1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD'nin gizli hapishaneleri

Daniel Scheschkewitz / DW3 Kasım 2005

Washington Post gazetesinin, Amerikan istihbarat örgütü CIA’in ’gizli hapishaneleri’ne ilişkin haberi geniş yankı yarattı. Habere göre, CIA, terör şüphesiyle tutukladığı kişileri dünyanın çeşitli ülkelerinde, insan haklarına aykırı bir şekilde tutuluyor. Washington’da Daniel Scheschkewitz’in yorumu:

https://p.dw.com/p/AZsq

“Amerika Birleşik Devletleri’nin dünya çapına yayılmış gayrıresmi bir hapishane sistemine sahip olduğuna dair haberler aslında yeni değil. Buna ilişkin haberler yıllardır ara ara çıkıyor, fakat deliller yeterli olmadığı için yine unutuluyordu. Ancak Washington Post gazetesi, ilk defa bu gizli hapishane sisteminin nasıl işlediğini gözler önüne serdi. Çok sayıda eski ve yeni istihbaratçı, ayrıca kimi diplomatların da bu haberi doğruladıkları bildiriliyor.

Amerikan makamlarının, terör zanlıları veya teröristlere nasıl muamele ettiklerini gördükten sonra bu gizli hapishaneler haberi kimseyi şaşırtmadı. Terör söz konusu olduğunda, Bush yönetiminin hukuk devleti prensiplerini veya işkenceyi yasaklayan uluslararası anlaşmaları pek kaale almadığı da uzun zamandır biliniyor. Guantanamo Üssü’nde, yargılanmadan ve keyfi olarak esir tutulanlar ya da Beyaz Saray’daki hukuk danışmanlarının anıları bu gerçeğin altını çiziyor.

Fakat Ebu Gureyb Cezaevi’ndeki son skandaldan sonra, en ateşli Bush taraftarları bile Amerika Birleşik Devletleri’nde ciddi bir insan hakları sorunu yaşandığını kabul etmek zorunda kaldı. Terör zanlılarının başka ülkelere nakledilmesi ise terörle savaşta, hukuk ve adaletin çiğnendiğinin başka bir göstergesi.

Ama bir daha tekrarlamakta yarar var: Amerikan yasalarına göre, tutukluların avukat ve ziyaretçilere açık olmayan yerlerde, tecritte tutulması suç kabul ediliyor. Ve her ne kadar terör zanılılarının hangi Doğu Avrupa ülkelerinde tutuldukları bilinmese de; söz konusu ülkelerin yönetimlerinin bilgisi dahilinde, yasalara karşı gelindiği, en azından uluslararası hukuk prensiplerinin çiğnendiği aşikar. Uluslararası terörle mücadelenin gerekliliği bir tarafa, bazı Doğu Avrupa ülkelerinin Washington’a tanıdıkları sınırsız özgürlük, KGB’ye kayıtsız şartsız teslim oluşlarına andırıyor.

Terör şüphesiyle CIA’in eline düşmüş vatandaşları bulunan Kanada, Fransa ve İsveç gibi bazı ülkelerin parlamentoları, konuyla ilgili soruşturmalar başlattı. Yani Amerika’nın gizli hapispane sistemi, tüm dünyayı ilgilendiren bir olay. Bu gizli kamplarda işkence yapılıp yapılmadığı, hatta cinayetlerin işlenip işlenmediği henüz bilinmiyor. Washington yönetimi, konuyu bir an önce açıklığa kavuştursa ve terörle mücadeleyi hak ve hukukun geçerli olduğu bir zemine çekse iyi eder.“