1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB üyelerinde yabancı yatırımcı korkusu

Bernd Riegert / DW8 Mart 2006

Avrupa enerji piyasası hareketlendi. Özelleştirmeden sonra piyasaya giren şirketler, şimdi büyüyerek rekabet güçlerini arttırmayı planlıyor. Ancak AB üyesi ülkelerden bir firma, başka bir üye ülkenin firmasını satın almaya kalkışmasında korumacılık eğilimi devreye giriyor. AB Komisyonu ise buna karşı üyelerini uyarıyor.

https://p.dw.com/p/AbZz
Alman enerji devi EON'un bir İspanyol şirketi tarafından satın alınmasına karşı çıkıldı
Alman enerji devi EON'un bir İspanyol şirketi tarafından satın alınmasına karşı çıkıldıFotoğraf: dw-tv

Avrupa Birliği ilkesel olarak mal, hizmet, sermaye ve iş gücünün serbest dolaşımı konusunda hemfikir. Ama üye ülkelerden bir firma, bir başkasını satın almaya kalkıştığında bu bir ulusal onur sorunu haline getiriliyor ve müdahale ediliyor. Ulusal pazarların korunmasına yönelik bu eğilim bir süredir gözleniyor.

İtalyan enerji firması ENEL’in, Fransız SUEZ firmasını satın almak istemesi Fransa’da tepkiye yol açtı. Paris hükümeti, hızlı bir manevra ile SUEZ’i, ülkenin enerji tröstü Gaz de France ile birleştirerek, ENEL firmasını devre dışı bıraktı. Fransa Başbakanı Dominique de Villepin, Fransız ekonomisinin göz bebeği olan Gaz de France’ı korumakta kararlı.

Benzeri bir tepkiyi İspanyollar da gösterdi. Alman enerji devi EON’un İspanyol ENDESA şirketini almasına karşı çıkıldı. Lüksemburg hükümeti ise ülkenin çelik üreticisi Arcelor’u korumaya çalışıyor. Arcelor firmasına talip olan Mittal Çelik’in Avrupa’daki merkezi Rotterdam’da, ama ana şirket Hint kökenli. Lüksemburg Başbakanı Jean Claude Juncker de bu girişime karşı ülkesini savunmakta kararlı görünüyor.

AB tepkili

AB Komisyonu Başkanı Jose Barroso, bu tür korumacılık eğilimlerine eleştirel yaklaşıyor ve Avrupa pazarının, serbest ticaret, sermaye akışı ve iş bölümü ile büyüyeceğini söylüyor. Barroso bu yaklaşımlara tepkisi şöyle: “Tüm üye ülkeleri sorumluluklarının bilincine varmaya ve milliyetçi söylemden vazgeçmeye çağırıyorum. Bu Avrupa için iyi değil. Küreselleşme döneminde, ancak Avrupa iç pazarını güçlendirerek başarılı olabiliriz.”

AB Komisyonu’nun İç Pazardan Sorumlu Üyesi Charlie McCreevy, özellikle hükümetlerin ticarete karışmasını eleştiriyor. İtalya ve İspanya’da hazırlanan, yabancı yatırımcıların haklarını kısıtlayan yasaların inceneleceğini açıklayan McCreevy, gerekirse müdahale etmeyi planlıyor.

İngilizler yabancı yatırımcılara açık

Kıta Avrupası’nın aksine İngilizler ise yabancı yatırımlara son derece açık. İngiliz hükümeti, bu konuyu tamamen ekonomi patronlarına bırakıyor. Fransız enerji şirketi EDF, İngiltere’de enerji piyasasının % 25’ini karşılarken; Alman RWE şirketi de Thames Water adlı şirketi satın alarak su pazarına dahil oldu. Avrupa Birliği üyelerinin hizmet sektöründe açılıma ya da Doğu Avrupalı işgücünün serbest dolaşımına karşı çıkması da serbest ticaret kurallarına uymuyor.