Alman tarım ihracatında rekor artış

Almanya’da çiftçilerin pek iyi durumda olmadıkları bilinen bir konu. Fazla üretim ve fiyatlarda damping gündemi meşgul ediyor ve kepenk indirmek zorunda kalan işletmelerin sayısı giderek artıyor. Diğer yandan, üç yıllık aranın ardından Alman çiftçilerin işletme karı ilk kez artış gösterdi. Bunda tarım ürünleri ihracatındaki artış önemli rol oynuyor. Geçtiğimiz yıl 34 milyar Euro’yu aşan ihracatla şimdiye kadar görülmemiş bir rekora ulaşıldı. ABD, Fransa ve Hollanda’nın ardından Almanya dünyanın en büyük dördüncü tarım ihracatçısı konumuna yükseldi.

Almanya’nın tarım ihracatında et ve tavuk ürünleri başı çekiyor. Süt ürünleri ve özellikle peynir de yurtdışında yoğun talep görüyor. 2004 yılında Alman tarım ve gıda sanayii, Almanya’da şimdiye kadar görülmemiş bir ihracat başarısına imza attı. 34 milyar 100 milyon euroluk ihracatla bir önceki yıla göre yüzde 6.4’lük artış kaydedildi.

Alman Tarım Sanayii Merkezi Pazarlama Derneği’nin ihracat sorumlusu Martina May, Alman ürünlerine yurtdışında yoğun talep olduğunu belirtiyor. May, “Bu Alman ürünlerinin yurtdışındaki genel imajı ile bağlantılı. Yüksek kalite, sıkı kontroller ve güvenlik, Alman ürünlerine güvenilmesine yol açıyor“ diye konuşuyor,

İhracat AB ülkelerine

Almanya’nın ihracat yaptığı ülkelerin başında AB ülkeleri geliyor. Hollanda, İtalya ve Fransa toplam Alman tarım ihracatının yüzde 75’ini satın alıyor. Yeni AB üyeleri ile de ticari ilişkiler gelişiyor. Bu ülkelere tarım ihracatında 2004 yılında yüzde 12’lik artış kaydedildi. Ayrıca ABD’nin yanında özellikle süt ürünlerine talebin yoğun olduğu Rusya, Çin ve Ortadoğu pazarları da Alman ihracatçıların odaklandığı bölgeler.

Özellikle peynirde Hollanda, İtalya ve Yunanistan’ın talebi tek başına karşılayamaması Alman ihracatçıların işine yarıyor. Rusya’da peynirin yanında et ürünlerine de talep yüksek. Bu, kendi ihtiyaçlarını kendileri karşılayamayan Romanya ve Ukrayna için de geçerli. İhracat uzmanı Martina May, bu durumun hızla değişebileceğini, bu nedenle hazır yiyecek alanına yönelmenin önem taşıdığını belirtiyor.

“Alman gıda sanayiindeki rekabet baskısı diğer Avrupa ülkelerindekilerden çok daha büyük. İç piyasada ne kadar damping ve fiyat savaşı olursa şirketler o kadar çok yurtdışına yöneliyor ve kar imkanını başka ülkelerde aramaya başlıyor. Bu eğilim gözle de görülüyor zaten. Gıda sanayiinde 2004’te yaşanan kar artışı büyük ölçüde ihracattan sağlandı, iç piyasadaki gelirden değil.“