1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 2911 Presseschau 1

29 Kasım 2010

Alman gazetelerinde bugün ağırlıklı olarak Wikileaks'in ABD Dışişleri Bakanlığı'na ait gizli devlet belgeleri yayınlaması ile Hamburg'daki Hrıstiyan Demokrat-Yeşiller eyalet hükümetinin sona ermesi yer alıyor.

https://p.dw.com/p/QKgr

Irak ve Afganistan savaşlarıyla ilgili çok sayıda gizli belgeyi yayınlayarak, ABD yönetiminin tepkisini çeken internet platformu WikiLeaks şimşekleri bir kez daha üzerine çekti. Platformun 250 bin gizli devlet belgesini kamuoyuna açıklayacağını duyurmasının ardından dün New York Times ve Der Spiegel'in de aralarında bulunduğu çok sayıda medya kuruluşu, WikiLeaksin sızdırdığı belgelerin bir kısmını yayınladı. Belgelerde Amerikan yönetiminin Almanya ve Türkiye'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda ülke ile ilgili diplomatik değerlendirmelerine yer veriliyor. Münih'te yayımlanan Süddeutsche Zeitung, konuyu şöyle yorumluyor:

"Bu gizli belgelerin yetkili birimlerce yayınlanmasına direnilmesi doğru. Eğer bu belgeleri medya yayınlıyorsa, o zaman bunları bir filtreden geçirmeli, düzenlemeli ve kişilik haklarını korumalı. Şayet WikiLeaks'in ele geçirdiği bilgiler ham haliyle olduğu gibi internette yayınlanırsa, o zaman bunun garantisi olmaz. Bu, kontrol edilebilen bir delikten çok, barajın yıkılması olur. Çünkü teknik günümüzde binlerce dökümanın internete konulmasını, iş arkadaşları ya da işvereninin insanların karşısına çıkarılmasını, teşhir edilebilmesini mümkün kılıyor. Kendi içinde de her zaman diplomatik davranması gereken bir Dışişleri Bakanlığı'nın böyle işlemediği görülüyor."

Berliner Zeitung aynı konuyla ilgili yorumunda şu değerlendirmeyi yapıyor:

"Bu durum, insani ve politik ilişkiler örgüsünü yıkacak, ABD'nin uluslararası alanda müzakereler yürütme konumunu zayıflatacak ve bütün diplomatik işleyişi altüst edecek. Amerikan yönetimi şu soruyu sormalı: Aya astronot gönderen, düşman füzeleri havada yok edebilen bir ulusun iletişimi nasıl oluyor da böyle elinden kayıp gidebiliyor. Güvenlik önlemleri nerede kaldı? Yönetmeliklere aykırı davranan tek bir memur nasıl oluyor da bu dünya gücünü böylesine sıkıcı bir duruma düşürmeyi başarabiliyor? Bu çok utanç verici bir soru."

Bugünkü gazetelerin yer verdiği bir başka önemli konu ise İsviçre'de dün yapılan, suç işleyen yabancıların sınırdışı edilmesinin oylandığı referandum. Süddeutsche Zeitung, referandumdan 'evet' oyunun çıkmasını eleştiriyor ve İsviçre'nin devletler hukukunu çiğnediğine dikkat çekiyor:

"İsviçreliler bunu yine yaptı. Verdikleri evet oylarıyla tıpkı bir yıl önce minare yasağı referandumunda olduğu gibi dünyaya bir mesaj verdiler: Ne düşündüğünüz umrumuzda değil! Evimizde yaptığımız temizliğe karışmayın, bizi rahatsız etmeyin! İsviçrelilerin verdiği sinyal kendi yanıtını da beraberinde getiriyor: AB aynı zamanda bir hukuk topluluğu. AB, bu kadar sıkı sıkıya bağlı olduğu bir ülkenin yaramaz davranarak kendisini topluluğun dışına yerleştirmesini kabul edemez. İsviçreliler bu referandumla AB ile yaptıkları yedi uluslararası antlaşmadan birini ihlâl etmiş oluyorlar. Bu da imzalanan diğer altı antlaşmanın da teorik olarak ihlâl edilmesi anlamına geliyor."

Bugünkü gazeteler Almanya'da ilk ve tek olan, Hamburg'daki Hrıstiyan Demokrat-Yeşiller koalisyon hükümetinin sona ermesini de ele alıyor. Neue Presse, koalisyonun dağılmasını şaşırtıcı bulmuyor:

"Bu ittifakın Hamburg'un eski Belediye Başkanı Ole von Beust'un istifasının hemen ardından dağılmaması şaşırtıcıydı. Von Beust bu hiç de kolay olmayan ittifakı ayakta tutan kişiydi. Onun yerini alan muhafazakar halefi, bu birlikteliği karın ağrısıyla kabul etti. Eyalette yapılacak seçimler Sosyal Demokratlar ile Yeşiller'in bir koalisyon kurmasına vesile olabilir. Çünkü Hrıstiyan Birlik son dönemde yaşanan bazı skandallar ve senatörlerin istifalarıyla insanların üzerinde çok da iyi bir etki yaratmadı."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Beklan Kulaksızoğlu