Alman şirketler Libya pazarına hazırlanıyor

Büyük petrol ve doğalgaz yataklarının bulunduğu Libya, oldukça zengin bir ülke. Libya lideri Muammer Kaddafi ve ailesi, geçmişte bu kaynaklardan büyük servetler edinmiş ve bu kazançlarını yurtdışında da değerlendirmişlerdi. Sadece Almanya’da dondurulan banka hesaplarında, yedi milyon eurodan fazla bir paranın bulunduğu ifade ediliyor. Dondurulan hesaplardaki paranın Libya halkının geleceği için kullanılması bekleniyor.

Libya’da değişen koşullar Alman şirketleri için de yeni yatırım fırsatları yaratıyor. Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği’nden Felix Neugart, Alman şirketlerinin Libya’ya yoğun ilgi gösterdiğini, özellikle altyapı alanında yeni yatırım olanaklarını doğduğunu şu sözlerle, “Elektrik, su ve kanalizasyon şebekelerini kurmak, yani doğru dürüst bir altyapıya sahip olmak için teknik uzmanlığa ve mühendislik bilgisine ihtiyaçları var. Alman şirketleri bu alanda iyiler ve aranılan şirketler" dile getiriyor.

Yatırımların artmasının koşulları

Alman şirketlerinin bugüne kadar Libya konusunda çekimser bir tutum benimsemesine sadece yetersiz altyapı değil, ülkedeki riskli ortam ve hukuki güvensizlik de neden oluyordu. Geçmişte özellikle orta ölçekli şirketler bu gerekçelerle Libya’da yatırım yapmaktan çekiniyordu. Felix Neugart, bazı şartların yerine gelmesi halinde yatırımların artacağını söylüyor: “Hiçbir şekilde mantıklı bir izahı olmayan kararlar alındı ve tek taraflı olarak Libya hükümeti tarafından uygulamaya kondu. Yabancı bir şirket için, kime güvenebileceğini kestirmek oldukça zordu. Ancak durum değişir, hukuki güvence sağlanır ve yabancı şirketlerin yatırım yapabilmesi için gereken koşullar oluşturulursa, Libya’nın Alman şirketleri için önemli bir ortak olacağını düşünüyorum.”

Alman şirketlerini bir araya getiren Afrika Birliği'ne göre, iç savaş öncesinde Libya’da aralarında Siemens, REW Dea ve Wintershall gibi şirketlerin bulunduğu 100 kadar Alman firması faaliyet gösteriyordu. Birlik, savaş sırasında faaliyetlerini yavaşlatan şirketleri Libya’da daha aktif şekilde yatırım yapmaya çağırdı. Önceleri genellikle enerji alanında faaliyet gösteren Alman şirketleri, ülkede fabrikaların kurulmasında da önemli roller üstlenmişti.

Şirketler izlemede

Örneğin kimya devi BASF’a bağlı Wintershall 1958’den bu yana Libya’da faaliyet gösteriyor. Şubat ayından itibaren üretimi azaltan şirket, ülkede huzursuzlukların başlamasından önce, günde 100 bin varil petrol çıkarıyordu. Şirketin basın sözcüsü Stefan Leunig, olayların ardından çalışanlarının çoğunun Libya’yı terk ettiğini ve şimdi de gelişmeleri takip ettiklerini belirtiyor. Leunig, “Libya'da üretimin yeniden başlayıp başlamayacağını söylemek için henüz çok erken. Mevcut koşullar altında aslında üretim birkaç hafta içinde yeniden başlayabilir. Ancak üretimin artırılması, ihracat yapısı kadar ülkedeki güvenlik durumuna da bağlı" diyor.

Leunig, ülkedeki gelişmelerin yakından izlendiğini, yerli çalışanların Libya’da kaldığını ve üretim yerlerinin başında durduklarını ifade ediyor.

Monika Lohmüller / Çeviri: Başak Özay

Editör: Hülya Köylü