Alman silah ihracatına kiliselerden tepki
16 Aralık 2004Alman hükümetinin açıkladığı silah ihracat raporu tartışmalara yol açtı. Rapor, Alman silah ihracatının geçtiğimiz yıl, bir önceki yıla göre dört kat arttığını gösteriyor. Buna göre, sadece geçtiğimiz yıl Alman silah ihracatı neredeyse dört kat artarak 338 milyon eurodan 1 milyar 300 milyon euroya yükseldi. Ancak kiliselerden Alman ihracat politikasına sert tepkiler geliyor.
Kilise ve Kalkınma Ortak Konferansı’nın dün gerçekleştirdiği toplantıda Alman hükümetinin silah ihracat politikası sert eleştirilere hedef oldu. Gerçi Alman silah ihracatının büyük bölümü NATO üyesi müttefik ülkelere ya da AB ülkelerine yapılıyor. Yani aldıkları silahları savaş ya da silahlı çatışmada kullanacağı şüphesinin olmadığı ülkelere. Ancak bu, geçtiğimiz yılki ticaret hacmindeki patlamayı açıklamaya yeterli değil.
“Düzenlemeler ihlal ediliyor“
Kilise ve Kalkınma Ortak Konferansı bünyesindeki Protestan temsilciliği başkanı Stephan Reimers Alman hükümetinin silah ihracatıyla ilgili düzenlemelerini ihlal ettiği suçlamasında bulundu. Reimers şunları söyledi:
“Örneğin Güney Afrika’ya yüzlerce milyon euroluk silah ihracatı yapıldı. Bu ülke AIDS ve yoksulluk ve hastalıklarla bağlantılı diğer sorunları çözmede adım atabilecek durumda değil. Bu örnekten de görülebileceği gibi kalkınmakta olan ülkelerde silahlanma, bu ülkelerin önemli görevlerini yerine getirebilmesine engel olmaktadır. Bu, Alman hükümetinin sözde tam destek verdiği AB silahlanma kodeksine de aykırıdır.“
Çin’e ambargonun kaldırılması
AB silahlanma kodeksi, üye ülkelerden gelişmekte olan ülkelere ve bölgesi için iç ve dış tehdit oluşturan ülkelere silah satılmamasını öngörüyor. AB bu kodekse dayanarak Çin ordusunun Tiananmen meydanında toplanan göstericilerin üzerine ateş açtığı 1989 yılı olaylarının ardından Çin’e silah ambargosu uygulamaya koymuştu.
Kilise ve Kalkınma Ortak Konferansı dahilindeki Katolik temsilciliğin başkanı Karl Jüsten, Almanya Başbakanı Gerhard Schröder’in Çin’e silah ambargosunun kaldırılması için gösterdiği çabayı eleştirdi. Çin’in insan hakları ihlallerine göz yuman hatta izin veren bir devlet olduğunu ileri süren Jüsten, Alman hükümetinin tutumunun Alman silah politikasının inandırıcılığını tehlikeye soktuğunu belirtti.
Hafif silahların ihracatı
Konferanstaki temsilciler, Alman hükümetinin hafif silahların ihracatı ile ilgili verileri yayınlama şeklini de sert bir şekilde eleştirdi. Hafif silahların, hükümetin ihracat raporunda av silahlarıyla aynı kategoride gösterildiği, Alman üretimi hafif silahların kriz bölgelerine ihraç edilip edilmediğinin raporda anlaşılmadığı belirtildi.
Hessen Barış ve Kriz Araştırmaları Vakfı’ndan Bernhard Moltmann da silah ticaretinin hukuki olarak takip edilmesi gerektiği uyarısında bulundu. Moltmann,
“Hükümet, AB’nin, silah komisyonculuk faaliyetleri ile ilgili düzenlemelerinin Alman hukukuna geçirilmesi için çalışmalıdır. Bu, silahlar Alman topraklarına hiç girmediği halde Almanya’dan komisyonculuk yapan kişilere karşı atılması gereken bir adımdır“ dedi.