1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB'den İran ve Filistin için çözümler

Bernd Riegert15 Mayıs 2006

AB dışişleri bakanlarının Brüksel’deki toplantısına İran’ın nükleer programı ve Filistin’deki mali kriz damgasını vurdu. İran’a, uranyum zenginleştirme faaliyetlerini durdurması karşılığında cazip bir paket sunmaya hazırlanan bakanlar, mali yardımların askıya alınmasıyla Filistin'de ortaya çıkan krizi gidermenin yollarını arıyor.

https://p.dw.com/p/Aa03
AB’nin Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana, İran’ı ikna etmek için cazip teklifler hazırladıklarını kaydetti.
AB’nin Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana, İran’ı ikna etmek için cazip teklifler hazırladıklarını kaydetti.Fotoğraf: AP

AB dışişleri bakanlarının Brüksel’deki olağan toplantısının ana gündem maddesini, İran’ın nükleer programı ile ilgili girişim ve Filistin’e mali yardımlar oluşturdu. AB’nin Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana, İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinden vazgeçmesi için geniş kapsamlı bir paket oluşturma çalışmalarının sürdüğünü belirterek, bu pakette cazip ekonomik tekliflerin yanı sıra nükleer enerji ve hatta güvenlik konularında da yardım önerilerinin yer alacağını belirtti. Solana, teklifin önümüzdeki haftalarda İran’a sunulacağını ve BM Güvenlik Konseyi’nde çıkarılmaya çalışılan kararı tamamlayan bir nitelik taşıyacağını kaydetti. İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ise dün yaptığı açıklamada, Avrupalı yetkililerin İran konusunda toplantı düzenlemesini, İran’ın katılmaması nedeniyle anlamsız olarak nitelendirmişti. Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, İran Cumhurbaşkanı’nın tutumunu eleştirdi. Steinmeier, “Çabalarımızı aynı şekilde sürdüreceğiz. İran yönetiminde de sonunda bir mantık kırıntısı kalmış olacağını ve teklifi daha görmeden reddetmeyeceğini umuyorum. Umarım Tahran yönetiminde Ahmedinejad’ın dün yaptığından daha farklı tepki verecek yeterince makul insan vardır,” dedi.

“İran güven inşa etmeli”

Teklif üzerinde çalışan ülkeler, geçtiğimiz yıllarda İran ile müzakereleri yürüten üç Avrupa ülkesi, İngiltere, Fransa ve Almanya. Pakette, İran’a sivil amaçlarla kullanılacak nükleer enerji üretimi için kapsamlı yardım önerilecek. Toplantının sonuç bildirgesi taslağında da, “Güvenli, sürdürülebilir ve nükleer silah teknolojisinin yayılmasına karşı korunan sivil bir nükleer programa desteğin mümkün olduğu belirtilerek, bunun için uluslararası endişelerin dikkate alınması ve İran’ın niyetleri konusunda güvenin yeniden inşa edilmesi,” koşulu getiriliyor. Taslakta, “AB, İran ile güven ve işbirliği temelinde ilişkileri geliştirmek isteğindedir. Bunun alternatifi, İran’ın seçimini izolasyondan yana yapmasıdır,” ifadesi de yer alıyor.

AB Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana, “İran’ın gerçek niyeti nükleer enerji üretmekse, teklifi kabul etmesi gerektiği,” mesajını vererek, İran yönetimini, “Diplomatik çözümün iyi olduğunu hep söyledik. Bu yolda devam edeceğiz. Eğer gerçekten nükleer enerji peşindelerse geri çeviremeyecekleri bir paket hazırlıyoruz. Eğer sözkonusu olan enerji üretimi değilse, o zaman neyin peşinde olduklarını anlamış oluruz,” diyerek uyardı.

Filistin için yeni finans sistemi

ABD ve AB’nin doğrudan mali yardımları durdurmasının ardından ekonomik darboğaza sürüklenen Filistin’deki durum da Avrupalı bakanların gündemindeydi. Javier Solana, Filistin bölgelerinde durumun ciddi olduğunu vurgulayarak, Hamas yönetimiyle işbirliği yapmak durumunda kalmadan Filistin halkına yardım edebilmek için yeni bir finansman sistemi üzerinde çalıştıklarını söyledi. AB’nin, Filistin bölgelerinde hastane ve okul yapımını finanse etmek için özel bir fon oluşturmayı planladığını da açıklayan Solana, çalışmaların en kısa sürede tamamlanması gerektiğinin bilincinde olduklarını belirtti. Avrupa Komisyonu’nun dış ilişkilerden sorumlu üyesi Benita Ferrero-Waldner ise, bu fonun Dünya Bankası aracılığıyla oluşturulmasında bazı zorluklar bulunduğunu, bu nedenle yeni fonların en erken haziran ayında hayata geçirilebileceğini kaydetti. Hamas’ın iktidara gelişi öncesinde AB, yılda 500 milyon euroyla Filistin’in en önemli yabancı mali yardım kaynağı konumundaydı.

Askeri kimlik arayışı

Öte yandan Brüksel'de devam eden Genel İşler Konseyi çerçevesinde bir araya gelen AB dışişleri ve savunma bakanları, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (AGSP) kapsamında askeri kimlik arayışlarını ve reform girişimlerini değerlendirdi. Askeri yetenekler, sivil-asker işbirliği ve koordinasyonu, operasyon yönetimi gibi dosyaları ele alan bakanlar, 2010 yılına kadar tamamlanması öngörülen askeri yetenek arayışlarının ''olumlu ilerleyişini'' memnuniyetle not ettiklerini belirtti. AB'nin askeri yetenek geliştirebilmesi amacıyla üye ülkelerin somut katkılarını da belirlemek için çaba harcayan ve bu alanda çeşitli sorunlarla karşılaşan bakanlar, yıllardır üzerinde uzlaşı sağlanamayan katılım ve katkı tablosunun bu yaz netleştirilmesinin hedeflendiğini duyurdu.

Stratejik hava ulaştırma, deniz kuvvetleri, NATO ile işbirliği, 2007 başından itibaren operasyonel olması öngörülen Acil Tepki Gücü, teknolojik araştırmalar, komuta, kontrol ve iletişim sistemleri, savunma alanında izlenecek yöntemler gibi dosyalardaki gelişmeleri inceleyen bakanlar AGSP'nin uzun vadeli olanak ve ihtiyaçlarını belirleme çalışmalarını sürdüreceklerini bildirdi. ''Kriz yönetimi'' operasyonlarına ilişkin belgeleri de ele alan bakanlar, AB'nin Balkanlar'da güvenlik ve istikrara katkı çabalarındaki gelişmeleri değerlendirdi.