1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

250210 EU Westjordanland

26 Şubat 2010

AB yargısı, İsrail işgali altındaki topraklarda üretilen ürünlere ilişkin çarpıcı bir karar verdi. Adalet Divanı, Batı Şeria'da üretilen malların İsrail'e sağlanan ayrıcalıklardan yararlanamayacağı hükmüne vardı.

https://p.dw.com/p/MBNA
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

İsrail'e ait Maaleh Adumim yerleşim yerinde bulunan Soda-Club adlı gazlı içecek imalatçısının ürettiği ürünleri, gümrükten muaf olarak ithal etmek isteyen Alman Brita firması, AB Adalet Divanı'nın engeline takıldı. Hamburg'da bulunan gümrük merkez bürosuyla yaşadığı anlaşmazlık sonucunda AB Adalet Divanı'na başvuran firma, başvurusuna gerekçe olarak 1995 yılında AB ile İsrail arasında imzalanan gümrük muafiyeti anlaşmasını göstermişti. Anlaşma her ne kadar Batı Şeria, Gazze Şeridi, Doğu Kudüs ve Golan Tepeleri'ni gümrük muafiyeti kapsamının dışında bıraksa da, İsrail uygulamada Filistin'deki Yahudi yerleşimlerinde üretilen ürünlerin üzerine de "İsrail malı" ibaresi koyuyordu.

Filistin Özerk Yönetimi, AB Adalet Divanı'nın kararını memnuniyetle karşıladı. Filistin Ekonomi Bakanı Hasan Ebu Libdeh şunları kaydetti: "Bu karar bizi oldukça cesaretlendirdi. Kararın uluslararası hukuka ve Filistin bölgelerindeki İsrail yerleşimleriyle ilgili uluslararası tutumla da bağdaştığını düşünüyorum. Bunun AB tarafından atılan bir ilk adım olduğunu ve başka adımların da geleceğini umuyoruz. Kararın İsrail yerleşim yerlerinde üretilen ürünlerin AB'ye sokulmasının yasaklanmasına kadar varacak başka adımlara da ön ayak olmasını ümit ediyoruz."

"Anlamı ekonomik olmaktan çok siyasî"

Sadece Filistin Özerk Yönetimi değil, İsrail'deki sol görüşlü bazı organizasyonlar da karardan memnuniyet duyduklarını belirtti. Barış için Kadın Koalisyonu'ndan Merav Amir, kararın ekonomik olmaktan çok, siyasî anlam taşıdığına işaret etti. Amir şöyle konuştu: "Bence uluslararası toplumun ve şimdi özellikle Avrupa Topluluğu'nun da İsrail’e şu anki tutumunu sürdürmesinin mümkün olmadığını göstermesi çok büyük bir önem taşıyor. Bu şu anlama geliyor: İsrail gerek ekonomik ve gerekse siyasi anlamda uluslararası toplumun parçası olarak işlerliğini sürdürmek istiyorsa, uyması gereken bazı koşullar var. Bunlardan biri de İsrail'in işgalci bir devlet olmaya devam edemeyeceği gerçeği."


Filistinliler için karar, Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerin her tür ekonomik faaliyetinin yasadışı olduğunun kanıtı. Filistin Ekonomi Bakanı Hasan Ebu Libdeh yerleşimcilerle ilgili şu açıklamayı yaptı: "Yerleşimciler barışın önünde çok ciddi ve stratejik bir engel oluşturuyor. Barış görüşmelerinin yeniden başlamasının ve İsrail ile Filistin arasında barışa ulaşılmasının önündeki en önemli engel durumundalar."

Libdeh AB Adalet Divanı'nın kararının barış sürecinin geleceğiyle ilgili kendilerine umut aşıladığını da kaydetti.

© Deutsche Welle Türkçe


Sebastian Engelbrecht / Çeviri: Banu Ertek


Editör: Beklan Kulaksızoğlu