirmelere de rastlamak mümkün.

Basın turumuza Alman gazetelerinden alıntılarla başlıyoruz. İstanbul’daki NATO zirvesine de atıfta bulunan Münchner Merkur, Irak’ta iyi bir başlangıç yapıldığını, ancak egemenliğin devredilmesi olayının kağıt üstünde kalma ihtimalinin güçlü olduğunu savunuyor:

”Irak’taki göreceli egemenliğin, ülkedeki gerçek durumla pek bir ilgisi yok. Nitekim, İstanbul’daki NATO Zirvesi'nde sergilenen tavır da bunun en açık kanıtı olsa gerek. Batı ittifatı, Irak’taki barış ortamına güvenmiyor; çünkü bu gerçek bir barış olarak görülmüyor. NATO ülkeleri, Irak’a oranla daha az başarı şansı bulunmasına rağmen, Afganistan konusuna yoğunlaşmayı tercih ediyor. İttifak, bir yandan teröre karşı mücadelede kararlı olduğunun altını çizerken, diğer yandan kendi içindeki bölünme giderek daha belirgin bir hal alıyor. İstanbul’daki zirvede esen rüzgar, ancak asgari müştereklerde buluşulabildiğini gösteriyor.”

Pekçok Alman gazetesi gibi Hamburger Abendblatt da Irak’ta yönetimin planlanan süreden önce devredilmesini, ”ABD’nin Irak misyonunun iflası” şeklinde değerlendiriyor. Gazetenin yorumunda şu satırları okuyoruz:

"Yönetimin, henüz sağlam zemine oturmayan bir hükümete alelacele devredilmesi, aynı zamanda Bush yönetimin bir itirafı anlamına da geliyor: ABD, Irak’taki terörü kontrol altına alamadı, bir ülkenin askeri yöntemlerle istikrara kavuşturulamayacağı anlaşıldı ve Iraklıların kalbini kazanmayı arzu eden ABD, bu amacına ulaşamadı.”

Başkent gazetesi Berliner Zeitung, Bush yönetimin son hamlesinin zamanlamana bakımından olumlu olduğunu, ancak ABD’nin verdiği sözü tutmanın ötesinde herhangi bir başarı göstermediğini vurguluyor:

"Irak politikasında genelde beceriksiz davranan Washington’un belki de tek olumlu hamlesi, egemenliğin devrindeki doğru zamanlama oldu. Ancak burada büyük bir başarıdan sözetmek mümkün değil. Bush, seçim kampanyasında verdiği ve Haziran sonunda egemenliğin Iraklılar'a devredileceği yönündeki bir sözü yerine getirmiş oldu sadece. Ne bir eksik, ne bir fazla.”

Avrupa basını da yorum sütunlarında Irak’taki gelişmeleri ön plana çıkarıyor. Roma’da çıkan İtalyan Il Messaggero gazetesi, ABD’nin Irak’a ve Iraklılar'a hiçbir katkısı olmadığını savunuyor ve ekliyor:

”Egemenliğin neredeyse gizilce devredilmesi işlemini takiben, kağıt üzerinde, o zamana kadar Irak’ın en üst düzeydeki yöneticisi olan Paul Bremer, uçağa atlayıp Amerika’nın yolunu tuttu. Böylece Bremer, kendisi için adeta bir kabusa dönen Irak’tan da kurtulmuş oldu. Ancak bu kabusun oluşmasında Paul Bremer’in de payı var. Çünkü bir yılı aşan Amerikan hakimiyeti sırasında, durumun normale dönmesi adına neredeyse hiçbir adım atılmadı.”

İsviçre basınından Neue Züricher Zeitung, Irak’taki son gelişmeleri, ”ABD’nin başarasızlığının açık kanıtı” olarak değerlendiriyor:

”Bremer’in apar topar ayrılması, aynı zamanda ABD’nin Irak’ta başarızlığının da göstergesi. Amerikalılar, kastettikleri şekliyle özgürlük ve düzeni sağlayamadı. Kaldı ki, yıllarca sürgünde yaşayan ve Washington tarafından yeniden Irak’a dönmeleri sağlanan mevcut Iraklı politikacılarla 20 yıl dikta rejimi altında kıvranan yerli halkın özgürlük ve düzen kavramlarından beklentileri ve anladıkları de aynı olmayacaktır.”

Viyana’da yayımılanan Avusturya gazetesi Kurier ise Irak’ın gerçek anlamda egemen sayılamayacağını belirtiyor ve bunun nedenini şöyle açıklıyor:

”Yeni Irak hükümetinin ülke toprakları ve vatandaşları üzerinde tam anlamıyla hakimiyet kurması mümkün değil. Bu nedenle de 150 bin kadar Amerikan askeri ülkede kalıp asayişi sağlamaya yardım edecek. Ancak Irak’ın egemen olmayışının tek nedeni bu değil. İşbaşındaki hükümet, egemenliği elinde bulunduran unsurun, yani halkın değil, ABD’nin istekleri doğrultusunda oluştu. Gerçek egemenlikte ise dış müdahaleler sözkonusu dahi olamaz.”

Sol liberal eğilimli İngiliz gazetesi The Guardian, Tony Blair ve George Bush’un, dün İstanbul’daki NATO Zirvesi çerçevesindeki beyantlarına atıfta bulunarak, iki liderin uluslararası terörle mücadele konusunda Irak’ı yeniden önplana çıkarmalarını ”hata” olarak değerlendiriyor:

”Blair’in iddia ettiği gibi terörle mücadelenin en önemli cephesi Irak ise o zaman Iraklılar'a da bu ‘şerefe!’ nasıl nail olduklarının açıklanması gerekiyor. Öte yandan Iraklı hukukçu ve politikacılar, Bremer’in bugüne kadarki icraatlarından farklı bir yol izleyip, Bush ve Blair’in politikalarıyla araya mesafe koymaya da özen göstermeliler.”