1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD'nin Irak'taki hataları ne?

Björn Blaschke19 Nisan 2006

ABD’de son dönemlerde Savunma Bakanı Donald Rumfeld’e yöneltilen eleştiriler, Irak’ta Amerikan yönetiminin yaptığı yanlışları gündeme getirdi. Alman Radyolar Birliği Ortadoğu muhabirlerinden Björn Blaschke, Washington’un izlediği Irak politikasını büyüteç altına alıyor…

https://p.dw.com/p/Aa5C
ABD, Irak savaşı nedeniyle gelen eleştirileri her zaman geri çeviriyor
ABD, Irak savaşı nedeniyle gelen eleştirileri her zaman geri çeviriyorFotoğraf: AP

ABD’de bugünlerde Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’e yönelik, gerek siyasi ve gerekse askeri kanattan fırlatılan eleştiri oklarının neredeyse tümü Irak politikasına yöneliyor. Askeri operasyon öncesi ve sırasında yapılan stratejik hatalar, Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonraki döneme ilişkin Beyaz Saray ve Pentagon’un somut planlarının bulunmayışı, ülkedeki karmaşık etnik yapının neden olabileceği sorunların küçümsenmesi ve demokrasinin tesisi yolunda yanlış zamanda atılan yanlış adımlar olarak ön plana çıkıyor.

En önemli stratejik hatalar arasında Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesinin ardından teröristlerin sızmasını önlemek amacıyla İran, Suriye ve Suudi Arabistan sınırlarının hemen kapatılmaması da gösteriliyor. Zincirin bir başka halkasını ise eski rejime ait ordunun dağıtılması oluşturuyor.

İşsiz kalan binlerce askerin, direnişçilerin saflarına katılması, isyancı kuvvetlerin, askeri deneyime sahip çok sayıda elemana sahip olması sonucunu doğurdu. Yapılan eleştirilerin listesi böylece uzayıp gidiyor. Sonunda Dışişleri Bakanı Condoleeza Rice’in da ifade ettiği gibi “binlerce başlıktan oluşan bir hatalar zinciri“ ortaya çıkıyor.

“Amerikalılar yanlışını önce kabul etmiyor“

Washington’un elindeki tek planı “ortada herhangi bir planın bulunmaması“ olarak tanımlayanlar da var. Washington’un deneme – yanılma politikası anlayışının olduğunu Amerikan Savunma Bakan Yardımcısı Rowsch Shaways de teslim ediyor:

Shaways şu değerlendirmeyi yapıyor: “Amerikalılar politikada verdikleri kararları, on kez eleştirseler bile değiştirmeye yanaşmıyor. Ta ki sonunda kendi hatalarının farkına varan kadar da bu böyle sürüyor. Aradan on yıl geçtikten sonra da ’evet, yaptığım yanlıştı, üzgünüm.’ Sonra herşey yeniden sıfırdan başlıyor. Amerikalılar’ın politikada benimsedikleri tavır ve anlayış bu şekilde.“

Demokrasinin tanımı

Amerikalılar’ın içine düştüğü yanlışlardan biri de “demokrasi“ kavramına ilişkin anlayış farklılıklarını görmekte gecikmeleri oldu. Zira, Irak’ta çeşitli demokrasi tanımı mevcut ve herkes bu kavramı kendine göre yorumluyor. Kimi zaman Kürtler’in taleplerine Şiiler karşı çıkıyor, kimi zaman Sünni ve Şiilerin anlayışları Kürtler tarafından reddediliyor. Her kafadan farklı seslerin çıkması ve bir türlü uzlaşma sağlanamaması, parlamento seçimlerinden dört ay sonra bile ülkede hala yeni hükümetin kurulamaması sonucunu doğurdu.

ABD’nin gerçekten de arzu ettiği şey şu anki belirsizlik mi yoksa gelişmelerden Washington’da rahatsızlık duyuyor mu? Hangisi ABD’nin çıkarlarına daha uygun? Son günlerde yapılan eleştirilere bakılacak olursa, Beyaz Saray ve Pentagon’da da bu sorunun yanıtını tam olarak kimse bilmiyor.