AB zirvesinde Sarkozy - Barroso gerginliği

Brüksel'de düzenlenen AB devlet ve hükümet başkanları zirvesinin gündemi aslında farklıydı. Euro İstikrar Paktı, Pakistan’a yapılacak yardımlar, ayrıca Hindistan ve Çin’le ilişkilerin ele alınması planlanıyordu. Ancak zirveye Fransa’nın Romanları sınırdışı etmesiyle ilgili AB ve Fransa arasında yaşanan gerginlik damgasını vurdu.

Zirveye katılan bazı liderler, Sarkozy ile AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso arasında duygusal çatışma yaşandığını belirtirken, diplomatlar da Sarkozy’nin, tüm AB hükümet ve devlet başkanlarının önünde Barroso'ya “Komisyon, Fransa’yı rencide etti” dediğini aktardı. Barroso’nun da Sarkozy’e Komisyon’un görevinin AB sözleşmelerini savunmak olduğunu söylediği belirtiliyor.

Barroso ve Sarkozy arasında yaşanan gerginlik, AB liderlerinin çektirdiği toplu fotoğrafa da yansıdı. Kızgınlığı geçmeyen Sarkozy, yan yana durduğu Barroso’ya kasıtlı olarak sırtını döndü.

Barroso, basına yaptığı açıklamada ise etnik azınlıklara uygulanan ayrımcılığın kabul edilemez olduğunu dile getirerek "Avrupa’da etnik azınlıklara uygulanan hiçbir ayrımcılık kabul edilemez. İnsan onuruna saygı AB için kutsal bir değerdir” diye konuştu.

Juncker'den tepki

Lüksemburg Başbakanı Jean - Claude Juncker de Sarkozy’nin gerginlik yaşadığı isimler arasındaydı. Juncker, Fransa’ya yönelik sert açıklamalar yapan AB’nin Adalet ve Temel Haklardan Sorumlu Lüksemburglu Komiseri Viviane Reding'e “Romanları kendi ülkesinde ağırlaması” tavsiyesinde bulunan Sarkozy’nin tutumunu “uygunsuz” olarak nitelendirdi.

Reding, önceki gün Fransa'nın sınırdışı kararını "utanç verici" olarak nitelemiş ve Birlik'i Paris'e karşı harekete geçmeye çağırmıştı. Reding, "Bu duruma, Avrupa'da, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra bir daha asla tanık olmayacağımızı ummuştum" sözleriyle Nazi rejiminin uygulamalarıyla karşılaştırmıştı.

Almanya, Sarkozy'i yalanladı

Sarkozy'nin Romanlarla ilgili Almanya'ya atıfta bulanarak yaptığı bir başka açıklama da tartışmalara neden oldu. Sarkozy, Almanya Başbakanı Angela Merkel'la yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısının sonunda, “Bayan Merkel, önümüzdeki haftalarda Roman kamplarını kapatmayı amaçladıklarını söyledi” diye konuştu.

Ancak Alman hükümet sözcüsü Sarkozy'nin bu açıklamasını yalanladı. Hükümet sözcüsü Steffen Seibert, “Merkel ne Avrupa Konseyi'nde ne de Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy ile görüşmesinde, Almanya'daki Roman kampları ya da bunların boşaltılması konusunda konuşmuştur” dedi.

Almanya Başbakanı Angela Merkel ise Reding'in açıklamaları ile ilgili görüşünü dile getirerek "Bu konuşma tarzının ve kelime seçiminin uygun olmadığını açıkça ifade ettim. Belirttiğimiz gibi tek tek kurumlar arasında birbirimize saygı çerçevesi içerisinde davranmalıyız. Bu çok önemli” dedi.

Bu konuda ülkesinin politikasını savunan Sarkozy de yasadışı kampları kapatmaya devam edeceklerini kaydetti. Ağustos ayında 500’den fazla kaçak kampın temizlendiğini ve bu kamplardaki Romanların üçte ikisi ya da dörtte üçü gibi bir kısmının Fransız vatandaşı olduğunu ifade eden Sarkozy, bu rakamların bir ayrımcılığın söz konusu olmadığını kanıtladığını savundu.

Zirvenin diğer gündemi

Romanlar her ne kadar zirveye damgasını vurmuş olsa da tek tartışma konusu değildi. Ticari ve politik alanda da pek çok konu ele alındı. AB liderleri, İsrail’e Ortadoğu barış görüşmelerinin şansını artırmak için Yahudi yerleşim birimi inşaatlarıyla ile ilgili moratoryumun genişletilmesi çağrısında bulundu. İsrail tarafından kararlaştırılan moratoryumun süresi 26 Eylül’de sona eriyor. Filistin tarafı, süre uzatılmadığı takdirde barış görüşmelerinden çekileceği tehdidinde bulunmuştu.

Diğer yandan İtalya'nın muhalefetini sona erdirmesiyle Güney Kore ile imzalanacak serbest ticaret anlaşmasının önü de açılmış oldu. Liderler, Güney Kore ile yapılması kararlaştırılan serbest ticaret anlaşmasını şu ana kadarki en iddialı anlaşma olarak nitelendirdi. Komisyonun verilerine göre, AB, Güney Kore'nin ikinci büyük ihracat pazarı, Güney Kore ise AB'nin sekizinci büyük ticaret partneri konumunda.

AB liderleri ayrıca sellerden büyük zarar gören Pakistan’a destek amacıyla ticari kolaylıklar tanınmasını kararlaştırdı. Böylece Pakistan bazı ürünlerde gümrük vergisi indirimlerinden yararlanacak.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/dpa/Reuters, HK/BS/BK