1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

30.08.2010 - Alman basınından özetler

30 Ağustos 2010

Almanya’da Müslümanlara yönelik aşağılayıcı açıklamalarını sürdüren ve ırkçılık yaptığı gerekçesiyle tepkileri üzerine çeken Merkez Bankası Yönetim Kurulu üyesi Thilo Sarrazin, önde gelen konular arasında yer alıyor.

https://p.dw.com/p/Oz9E
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Gazetelerin birinci sayfalarında da Sarrazin ile ilgili haberlere yer veriliyor. Zira bugün Thilo Sarrazin'in “Almanya Kendini Yok Ediyor” başlığını taşıyan kitabı piyasaya çıkıyor. Sarrazin bu kitapta da Almanya’daki göçmenlere, Müslümanlara saldırılarını sürdürüyor. Sarrazin'e, mensubu olduğu Sosyal Demokrat Parti’den, Alman ve göçmen sivil toplum kuruluşlarından, diğer siyasi partilerden tepki yağıyor, görevinden alınması talepleri gittikçe yükseliyor. Sarrazin’in haftasonunda da “tüm Yahudiler aynı gene sahiptir” şeklinde yaptığı açıklamalar üzerine Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle'den, “Almanya’da ırkçılığa, antisemitizme neden olacak açıklamaların siyaset gündemde yeri yoktur” şeklinde sert yanıt geldi. Almanya Yahudiler Merkez Konseyi de “Sarrazin kırmızı çizgiyi aştı” şeklinde açıklama yaptı.

Sarrazin’in kitabı ve yaptığı açıklamalara ilişkin olarak “Emder Zeitung” gazetesi, tüm Almanya’nın daha henüz baştan sona okunmamış bir kitap üzerine hararetle tartıştığını, bunun da Sarrazin’in kitabı için en iyi reklam anlamına geldiğini belirtiyor. Gazete yorumuna şöyle devam ediyor:

"Merkez Bankası üyesi Sarrazin, pazarlamanın nasıl yapılacağını adeta kendisi gösteriyor. Birkaç tez ortaya atıyor; bu tezler yeni olmasa bile polemik yaratıyor ve son aşamada patlama yapıyor. Kitabın yazarının niyeti ve satış stratejisi de bu zaten! Protestolar yağıyor. Büyük olasılıkla kitabı henüz okumamış olan Sosyal Demokrat Parti lideri Gabriel, Sarrazin’i bir an önce partiden uzaklaştırma taraftarı. Bu da Sarrazin’i mağdur durumuna düşürüyor, böylece çok daha fazla okuyucunun kitaba yönlenmesini garanti ediyor. Bu muhteşem başarı, Sarrazin’i daha bir sürü kitap yazması için motive edecektir.”

Financial Times Deutschland gazetesi ise konuya farklı bir açıdan bakıyor. Gazete, Sarrazin’in yanlış anlamaya çok müsait olan açıklamalarının ardından, sular biraz durulduğunda, Almanya’nın göçmenlerle sorunları olduğunun kesinkes ortaya çıkacağını belirtiyor ve yorumuna şöyle devam ediyor:

“Halk içindeki birçok insan da bu soruna göçmenleri dışlayarak yanıt bulmaya çalışacak. Ne var ki böyle bir tepki hem insani, hem de ekonomik açıdan tehlikeli. Siyasetin ve ekonomi çevrelerinin bu tehlikeyi çok açık bir biçimde vurgulaması gerekiyor. Ekonomi çevreleri zaten uzun zamandan beri yüksek vasıflı yabancı elemanların Almanya’ya göçünü teşvik etmek istiyor. Almanya’nın merkezi yönetimi ve eyaletleri de, buradaki ikinci ve üçüncü kuşak göçmenlerin toplumdan izole olarak, paralel toplumlar oluşturma tehlikesini frenlemelidir.”

Bonn’da yayımlanan General-Anzeiger gazetesi, Sarrazin’in özünde Almanya’nın önemli bir sorununa parmak bastığını, ama bunu yaparken abarttığını ima ediyor. Gazetenin yorumunda şu satırlar yer alıyor:

“Yapılacak olan şey, göçmenler konusundaki mevcut sorunları somut girişimlerle gidermeye çalışmaktır. Göçmenleri Almanca öğrenmekle yükümlü kılmak, aile birleşimi konusunda daha belirgin kurallar getirmek, sosyal yardımların şartları gibi… . Almanya’nın sanki Avrupa’da izole yaşaması, herşeyin mükemmel olduğu, pembe bir dünyaya geri dönüş yapması mümkünmüş gibi bir izlenim yaratılması değildir burada sözkonusu olan. Keşke basit gerçekler ve reçeteler olabilseydi; ama böyle bir şey Almanya’da da mümkün değil! Ama herşeyden önce anayasal bir madde var; orada der ki: Hiç kimse kökeni ve bağlı olduğu ırk nedeniyle dışlanamaz. Bu anlamda anayasanın temel ilkesi de tehlikede!”

Son olarak farklı bir konuya geçiyoruz ve Almanya’nın Afganistan’a desteğini sürdürme konusunda verdiği taahhütlere ilişkin bir yorumu aktarıyoruz… Alman Federal Meclis Başkanı Lammert ve Savunma Bakanı zu Guttenberg, Afganistan’a yaptıkları ziyarette, Alman hükümeti ve parlamentosunun bu konudaki kararlılığını vurguladılar. Weser-Kurier adlı gazetenin konuya ilişkin yorumunda şu görüşler yansıtılıyor:

“Alman politikacılar, Afgan halkına ve hükümetine şu mesajı verdi: Afganistan’da son dönemlerdeki geri adımlara ve olumsuz gelişmelere rağmen, sonuçta başarı sağlamak mümkündür, buna biz inanıyoruz. Afganistan’ın yeniden Taliban barbarlığının eline düşmesine hiçbir biçimde imkan vermeyeceğiz. Ama Afganlıların da vesayetini üstlenmeyeceğiz, ülkeyi işgal altında tutmayacağız. Afganistan hükümetinin yükümlülükleri ve sorumluluğu üstlenmesine çalışacağız. Tüm mesajlara bakıldığında, Federal Meclis Başkanı’nın bu ilk Afganistan ziyareti, siyasi açıdan, Savunma Bakanı’nın ileri karakollara yaptığı saygıdeğer geziden daha büyük anlam taşımaktadır.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Çelik Akpınar

Editör: Beklan Kulaksızoğlu