1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB'nin İran'ı tehdidi boş çıktı

Peter Phillip / DW23 Eylül 2005

İran’ı nükleer programından vazgeçirmek için uzun zamandır Tahran yönetimiyle müzakerelerde bulunan Avrupa Birliği, şimdilik İran konusunu BM Güvenlik Konseyi’ne götürme seçeneğini rafa kaldırdığını bildirdi. Diğer yandan, İran konusunun Güvenlik Konseyi’ne getirilmesine Rusya ve Çin karşı çıkıyordu. DW’den Peter Philipp’in yorumu:

https://p.dw.com/p/AZtZ

“İran’ın nükleer silah üretmesi sağlayacağı düşünülen nükleer programından vazgeçirilmesi için ABD ve AB’nin çabaları bugüne kadar sonuçsuz kaldı. Şimdi Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na bağlı Guvanörler Konseyi’nin İran’ı uzlaşmaz tavrı nedeniyle kınaması ve anlaşmazlığı Güvenlik Konseyi’ne götürmesi gündeme geliyor. Ama Rusya ve Çin’in vetosu nedeniyle bu şu an için olası görünmüyor. Bu yüzden, İran ile bu konudaki müzakereleri yürüten Fransa, İngiltere ve Almanya dışişleri bakanları, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın İran’a ilişkin raporunu erteleme kararına razı olmak zorundalar.

ABD Başkanı George W. Bush, İran konusunda Rus meslektaşı Vladimir Putin’den destek göreceğini umut ediyordu. Ancak Putin, Güvenlik Konseyi’nın kınama ve yaptırım uygulama kararlarını ‘diplomasi girişimi’ olarak algılamıyor. Putin’in bu tavrının belirli sebebleri var: Moskova, Tahran ile ilişkilerini son dönemlerde oldukça geliştirerek, İran’a nükleer teknoloji ve tesis satan başlıca ülke konumuna geldi. Rusya da İran’ın atom silahları üretmesinden yana değil elbette, ama bu karlı işi kaybetmek de istemiyor.

Bu nedenle, İran’a BM Güvenlik Konseyi’nde tavır alınması gündeme geldiğinde, Rusya’nın buna kesin olarak karşı çıkacağı herkes tarafından biliniyor. Bu arada Güvenlik Konseyi’nde veto hakkı bulunan 5 daimi üyeden biri olan Çin’in de İran’da -özellikle ham petrol ve doğal gaz ticareti açısından- yoğun ekonomik çıkarları bulunuyor. Bu nedenle Güvenlik Konseyi’nde İran’ın kınanması çok zor hale geliyor.

İran ise bir yandan nükleer silahları geliştirmediğini söylüyor, ama öte yandan da atom araştırmalarını barışçıl amaçlarla sürdürmekte ısrar ediyor. ABD yönetimi ise Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması’na imza koymasına rağmen, İran’ı hala ‘haydut devletler’ statüsünde görüyor.

Avrupalılar, ABD’nin bu siyasi tavrına önceleri pek yanaşmıyorlardı. Ancak onlar da artık ABD’nin tutumuna yaklaştılar.Önceleri Amerikalılar’a diplomatik yoldan çözümün daha iyi olacağını kanıtlamaya çalışırken, Ağustos ayından bu yana Avrupalılar da İran’a yaptırım uygulama tehdidinde bulunmaya başladılar. Ancak bu tehditlerin kof olduğu sadece Rusya ve Çin örneğinde değil, ABD’ne kafa tutmasıyla İran’a kötü örnek olan Kuzey Kore konusunda da ortaya çıktı.”