1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD’de sosyal güvenlik reformu gündemde

Jens Korte24 Ocak 2005

ABD Başkanı Bush’un siyasi gündeminin en üst sırasında, sosyal güvenlik sistemlerinin reformu yer alıyor. Reform, öncelikle banka ve borsalara milyarlarca dolar kazandırabilir.

https://p.dw.com/p/Aaz8
Sosyal güvenlik sistemi reformunun yaklaşık 1 trilyon dolarlık bir "ekonomik pasta" ortaya çıkarması bekleniyor
Sosyal güvenlik sistemi reformunun yaklaşık 1 trilyon dolarlık bir "ekonomik pasta" ortaya çıkarması bekleniyorFotoğraf: Tagesschau.de

Başarıyla yeniden seçilmesinin ardından George Bush’un tek bir derdi kaldı: Amerika Birleşik Devletleri’nin 43. Başkanı’nın tarihe nasıl geçeceği. Bush ve danışmanları, onun 21. yüzyılın en büyük reformcusu olmasına karar verdi.

Wall Street’e yüzyılın hediyesi

Bush, Amerikalıları, sosyal güvenlik sistemlerinin sahibi olan bir toplum haline getireceğini açıkladı. Amerika Birleşik Devletleri devletinin bu en kapsamlı güvenlik sistemi, kısmi de olsa özelleştirilecek. Amerikan vatandaşlarının bundan bir yarar sağlayıp sağlamayacağı daha belli değil. Fakat kar edecek biri şimdiden belli: Bu, Wall Street için yüzyılın hediyesi olacak.

Chicago Üniversitesi’nden Austan Goolsbee, milyarlarca doların, kalıcı şekilde mali sisteme pompalanacağına işaret ediyor: “Bir özelleştirme durumunda Wall Street bankalarının elde edeceği komisyon gelirleri yüzyılın hediyesi olacak. Bu rakam, önümüzdeki 75 yılda 1 trilyon dolara ulaşabilir.”

Yatırım olağanüstü. Özel hesapların açılmasıyla, önümüzdeki 75 yılda bankacı ve borsacılar 940 milyar dolara varan komisyon geliri elde edebilecek. Bu, Alman Yurt İçi Gayrı Safi Milli Hasılası’nın yüzde 40’ına denk düşüyor. Goolsbee, “2050 yılında yeni sistemin hesaplarının değeri, tüm Japon hisse senedi piyasasının değerinin üzerine çıkar” tesbitini yapıyor.

Bush’un zor görevi

Reformcu Bush, zor bir işe kalkışıyor. Washington’da, politikacıların sosyal güvenlik sistemine el atmasının, yüksek gerilim hattı ellemeye benzediği söyleniyor. 30’lu yılların bunalım yıllarında oluşturulan sosyal güvenlik sistemi, Amerika Birleşik Devletleri’nin en başarılı kamu sistemi kabul ediliyor.

Devletin emekli maaşı, ülkedeki emeklilerin dörtte üçünün gelirinin yarısından fazlasını oluşturuyor. Bu devlet güvenlik sistemi, işçi ve işverenlerin prim ödemeleriyle finanse ediliyor. Bush’un planları gelişir ve sosyal güvenlik primlerinin yüzde 40’ı özel yatırım fonlarına akmaya başlarsa, lobiciler ektiklerini biçecek. Bu yatırımcı grubu, yaklaşık 20 milyar dolarla, Bush’un seçim kampanyasının en büyük destekçileri arasındaydı.

“Muhafazakar ideologlarla ekonomik çıkar“

Bush hükümetinin planları büyük bir direnişle karşılaşıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin korkulan emekliler örgütü AARP’den Ladan Manthegi bunun nedenini şöyle açıklıyor: “Risk daha da artacak. Hem de, yaşlılıkta daha fazla güvenlik sağlaması gereken bir sistemde.”

Sendikacılar, muhafazakar ideologlarla ekonomik çıkarları bulunanların omuz birliğinden söz ediyor. Amerikan sendikalarının çatı örgütü üyelerini harekete geçiriyor. Bu kısmi özelleştirmenin, yatırım fonlarının yasadışı uygulamaları ve sigortacılıktaki komisyonculuğu hoş gösteren analistlerin yolaçtığı skandala benzer bir çıkar çatışması yarattığını belirtiyorlar.

Bu yüzyıl projesinin ayrıntılarını Bush Şubat ayında açıklamaya hazırlanıyor. Wall Street’deki yatırımcılar bunu can kulağıyla dinleyecek.