1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB’nin gündeminde anayasa var

Bernd Riegert17 Mayıs 2004

AB üyesi 25 ülkenin dışişleri bakanları Brüksel’de biraraya geldi. Yarın sona erecek zirvede, birliğin anayasası yer alıyor. Alman Dışişleri Bakanı Fischer, AB’nin "ev ödevini yapması gerektiğini" söyledi.

https://p.dw.com/p/AbHX
Ortadoğu'daki son gelişmeler de AB toplantısına yansıdı
Ortadoğu'daki son gelişmeler de AB toplantısına yansıdı

AB dışişleri bakanlarının toplantısının gündeminde Irak, Orta Doğu ve Avrupa Anayasası vardı. Ama toplantının daha ilk gününde Bağdat’daki patlama, İsrail ordusunun Refah mülteci kampındaki operasyonu bu konulara daha geniş yer verilmesine neden oldu. Almanya Dışişleri Bakanı Fischer, Irak’taki işkence olaylarından duyulan üzüntüyü ve gidişattan duyduğu endişeyi dile getirdi.

Avrupalıların ev ödevi

Fischer, şunları söyledi: "Tüm katılımcılar dünyanın bugün nasıl göründüğünün farkındalar. Kriz bölgelerine baktığımda neyle karşı karşıya olduğumuzu görüyorum. Biz Avrupalıların, tüm nüfuzumuzu ve olanaklarımızı kullanarak, krizle mücadelede daha aktif rol oynamak için, ev ödevimizi çoktan yapmış olmamız gerekiyordu. Tüm katılımcıların, bu sorumluluğun farkında olduğunu umuyorum. Önümüzdeki yıllar hiç de kolay geçmeyecek.”

Polonya’daki hükümet krizi yansıdı

Toplantıda ele alınacak ana konulara gelince: AB Anayasası’nda birliğin ortak dış politikasını temsil edecek bir dışişleri bakanı belirlenmesi öngörülüyor. İngiltere ise bu konuda çekimser davranıyor. Adalet ve vergi hukuku gibi alanlarda çoğunluk kararına başvurulup vurulmayacağı da hala tartışmalı. Öte yandan Polonya’da yaşanan hükümet krizi de toplantıya yansıyor. Almanya Dışişleri Bakanı Fischer, Parlamento’dan güvenoyu alamayan yeni Polonya hükümetinin, Haziran’daki hayati zirvede etkin rol oynayıp oynayamayacağı konusunda şüpheli olduğunu belirtiyor. Geçen yılın Aralık ayında Polonya ve İspanya AB Anayasa taslağını veto etmişti. Ancak yeni İspanyol hükümeti geçtiğimiz haftalarda bu konuda uzlaşmadan yana olduklarını açıkladı. Polonya da, İspanya’nın bu tavrını takip etti.

Bir diğer tartışmalı konu ise AB Konseyi’ndeki oy dağılımı. Oy dağılımının, birlik üyesi ülkelerin nüfuslarının yüzde 60’ı mı, 62’si mi yoksa yüzde 66’sı mı baz alınarak hesaplanacağı hala belirsiz.