1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Ağca'nın politik çizgisinde değişiklik yok"

Nihat Halıcı / DW11 Ocak 2006

Gazeeci-yazar Abdi İpekçi'nin öldürülmesi davasından mahkum olan ve beş yıldır Kartal H Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan Mehmet Ali Ağca'nın tahliye olması bekleniyor. Ağca'nın avukatı Mustafa Demirbağ, Ağca ile ilgili olarak DW Türkçe Servisi'nden Nihat Halıcı'nın sorularını yanıtladı.

https://p.dw.com/p/AaFF
Papa II. Jean Paul, Mehmet Ali Ağca'yı affetmişti
Papa II. Jean Paul, Mehmet Ali Ağca'yı affetmiştiFotoğraf: AP

Papa 2. Jean Paul'e suikast girişiminde bulunan Mehmet Ali Ağca yarın Kartal H Tipi Cezaevi'nden tahliye oluyor. Ağca, Papa 2. Jean Paul'e 13 Mayıs 1981'de Saint Pierre Meydanı'nda suikast girişiminde bulunmuş, olay sonrası yakalanarak müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Gazeteci-yazar Abdi İpekçi'nin öldürülmesinden idam, Papa 2. Jean Paul'e yönelik suikast girişimi nedeniyle de müebbet hapis cezasına çarptırılan Mehmet Ali Ağca, yaklaşık 24 yıl cezaevlerinde kaldıktan sonra tahliye oldu.

Ancak bu karar İpekçi’nin avukatı tepkili. İpekçi davasının müdahil avukatı Turgut Kazan, Milliyet Gazetesi’ne verdiği demeçte yargı kararını sert şekilde eleştirdi. Kazan, "İtalya'da bir suikast girişiminden 19 yıl hapis yatan eli kanlı bir katili Türkiye 5 yıl sonra serbest bırakıyor. Bari bir de ödül versinler" dedi. Ağca'nın avukatı Mustafa Demirbağ ise müvekkilinin serbest bırakılması kararından mutlu. Ağca’nın can güvenliğinin olmadığına ilişkin iddiaları reddeden Demirağ, DW Türkçe Servisi’nin sorularını yanıtladı...

DW: Mustafa Bey, müvekkiliniz Mehmet Ali Ağca’nın serbest bırakılması için daha önce de pek çok kez girişimde bulunmuştunuz. Ağca’nın çeyrek asırlık hapis hayatı şimdi neye dayanarak sona eriyor?

Demirağ: 2005 yılı Mart ayında bir talebimiz vardı. Kartal Ağır Ceza Mahkemesi’ne bir başvurumuz oldu. Müvekkilimizin yurtdışında yatmış olduğu 20 yıllık sürenin de esas alınarak Türkiye’de çeşitli tarihlerde çıkarılan yasaların da gözönüne alınarak müvekkilimizin derhal tahliye edilmesini talep etmiştik, yaklaşık 8 - 9 ay önce. 29 Mayıs 2005 tarihinde bir talebimiz oldu. Bu talebimizi mahkemeler değerlendirdi, 7-8 ay boyunca değerlendirmeler oldu. Bu talebimize paralel bir hüküm tesis edildi en son Kartal 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından. Burada Mehmet Ali Ağca’nın özellikle yurtdışında yatmış olduğu 20 yıllık süre esas alındı ve 2000 yılında, 21 Aralık 2000 tarihinde Türkiye’de çıkarılan 4616 sayılı yasa da esas alınarak yatmış olduğu süreler hesaplandı. 12 Ocak 2006 tarihinde şartlı tahliyeden, diğer ifadeyle koşullu salıvermeden istifade edebileceği mahkeme tarafından hüküm altına alınmış oldu.

DW: Bazı iddialara göre Ağca halen pek çok sırrını ifşa etmedi. Gerçekten Mehmet Ali Ağca’nın kendisine sakladığı sırrı var mı?

Demirağ: Her insanın olduğu gibi Mehmet Ali Ağca’nın da sırları vardır, ama suikaste dair soruyarsanız o konuda benim bir açıklama yapmam söz konusu değil. Bu müvekillime özel bir durum. Ben ancak hukuki durumuyla ilgili açıklama yapabilirim, ama o konuda fazla söyleyebileceğim bir şey yok.

DW: Alman basını Ağca’nın tahliye edilmesi durumunda hayatının tehlikede olduğunu yazdı. Bu iddiayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Demirağ: Bu iddiadan bizim de haberimiz var. Bu, İtalyan kaynaklı bir haber. İtalyan eski savcısına dayanılarak sanırım böyle bir haber söyleniyor. Ama tabii ki Mehmet Ali Ağca böyle bir güvenlik sorunuyla karşı karşıya olabilir mi olamaz mı, esasında bu haberin kaynağına sormak lazım. Hangi verilere dayanarak böyle bir haber ortaya çıktı, hangi bilgiye dayalı olarak böyle bir yorum yapıldı? İşin doğrusu bizi şaşırtmadı da değil. Ama bugüne kadar ne ben ne müvekkilim Mehmet Ali Ağca ne de ailesi böyle bir tehditle karşı karşıya olmadı. En azından böyle bir bilgimiz yok bizim. Ama hangi sebeple böyle bir açıklama yapıldı anlamış da değiliz işin doğrusu.

DW: Müvekkiliniz cezaevinde uzun süre yattı. Bu süre onun siyasal tercihlerinde, düşüncelerinde bir değişikliğe neden oldu mu?

Demirağ: Müvekkilim Mehmet Ali Ağca’nın çizgisinde bir değişiklik yok. Tabii ki değişen dünya şartları, dünya konjunktürü durumlara göre Mehmet Ali Ağca da değişti, gelişti. Ama Mehmet Ali Ağca, Türkiye’de herhangi bir siyasal parti ya da ideolojik tercih noktasında benim tercihim şu partidir diye, parti anlamında bir tercihi yok şu anda veya böyle bir yakınlığı yok. Herhangi bir siyasal organizasyonla da temas söz konusu değil. Zaten olması da mümkün değildi. Bu insan dört duvar arasında yıllardır çile çekmekteydi.

DW: Mustafa Bey, Ağca Hıristiyan aleminin en önemli ruhani liderlerinden birine suikast düzenlemişti. Bugün geçmişe dönüp baktığında, Papa ve Hıristiyanlık üzerine daha farklı düşüncelere sahip mi?

Demirağ: Bugün Vatikan’ın, ‘Mahkemenin kararına saygılıyız’ şeklinde bir açıklaması vardı. İtalyan ajanslarından geçen bir haber vardı. Rahmetli Papa da yaşasaydı Ağca’nın tahliyesine sevinirdi babındaki, bu nitelikteki haberlere müvekkilim ve ailesi sevindi tabii.

DW: Mehmet Ali Ağca serbest kaldıktan sonra sivil hayatta neler yapmayı planlıyor?

Demirağ: Herhangi bir planı programı işin doğrusu yok. Özgürlüğün tadını çıkaracak, dışarıda bir bardak çay içmenin, kahve içmenin, yağmurda ıslanmanın tadına varacak. Kendisine tahliye edileceği haberini ilk ben verdim. Daha önce bilgisi yoktu. Bu haberi çok sevinçle karşıladı doğal olarak. Aynı zamanda Türk devleti, hukuk sistemine ve yargıçlarına da teşekkür etti.